Andor – Tanıtım
26 yorum Vesper 11 Kasım 2022 08:22
Kanal: Disney+
Yayın Tarihi: 21 Eylül 2022
Tür: Casus draması, politik drama, bilim kurgu
Bölüm Sayısı: 12
Dizi Bilgileri: IMDb – Vikipedi – Wookieepedia
Dizi Devam Durumu: Dizi, 2 sezon/24 bölüm olarak planlandı. 2.sezon da ilk sezon gibi 12 bölüm olarak yayınlanacak.
Yürütücü Yapımcı: Tony Gilroy (Michael Clayton, Nightcrawler, Rogue One)
Senaryo: Tony Gilroy (Rogue One), Dan Gilroy (Nightcrawler), Beau Willimon (House of Cards), Stephen Schiff (The Americans)
Çekim Bölgesi: İngiltere ve İskoçya (Diğer Star Wars dizilerinin aksine Andor, gerçek mekanlarda çekimlerin fazla olduğu bir dizi)
Öne Çıkan Yönetmenler: Toby Haynes (Sherlock, Doctor Who), Benjamin Caron (Sherlock, The Crown), Susanna White (The Deuce, Masters of Sex)
Görüntü Yönetmeni: Adriano Goldman (The Crown)
Dizi Müziği: Nicholas Britell (Succession)
IMDb ve Rotten Tomatoes Puanları: 8.2/10, RT Eleştirmenler: 92/100, RT İzleyiciler: 84/100.
Not 1: Dizi, Rogue One filminin 2. başrolü olan Cassian Andor’un filmden önceki yaşamına odaklanıyor. Diziyi, Rogue One filminin 5 yıl öncesinde açıyoruz. Gelen açıklamalar, 24 bölüm ile bu sürenin kapanacağını gösteriyor. Dizinin arkasındaki isim olan Tony Gilroy’un Rogue One filminin senaristliği yanında filmin ekstra sahnelerini çektiğini ve kurguda önemli katkısı olduğunu da unutmamak gerek. Rogue One filminin izlenmesini tavsiye ederim ama diziyi takip etmek için filmi izlemek gibi bir zorunluluğunuz da yok. Hatta daha önce hiç Star Wars izlememiş kişilere de tavsiye ediyorum.
Konusu:
Andor dizisi, İmparatorluğun yıkılmasından (ya da BBY-Battle of Yavin-Death Star görevi) 5 yıl öncesinde geçiyor. Cassian Andor’u bir maden gezegeni olan Ferrix’te yaşarken buluyoruz. Para kazanıp bu gezegenden kurtulmayı hedefleyen Cassian, bir gün kendini İmparatorluğun aradığı suçlular arasında buluyor. Direniş hareketinin gizli elemanlarından Luthen’ın yardımını alan Cassian, kendini direnişin örgütlenmesine yardım eden bir pozisyonda buluyor. Hiçbir Star Wars filminde derinlemesine incelenmeyen İmparatorluğun güvenlik bürokrasisi, Andor dizisinin önemli bir bölümünü oluşturuyor. Böylelikle hem direniş hem de İmparatorluk cephesi ile Cassian Andor’un hikayesine eşlik ediyoruz.
Cassian Andor (Diego Luna): Dizi başlar başlamaz Rogue One filminde Jyn Erso’ya “6 yaşımdan beri bu savaşın içindeyim” diyen Cassian Andor’un çocukluk günlerine gidiyoruz. Bilmediğimiz bir nedenle ebeveynlerin bulunmadığı bir toplulukla birlikte yaşayan Cassian’ı küçük kız kardeşi ile birlikte Kenari gezegeninde görüyoruz. Yaşananlar sonucunda kardeşinin izini kaybeden Cassian, yetişkinlik yıllarında da kardeşini aramaya devam ediyor.
Bir gece başını otorite ile derde sokan Cassian, Ferrix gezegeninde aranan suçlular arasında en üst sıraya çıkıyor. Gizemli bir isim olan Luthen sayesinde gezegenden kaçıyor ve İmparatorluğa karşı kurulan direniş hareketinin içinde kendini buluyor. Bu hareketi ekonomik çıkarları için bir araç olarak görse de dizi ilerledikçe başrolümüzün hayata olan bakış açısı değişmeye başlıyor ve Rogue One filmindeki Cassian karakterine doğru ilerliyoruz. Y tu mamá también filmi ile kariyeri yükselişe geçen Meksikalı oyuncuyu Narcos Mexico dizisinde izleyebilirsiniz.
Luthen Rael (Stellan Skarsgård): Luthen, dizideki gizemli karakterlerden biri olarak karşımıza çıkıyor. Kaçakçı olarak Ferrix’te Cassian’ın karşısına çıkıyor ama kısa sürede karakterde bundan daha fazlası olduğunu fark ediyoruz. Özellikle Mon Mothma ile birlikte izlediğimiz sahneleri, karakterin direniş hareketi için ne kadar kritik bir konumda olduğunu gösteriyor. Tecrübeli oyuncuyu Dune filmi ve Chernobyl dizisinde izleyebilirsiniz.
Mon Mothma (Genevieve O’Reilly): Palpatine, İmparator olarak hükümranlığını sürdürse de galakside senato sistemi halen devam ediyor. Fakat cumhuriyet dönemindeki güçlü günlerinden uzak, etkisiz ve her anlamıyla kontrol altına tutulan bir senatoyu izliyoruz. Chandrila temsilcisi Mon Motha ise tüm bu engellere rağmen bir senatör olarak görevine devam ediyor ve İmparatorluğun zarar verdiği kesimleri korumaya çalışıyor. Güvenlik birimlerinin kendisini ciddiye almaması ve gülüp geçmeleri onun için büyük bir fırsat doğuruyor. Böylece böylesi bir cüretkarlığı hiç kimse beklemezken aile serveti ile direniş hareketine katkıda bulunmaya başlıyor. Mon, Luthen ile bağlantısını sürdürse de iki lider arasındaki farklılık bariz bir şekilde açığa çıkıyor. Mon, direnişi, insanların gündelik hayatını düzeltebilmek ve galaksideki yanlışlara, son verebilmek için kullanmak istiyor. Luthen ise İmparatorluğu bozguna uğratabilmek ve bu savaşı kazanabilmek için her şeyi göze almış durumda. Gündelik hayatlarına devam eden insanların bu hareketten ne kadar zarar gördüğü umurunda değil. Çünkü ancak çaresiz kalan bu insanların direniş hareketine katılması ile birlikte bir gün zaferin elde edilebileceğini umuyor. Oyuncuyu aynı karakter ile Star Wars: Episode III – Revenge of the Sith, Rebels ve Rogue One filmlerinde izleyebilirsiniz. Görüldüğü üzere Mon Mothma, 2005 yılından beri Star Wars evreninin içinde olan fakat bu diziye kadar çok fazla ön plana çıkmamış bir karakter.
Dedra Meero (Denise Gough): Dedra, ISB adı verilen güvenlik ağının bir parçası. ISB’nin başındaki ismin orijinal Star Wars üçlemesinde bizzat Palpatine’e rapor sunan bir karakter olduğunu unutmayalım. Dedra, isyancıların faaliyetlerine dikkat kesilmeye başladıktan sonra karakterlerimiz için bir sorun olmaya başlıyor ve ISB organizasyonunda yükselmeye başlıyor. Dedra’nın sahneleriyle dizi, Star Wars evreninde bir ilke imza atarak güvenlik bürokrasisine odaklanıyor ve Palpatine’in kurduğu sistemin aslında nasıl çalıştığını gösteriyor. Oyuncuyu Under the Banner of Heaven dizisinde bulabilirsiniz.
Syril Karn (Kyle Soller): Syril, bir cinayet soruşturması nedeniyle Cassian’a odaklanıyor ve onu Ferrix’te ele geçirmeye çalışıyor. Hırsı nedeniyle mesleğinin sınırlarını aşması onu yepyeni bir yola sokuyor fakat tüm yaşadıklarına rağmen Cassian takıntısından vazgeçmiyor. Aktörü Poldark dizisinde izleyebilirsiniz.
Bix Caleen (Adria Arjona): Ferrix’te yaşayan isimlerden Bix, yasadışı parçaları ele geçirmek ve satabilmek için Luthen ile bağlantı kuruyor. Bu tür fırsatları kaçırmak istemeyen Luthen ise yasa dışı parçalardan ziyade operasyonlarda işine yarayabilecek biri olan Cassian ile ilgileniyor. Bix, Cassian’ın önem verdiği az sayıdaki isimden biri. Oyuncuyu Narcos ve Good Omens dizilerinde bulabilirsiniz.
Maarva (Fiona Shaw): Cassian’ı genç yaşta kurtaran Maarva onu kendi çocuğuymuş gibi büyütüyor. Fakat Ferrix’teki hayatları istedikleri gibi gitmiyor, Stormtrooper’ların acımasızlığı sonrasında Maarva eşini, Cassian ise baba figürünü kaybediyor. Yıllar boyunca bu olayı unutmaya çalışan Maarva, yaşamının son döneminde, İmparatorluğa karşı artık hayır demeye karar veriyor. Harry Potter serisinde sevimsiz Petunia Dursley rolünde izlediğimiz oyuncuyu Killing Eve dizisinde de bulabilirsiniz.
Vel Sartha (Faye Marsay): Luthen’ın hazırladığı Aldhani operasyonunu sahada yönetecek olan isim. Direnişçiler, Aldhani’deki askeri garnizona baskın yaparak büyük bir maddi geliri İmparatorluktan alıp kendi taraflarına geçirmek istiyor. Kendisini Waif rolü ile Game of Thrones dizisinde izleyebilirsiniz.
Cinta Kaz (Varada Sethu): Soygun ekibindeki askeri güçlerden biri. İmparatorluktan nefret etmek için çok fazla sebebi var. Kendisini Strike Back dizisinde izleyebilirsiniz.
Skeen (Ebon Moss-Bachrach): Soygun ekibindeki bir diğer isim. Geçmişte hapishanede kaldığı için Cassian ile bir bağ kurabiliyor. Kendisini Micro rolü ile The Punisher dizisinin ilk sezonunda izleyebilirsiniz.
Nemix (Alex Lawther): Soygun ekibindeki en ilginç isim. Direniş hareketi konusunda bir manifesto yazıyor ve bu manifestonun direnişe silahlar kadar yardımcı olabileceğini düşünüyor. Cassian’ı da bu başkaldırış konusunda ikna etmeye çalışıyor fakat Nemix’in nutukları çok daha gerçekçi bir bakış açısına sahip olan Cassian üzerinde işe yaramıyor. Tam tersine Cassian, Nemix’i etkilemeye başlıyor ve bu durum manifesto metninin değişmesine sebep oluyor. Kendisini Black Mirror dizisinde bulabilirsiniz.
Kino hapishanede kalan mahkumlardan biri olsa da kurulan acımasız sistem nedeniyle mahkumların şefi olarak görev yapan bir isim ve tecrübeli oyuncu Andy Serkis tarafından canlandırılıyor. Dizinin tanıtım aşamalarında oyuncunun yer alacağı haberinin açıkça verilmediğini de belirtmek istiyorum. Tüm dünyanın The Lord of the Rings serisinde Gollum olarak tanıdığı ismi yakın zamanda The Batman filminde Alfred rolü ile izlemiştik.
Melshi (Duncan Pow): Kino’nun ekibinde çalışan isimlerden biri. Dizide Cassian ile birlikte mücadele eden Melshi’yi Rogue One filminde izlemiştik.
B2EMO: Star Wars, evrenine eklenen yeni droidimiz. Yine ne yapıp edip sevimli bir droid ortaya çıkarmışlar.
Dizinin geri kalan kadrosuna buradan ulaşabilirsiniz.
Andor, getirdiği kalite ile şimdiden Star Wars yapımları arasında kendine özel bir yer bulmuş gibi görünüyor. Tüm Star Wars filmlerini ve animasyonların çoğunu izlemiş biri olarak Andor’un, diyalog yazımı konusunda Star Wars evreninde daha önce yer almayan bir kalite getirdiğini düşünüyorum. Tony Gilroy’un kalemi oyuncuların performansı ile birleşince ortaya izleyiciyi hayran bırakan sahneler çıkıyor. Karakterler dakikalar boyunca bürokrasi üzerine konuşurken bile en küçük sahneye nasıl önem verilmiş olduğunu fark ediyorsunuz. Bu durumda Andor’un klasik Star Wars formülünü takip etmiyor oluşunun da etkisi var. Yetişkinlere yönelik, bilim kurgunun çok daha ciddi bir versiyonunu izliyoruz. İmparatorluk memurlarının yaptığı tartışma sahneleri ve direnişin ne kadar acımasız bir ağ kurduğunun hikayesi dizinin bu konudaki örnekleri. Bu yüzden diziyi hayatında hiç Star Wars izlememiş isimlere de tavsiye ediyorum.
Diziyi bu kadar överken neden herkes için olmadığına da değinmek gerek. Diziyi arka arkaya izleyecek olanların haftalık takip edenlere göre çok daha şanslı olduğunu belirtmem gerek. Çünkü 3 bölümlük serilerin final bölümleri haricinde temposu düşük, diyalog üzerinden ilerleyen, aksiyon peşinde koşmayan bir Star Wars dizisi izliyoruz. Clone Wars ve Rebels dizilerini izleyenler hatırlayacaktır. Andor da genellikle 3 bölümlük hikaye şeklinde ilerliyor. O tarz bölümleri arka arkaya izlemek en iyisi.
Bireysel performanslarda ise Diego Luna’yı atlamamak gerek. Andor ile sadece klasik bir kahraman görüntüsü çizmiyor, 8. bölümde gördüğümüz gibi karakterin çaresizliğini de ustaca bir şekilde ekrana taşıyor. Genevieve O’Reilly de Mon Mothma’nın her sahnesi ile parlayan oyunculardan biri.
Son olarak Stellan Skarsgård’tan bahsetmek gerek çünkü oyunculuk yeteneği ile diziye beklenenden çok daha farklı bir katkı veriyor. Daha sezon bitmeden tekrar tekrar izlenecek birçok sahnesi mevcut. Diziye sonradan dahil olan konuk oyunculardan da alkış alacak birçok sahnenin olduğunu da eklemiş olayım. İzleyecek olanlara iyi seyirler dilerim.
Not 2: Dizi daha önce bu yazının altında konuşuluyordu.
yorumlar
O kadar güzel bir bölümdü ki bitince açıp tekrardan izledim.
Stellan Skarsgård’ın bu bölümdeki fedakarlık konuşması üzerine söylenebilecek bir şey de yok. Dizinin senaryo kalitesi ortada.
Tabii bu bölüme özel önem vermemi sağlayan şey Kino’nun geçirdiği değişim oldu. Babayı yıllardır övüyoruz ama burada bir ayrıydı
Hapishaneden kaçış sahnelerinde acayip gaza geldim, bir de bunun üstüne One Way Out sloganları başladı. Harikaydı.
Tüm o heyecanın sonunda Kino’nun yüzme bilmediği için kaçamayışı da çok üzdü tabii. Ona ne olduğunu merak ediyorum ama kendisini hiç görmezsek nasıl olur diye de düşünüyorum. Çünkü Andor ona ne olduğunu bilmeden yaşamak zorunda kalacak, aynısı izleyicilere de olabilir.
Dizide çok fazla yan karakter var ve gittikçe artıyor. Tony Gilroy verdiği röportajlarda, 2.sezondaki zaman atlamaları ile bu karakterlerin son hallerini göstermeyi heyecanla bekliyoruz diyordu. Bu karakterler ile dizide ilgimi çeken bir detay var, başka dizilerde karşımıza çıkmayan bir olay.
Aldhani üçlemesinde içerideki casusu 2 bölüm takip ettik, adam vuruldu, vurulma anına ya da cesede zoom bile yapmadılar. Kaçış bölümlerinde Andor’a yardım eden siyahi karaktere de aynısı oldu, adam vurulup düştü, düşüşünü bile göstermediler. İlk kez böylesini izliyorum.
Luthen’ın uzay gemisi sahneleri
Yine güzel bölümdü, keşke sezon finali de şu an olsaydı dedirtti.
B2EMO’nun sahneleri de üzdü tabii ki, Star Wars evreninin bu droidler ile izleyici arasında bağ kurmasını seviyorum.
Normalde
Stellan Skarsgard ve Forest Whitaker sahnesi her zamanki gibi güzeldi.
Andor umarım Bix’i bir an önce kurtarır.
Geçen hafta için belki de
Sondaki görüntü de ruh halinin etkisiyle doğru seçilmiş. Ayrıca Rogue One filminin sonunda
Ayrıca unutmadan Diego Luna’nın pek konuşmadan, yüz ifadeleriyle sergilediği oyunculuğunu da çok beğendiğimi ekleyeyim.
TV yayını da yapacaklarmış. Bu akşam FX’te.
3 bölüm aslında tek bir uzun bölümün parçaları gibi olduğundan 3. bölümü yayınlamamak cidden çok saçma olmuş. İlk defa izleyen birçok kişi bu ne ya, çok sıkıcı deyip devamı bakmaz.
Evet,
Dizi bitti diye hemen kapatmayın. Beklenmedik olmasa da o post-credits sahnesini görmekten keyif aldım Yani
Neyse,
2. sezonda
Tanıtımı yapmaya geri döndüğün için teşekkürler @Vesper. Biraz geç oldu ama eline sağlık.
Andor, son 20-25 yıl içinde (belki daha da geriye gidebiliriz) çıkan en başarılı live-action Star Wars işi oldu. Beklentilerimin çok ötesine geçti. Oyuncu, yapımcı, yönetmen, senarist vd. herkesin eline sağlık.
2 gün önce İngiltere’de 2. sezon prodüksiyonuna başlamışlar. 2023’ün sonlarına doğru gelirse sevinirim.
Ben bunun filmini de izlememistim diye hatirliyorum. Gelecek sene guzel bir maraton beni bekliyor o halde.
Harika sezonu yine harika sahnelerin olduğu bir bölümle kapattılar. Yukarıda da yazdım bu dizi benim için Star Wars evreninde kalite olarak başka bir yerde duruyor. İzleyenlerin büyük çoğunluğunun dizinin kalitesini ön plana çıkarıyor oluşu da memnun etti.
Star Wars filmlerini ve dizilerini düşününce Andor’u ya birinci sıraya ya da nostalji etkisiyle Empire Strikes Back’in arkasına yazıyorum. (Dave Filoni’nin Mandalorian, Clone Wars ve Rebels dizilerine bayılan biri olarak bunu söylüyorum) Senaryo konusunda ise açık ara birinci sırada. Tony Gilroy gibi gerçekten yetenekli yazarlara uygun çalışma imkanı verilince ortaya bu çıkıyor.
@abidin77 Evet geç oldu, normalde tanıtımdan vazgeçmişken aşırı iyi bir dizi ortaya çıkınca sonradan yazmaya karar verdim
Bölümde çok güzel sahneler var ama Cassian’ın Nemix’in Manifestosunu okuduğu sahne favorimdi, yine harika diyaloglar yazılmış, orada yazılanlar o kadar doğru ki.
Ferrix’teki o çok güzel müzik sonrası bir şeylerin olacağı belliydi. Geçen bölüm
Cassian’ın Bix’i kurtarması iyi oldu, Ferrix’ten kurtulanların olması da güzeldi, 2.sezonda onları izleriz artık. Maarva, Cassian’ın yaptığı fedakarlığı bilmeyecek, bakalım arkadaşları sağ kalabilecek mi.
Syril ve Deedra sahnelerine ne diyelim, yakıştılar, bakalım 2.sezonda onlardan ne kadar nefret edeceğiz.
Bu arada daha Rogue One filmine zaman olarak
Cassian’ın kız kardeşi konusu bu bölüm
Cassian ve Luthen sahnesi de iyi oldu,
After Credit sahnesi de hiç şaşırtmadı, tabii ki böylesine trajik bir şey çıkacaktı.
Bu dizinin klasik Star Wars’tan ne kadar farklı olduğunu defalarca yazdım. Bu bölümdeki Stormtrooper sahnelerinde fark yine ortaya çıktı. Star Wars’ta Stormtrooper’ların hedefi vuramayan askerler olmaları konusu sıkça ortaya çıkar, eğlencelidir de. Fakat bu dizide böylesi şeylere ihtiyaç duymuyoruz, ciddi bir dizi var çünkü.
2.sezonda ”Rebellions Are Built on Hope” sahnesi de izleriz umarım.
@Vesper yok yok geç oldu derken, eline sağlık demeyi tanıtımın üzerinden 12 gün sonra yazdığım için geç oldu demek istedim, sana değil kendime laf ettim Tanıtımı hak eden bir diziydi, yapman çok iyi oldu
@abidin77 teşekkürler, 2 anlamda da doğru aslında. İlk 4 bölüm sonrası yazmayı planlıyordum çünkü
Andor season two will start a year after the events of the season one finale
Twitter linki çok uzun buradan yazayım, Diego Luna’ya röportajda Cassian Andor’un neden klasik, karizmatik bir başrol gibi resmedilmediği sorulmuş. Luna çok güzel bir cevap vermiş ve Andor’un sahnelerinde klasik film sahnelerinden uzak durmak için çabaladıklarını söylemiş.
https://twitter.com/pabl0hidalgo/status/1595974322333843456
Bu dizinin çok ta izlenmediği söyleniyor.Dizinin olgun izleyici dediğimiz sinifa hitap ettiği çok açık ta bu Disney için yeterli bir ölçü olduğunu sanmıyorum.Disney yonetimi her halde şöyle diyordur.Güzel bir iş fanlarıda çok memnun ettik ama gel görki akı mokunu kurtarmıyor.Neyse ki bir on iki bolüm daha çekip diziyi bitirecekler.Daha uzun süreli bir iş olsaydi sürdürebilirlermiydi çok süpheli.
Tabi insanin aklina şu geliyor Star wars hangi izleyici kitlesini hedefliyor.Cevap belli de o kitlenin de pek ilgi göstermediği çok açık bu diziye
Andor şimdi de FOX’a geliyormuş. İlk 2 bölüm 1 Aralık’ta yayında.
Andor için güzel bir inceleme yapılmış, sevdim.
“Hatta daha önce hiç Star Wars izlememiş kişilere de tavsiye ediyorum.”
Yukarıdaki cümle sorumu cevapladı ama devam sorum olacak. Konusu ve ilerleyişi de Star Wars dizi ve filmleri gibi mi, yoksa bambaşka bir şekilde mi ilerliyor?
Pek sevmiyorum Star Wars evrenini de çok övülünce merak ettim.
@tyndale: Her şeyiyle diğerlerinden farklı bir iş.
@tyndale: Star Wars hastası biri olarak beğenmedim pek ben mesela sana tersi olabilir. Farklı bir iş burada ayrı bir hikaye var.
Teşekkürler. Sıraya alayım o zaman
@tyndale evet arkadaşların söylediği gibi işleyiş olarak farklı, o yüzden o cümleye özellikle vurgu yaptım. Mesela dizide Jedi, Sith, Force gibi kelimeleri duyduğumu hatırlamıyorum, ki Star Wars bunlardan oluşur.
Uzayda geçen bir direniş hikayesini, faşizmin bürokrasi yolu ile kanser gibi nasıl yayıldığını anlatan bir dizi diyebilirim. Beğenip beğenmemek izleyiciye kalmış.
Teşekkür ettim. Deneyince geri bildirimde bulunurum ben gibi Star Wars a hakim olmayanlara.
2. sezon 2024 yazının sonlarına (Ağustos gibi) doğru gelecek.
Çekimleri yarılamışlar, kalanları Ağustos’a kadar bitecek.
Tony Gilroy, 2. sezonun finali pek çok yaratıcı potansiyele izin veriyor diyor.
Rebels’ın ardından bu diziye geçtim. Puan verecek olsam ilk 6 bölüme 7,5, son 6 bölüme 8,5 verirdim. Evet karakterleri tanıtın, dünyayı bize anlatın da bu kadar ağır aksak bir açılış yapmak, eminim ki diziye çok izleyici kaybettirmiştir, beni de ilk 2 bölümde biraz uykumu getirdiğini ve devamı da böyleyse diye biraz korkuttuğunu itiraf etmem gerekir. Neyse ki çabucak hızlandı.
Aksiyon manyağı değilim ama hikayenin de ilerlemesini görmek isterim. İlk iki bölümdeki
Ben bütününe bakınca ise gayet beğendim diyebilirim. Star Wars gerçekliği içinde ne kadar ellerinden geliyorsa yansıtmışlar ve bu çoğu zaman harika olmuş. Retro ve fütüristik tasarımların bir arada olması, müthiş setler, renkler, CGI vs her şey yerli yerindeydi. Yalnız
Rebels’ın bitmek bilmeyen aksiyonundan sonra daha bir sakin ve soğukkanlı bir şekilde, isyancıların neler yaşadıklarını, araya çok çok iyi diyaloglar ve tiradlar da serpiştirerek anlatan bir hikaye izleyebilmek bünyeye iyi geldi.
Çekimler tamamlanmış