Roar – Tanıtım
4 yorum pirate 28 Eylül 2020 08:55
Ömrü tek sezonla sınırlı kalmış olan Roar isimli eski bir dizinin tanıtımıyla karşınızdayız.
1997 yılı yazında FOX ekranlarında izleyici karşısına çıkmış Roar. Reytingleri yeterli gelmeyince 8. bölümünün ardından yayından kaldırılmış. Kanada, Avustralya ve İngiltere gibi yayın hakkını satın alan ülkelerde FOX’un yayınlamadığı kalan 5 bölüm de gösterime girmiş 2000 yılı ve sonrasında. 2006 yılına gelindiğinde ise DVD ortamında satışa sunulmuş tüm sezon.
Dizinin yaratıcıları, Shaun Cassidy (Invasion, Emerald City) ve Ron Koslow (Moonlight, Beauty and the Beast). Bu ikiliye yapımcı koltuğunda Michael Nankin, Howard Grigsby, Larry Barber ve Paul Barber gibi isimler eşlik etmiş.
İlk bölümü 51 dakika uzunluğunda olan dizinin diğer bölümleri 43-45 dakika aralığında değişiyor.
Aksiyon, macera ve fantastik drama unsurlarını bünyesinde barındıran dizinin hikayesi 5. yüzyılda İrlanda’da geçiyor. Kendini kral ilan eden çok sayıda kişi tarafından yönetilen küçük küçük topluluklar mevcut o vakitlerde İrlanda’da. Tüm adayı ele geçirip tek bir çatı altında toplamaya niyeti olan bir Roma İmparatorluğu tehdidi mevcut bir de. Bu topluluklardan birinin kralıyla evlenip Kraliçe olan bir kadın olan Diana ise Romalı askerlerden aldığı destekle söz konusu Roma işgaline ortam hazırlayan kişi konumunda.
Hikayemizin merkezinde Conor isimli 17-18 yaşlarında genç bir prens bulunuyor. Kraliçe Diana’nın üvey kızı konumundaki sevgilisi Claire (Keri Russell) ile gölün karşısına buluşmaya gittiği bir gece Diana’nın adamları Conor’ın ağabeyinin o dakikalarda devam eden düğününü basıp tüm ailesini katlediyor. Sonrasında da adada yaşayan Keltlerin intikam ve özgürlük mücadelesi başlıyor Conor’ın liderliğinde.
*Tecrübesiz bir lider ve orta seviye bir savaşçı olan Conor karakterine bu dizi sonrasında kariyerine beyaz perdede başarılı bir şekilde devam eden Heath Ledger hayat veriyor. 10 Things I Hate About You, A Knight’s Tale, The Brothers Grimm, Brokeback Mountain, Casanova ve The Dark Knight gibi filmlerden tanıdığımız Oscarlı aktör, 2008 yılında henüz 28 yaşındayken hayata gözlerini yummuştu bilindiği üzere.
*John Saint Ryan, Conor’ın katliam sonrasında hayatta kalan tek yakını ve iyi bir savaşçı olan amcası Fergus karakterini canlandırıyor.
*Lisa Zane‘i bir takım gizli emelleri olan kötü kalpli kraliçemiz Diana karakteriyle izliyoruz.
*The Originals, Supernatural ve Odyssey 5 gibi dizilerden hatırlanabilecek Sebastian Roché‘yi Diana’nın aşığı/yol arkadaşı pozisyonundaki Longinus karakteriyle izliyoruz. Yaklaşık 400 yaşında Yunan bir büyücü olan Longinus, artık ölmek istese de bir türlü ölememenin memnuniyetsizliği içerisinde.
*Alonzo Greer, Tully isimli yetim ve öksüz bir genç savaşçıyı canlandırıyor.
*Bates Motel dizisi dışında The Departed, Orphan, Up in the Air ve The Conjuring gibi sinema filmlerinden de yakinen tanıdığımız Vera Farmiga ise Roma askerlerinin elinden kaçan ve Conor’ın yardımıyla kurtulan, sonrasında ise Conor’ın liderliğindeki yeni yapılanmanın önemli bir figürü haline gelen Catlin isimli bir kadına hayat veriyor dizide.
The Slap, Heartbeat ve Alias gibi dizilerden tanıdığımız Avustralyalı aktris Melissa George, tekrar eden bir rolle boy göstermiş dizide.
Konuk oyuncu havuzunda ise Keri Russell’a ek olarak Brigid Brannagh (Runaways, Army Wives), Peter McCauley (The Lost World), Virginia Hey (Farscape) ve Susanna Thompson (Arrow, Once and Again) gibi isimler yer alıyor.
İzlemiş olduğum ilk 2 bölüm itibarıyla fena gitmiyor dizi. Düşük bir beklentiyle başına oturulduğu takdirde Hercules ve Xena misali bir izlenirliği mevcut diyebilirim. Kadrosu da fena sayılmaz. Merak edenler deneyebilirler.
yorumlar
Tanıtım için teşekkürler,benim de listemde ama bekletiyorum bir süredir yoğunluktan dolayı .İzlemek isteyenler için seçenekler pek fazla yok maalesef.Herhangi bir streaming platformunda yok.’Açık malum ortamlarda’ dahi bulamazsınız. Bulması zor.
S01E05
Bölümde çalan o arka plan melodisinin bir Türk’ten çıkmış olmaması şaşırttı beni. Adamın kız arkadaşı falan mı Türk idi acep?
Tarikatçı deli hikayesi fena değildi. Melissa George’un kadroya dahil oluşunun pozitif etkisiyle aktı gitti bölüm. Şu ana kadarki 5 bölüm arasında en çok bunu sevdim galiba.
S01E06
Şu ana kadarki en kötü bölüm buydu kesinlikle.
O nasıl kördü lan öyle? Kalabalıkla birlikte güzergah dahilinde at sürdü, bir atın üzerinden diğer atın üzerine geçiş yaptı, varış noktasındaki binayı buldu …
Güzeldi bu bölüm.
S01E13 (FİNAL)
Bridget karakterinin büyük katkısıyla keyifli bir bölüm olmuş.
İyisiyle ve kötüsüyle bitti sezon. İzlediğime pişman değilim ama ‘Keşke devam etseymiş.’ dedirten bir his oluşturabildiğini de söyleyemem.
Vera Farmiga, Melissa George, Lisa Zane … Her kadın oyuncuya kahkülü şart koşmanın mantığını anlayamadım açıkçası. Kahküller de görüp görebileceğiniz en özensiz kahküller bu arada. Bu kahkül fikri kimin başının altından çıktıysa umarım bu sektörden bir daha ekmek yemek nasip olmamıştır ona.
12. bölüm dizinin final bölümü gibi bir şeydi bu arada. 13. ve son bölüm ise yeni sezonun ilk bölümü tadındaydı.