Sert Sevenlere: Her Yerde Sen; Daha Yumuşak Tercih Edenlere: Benim Tatlı Yalanım — İkisi Bir Yerde Tanıtım
16 yorum pirate 16 Haziran 2019 10:05
Yerli dizi sektöründe geride bıraktığımız hafta yaz sezonunu açtık tam anlamıyla. Çarşamba akşamı Kanal D’de Afili Aşk ile başlayan romantik komedi kuşağı perşembe akşamı Star’da başlayan Benim Tatlı Yalanım ve cuma akşamı FOX’ta başlayan Her Yerde Sen ile devam etti.
Bu üçlüden ilk bölümünde daha çok eğlendiğim Afili Aşk’a uzun bir tanıtım yazmıştım. Diğer iki diziyi de bu yazıyla aradan çıkarmak istedim. Başlıkta biraz espriyle de belirttiğim üzere iki ana karakter arasındaki iletişim bakımından değerlendirdiğimizde Her Yerde Sen biraz daha sert kalıyor. Sözlü veya fiziki olarak gerilebiliyor ortam ki bu durum “Büyük aşklar nefretle başlar.” mottosuna hizmet ediyor. Diğer iki dizideki ikililerimiz de hafif gerilimli bir şekilde tanışıyorlar ama Her Yerde Sen’deki gibi daimi bir bilenme durumu yok ortada.
3 dizide de bir iş yeri var arka planda. Afili Aşk ve Benim Tatlı Yalanım’da erkek başrolümüz oldukça zengin ve birer şirketleri var. Her Yerde Sen’deki erkek başrolümüz de diğer ikisi kadar varlıklı olmasa da iyi durumda ve bir şirkete ortak. Afili Aşk’ta giyim firması, Benim Tatlı Yalanım’da reklam firması, Her Yerde Sen’de ise iç tasarım firması mevcut.
Afili Aşk ve Benim Tatlı Yalanım’daki kadın başrollerimiz fakir genç kızlar. Aile değerleri falan filan arka plan kafa ağrıları mevcut bu iki dizide haliyle. Her Yerde Sen’deki genç kızımız ise daha modern biri. Tek başına yaşıyor, kendi ayakları üzerinde duruyor, kariyer peşinde.
Kısa kısa benzerlikleri ve farklılıkları sıraladıktan sonra geçelim tanıtımlarımıza.
Her Yerde Sen‘in yapım şirketi Karga7 Pictures. Dizinin senaristliğini Deniz Yeşilgün ve Esra Çetek Yılmazer; yönetmenliğini ise Ender Mıhlar üstleniyor.
Dizinin merkezinde farkında olmadan aynı evin birer yarısını satın alan ve evden vazgeçmeye hiç mi hiç niyeti olmayan, iki keçi gibi inatçı genç var.
Eski bir evi satın alan, daha doğrusu satın aldığını zanneden Selin, son 6 aydır söz konusu evde oturmaktadır. Bu süreçte evin gerekli bakım ve dekorasyonunu halletmiştir ve mutlu mesut yaşamaktadır. Derken bir gün hırsız misali bir adam çıkagelir eve. Evin kendisine ait olduğunu, evi 6 ay önce satın aldığını, bu süre zarfında yurt dışında olduğunu ve yeni döndüğünü söyler Demir. Gerçek şudur ki evin eski sahipleri olan iki mirasyedi kız kardeş tarafından dolandırılmıştır Selin ve Demir. Bir kız kardeş tarafından evin yüzde ellisi Demir’e, diğer kız kardeş tarafından da evin diğer yüzde ellisi Selin’e satılmıştır.
Selin ve Demir arasında sabah evde başlayan amansız mücadele öğleden sonra başka bir yerde devam eder. Demir, Selin’in çalıştığı iç dekorasyon firmasına ortak ve yeni yönetici olmuştur. Böylelikle dizimize adını veren “Evde sen, işte sen, her yerde sen!” isyan vaziyeti oluşmuş olur ikili arasında.
Bu da Zeynep Bastık’ın sesinden dinlediğimiz dizi müziği.
*Sektörde tanınan, işinde çok başarılı bir adam olan Demir, Japonya’dan yeni gelmiştir ve hayatındaki yeni meydan okumayı başlatmak istemektedir bir an önce. Battı batacak durumdaki bir iç dekorasyon firmasının yüzde yirmilik hissesini satın almış, şirket sahibi ile anlaşarak tek karar merci olarak işin başına geçmiştir. Ev konusu ise duygusal bir konu. Demir’in satın aldığı ev, küçük yaşlarda ebeveynleriyle yaşadığı ev. Manevi açıdan çok değerli gördüğü bu evi cidden çok istiyor.
Kuralları olan, dediğim dedik, soğukkanlı, kararlı ve disiplinli bir adam olan Demir karakterinde Tatlı İntikam ve Kaçak Gelinler dizilerinden tanıdığımız Furkan Andıç‘ı izleme fırsatı yakalıyoruz.
*Fazlasıyla coşkulu, uçuk kaçık, özgür ruhlu, asi, inatçı, dobra, susmak nedir bilmeyen, ele avuca sığmaz bir kadın olan ve gelip bir anda hayatını çalan Demir’i hem evden hem de iş yerinden göndermek bir numaralı gündem maddesi haline gelen Selin karakterinde Söz, Medcezir ve Familya gibi dizilerden hatırlanabilecek Aybüke Pusat‘ı izliyoruz.
*Şirketin sahibinin oğlu olan, bir süredir şirketi yönetmekte olan, Demir gelince koltuğu ona devretmek zorunda kalan ve bu duruma bir hayli bozulan ama beyefendiliğini bozmayan Burak karakterinde Erkenci Kuş dizisinden tanıdığımız Ali Yağcı karşımıza çıkıyor.
*Selin’in kankalarından Ayda rolünde Aslıhan Malbora‘yı, Merve rolünde ise Deniz Işın‘ı izliyoruz. Selin ile aynı iş yerinde çalışan ikili Selin’in Demir’e karşı başlattığı isyan operasyonunun ortakları haline geliyorlar.
*Merve’nin yine aynı iş yerinde çalışan sevgilisi Bora rolünde Ali Barkın‘ı, şirketin muhasebecisi Ferruh rolünde Fatih Özkan‘ı, şirketin sekreteri Azmiye rolünde Ayfer Tokatlı‘yı, şirket çevresinde bir görünüp bir kaybolan Muharrem Usta tiplemesinde Cem Cücenoğlu‘yu, Selin’in karizmatik veteriner arkadaşı İbrahim rolünde Ali Gözüşirin‘i, Demir’in en yakın dostu Vedat rolünde Aziz Caner İnan‘ı, dolandırıcı ve mirasyedi kız kardeşler Leyla ile Firuze rollerinde ise Ayşe Tunaboylu ve Binnur Şerbetçioğlu‘nu izliyoruz ayrıca dizide.
Benim Tatlı Yalanım‘ın yapım şirketi O3 Medya. Yönetmenliğini Barış Erçetin ve Cihan Vural üstlenmiş. Senaryosunu ise Deniz Dargı ve Murat Taşkent beraber kaleme alıyorlarmış.
Dizinin merkezinde tek başına kızını büyütmekte olan ve bunca yıldır kızını hayatının merkezi haline getirmiş olan genç bir baba ile ailesinin ekonomik sorunlarıyla boğuşmakta olan genç bir kız var.
Annesiz büyüyen ve 6 yaşına girmek üzere olan Kayra’nın annesiyle tanışmak isteme arzusu artık tavan yapmış durumdadır. Babası Nejat kızına gerçeği değil, annesinin Afrika’da çocuklara yardım ettiği masalını yıllardır anlatmakta ve kızına annesinin ağzından kendi yazdığı mektupları iletmeye devam etmektedir. Ancak Kayra’nın 6. yaş doğum günü konusunda köşeye sıkışmıştır. Bir önceki doğum günü için yazdığı mektup yalanını açığa çıkarma noktasına gelmiştir, çünkü Kayra, mektuptan hareketle 6. yaş gününde annesiyle tanışacağına inanmaktadır.
Nejat gizliden gizliye çok uzun yıllardır görüşmediği anneyi arayıp ulaşmaya çalışsa da sonuç alamaz. Tam da bu dönemde kader ağlarını örer ve Suna ile Nejat’ın yolları kesişir.
*Bir reklam firması sahibi olan, hayatında kızı Kayra’dan başka bir dişi olmayan, soğuk mizaçlı, kendi halinde bir adam olan Nejat karakterinde No: 309 dizisinden anımsanabilecek Furkan Palalı‘yı izliyoruz.
*Ailesine bağlı, sevecen, çabuk parlayan, deli dolu bir genç kız olan Suna karakterinde Jet Sosyete, Adı Mutluluk ve Dudullu Postası gibi diziler ile Yol Arkadaşım filminden tanıdığımız Aslı Bekiroğlu‘yu izleme fırsatı yakalıyoruz.
*Nejat’ın kızı Kayra rolünde Ufak Tefek Cinayetler dizisinden hatırlanabilecek Lavinya Ünlüer karşımıza çıkıyor.
*Kayra’nın dadısı Hayri rolünde Cem Zeynel Kılıç‘ı, Nejat’ın şirketinde bir yönetici olan ve Nejat’a aşık olan Hande karakterinde Gonca Sarıyıldız‘ı, yine şirkette bir yönetici olan ve Nejat’ın yakın arkadaşı olan Serkan karakterinde Ali Yoğurtçuoğlu‘yu, Suna’nın kankası Burcu rolünde Seda Türkmen‘i, Suna’nın başa bela, serseri ve üçkağıtçı ağabeyi Rafet rolünde Sadi Celil Cengiz‘i, Suna’nın ablası Saniye rolünde Aslı İnandık‘ı ve Suna’nın “Vur ensesine, al ağzından lokmayı.” seviyesinde saf ve iyi kalpli olan babası Şevket rolünde Ahmet Saraçoglu‘yu izliyoruz ayrıca dizide.
Söz konusu üç romantik komediye de şöyle bir baktığımda yukarıda da belirttiğim üzere ilk bölümler itibarıyla en çok Afili Aşk’ta eğlendim. 2. sıraya Her Yerde Sen’i yazabilirim. Benim Tatlı Yalanım ise biraz daha geride kaldı. Her Yerde Sen, Furkan Andıç faktörüyle öne çıkıyor. Kendisini daha önce izlediğim iki dizisinden severim. Ali Yağcı’yı Erkenci Kuş’ta, Aybüke Pusat’ı ise Familya’da izleyip ısınmıştım daha önce ama Pusat’ın buradaki karakteri biraz yorabilir gibi duruyor cazgırlığı, renkli kıyafetleri ve o berbat çorap tercihleriyle. Ondan daha çok Merve karakterine ısındım ben burada. O yanındaki süzmeden bir an önce kurtulması lazım ama.
Benim Tatlı Yalanım’a 4 yaz önce şahane bir kadroya sahip olduğunu düşündüğüm ve keşke devam etseydi dediğim Adı Mutluluk’ta izleyip kanımın kaynadığı, Yol Arkadaşım ile hasret giderdiğim ve ara ara Jet Sosyete’de de denk gelip izlediğim Aslı Bekiroğlu için şans verdim daha çok. Suna karakterinin aile hikayesini hiç mi hiç izlemek istemez vaziyetteyim. Artık bıktığım bir hikaye türü o hikaye. Kadrodaki yan rol isimlerden Seda Türkmen’i daha önce iki projede izleyip sevmiştim. Gonca Sarıyıldız’ı tanımıyorum ama sempatik geldi gözüme. Furkan Palalı’yı da tanımıyorum ama ilk izlenimim negatif yönde. Tolgahan Sayışman antipatikliği var hafiften üzerinde.
Söz konusu üçlüden ilk bırakırım dediğim dizi Benim Tatlı Yalanım olur gibi duruyor. Diğer ikisi için bu konuda bir sıralama tahmininde bulunamadım açıkçası. Sündükleri yere kadar izlerim.
Benim Tatlı Yalanım, AB Grubu’nda 4.02 reyting oranı ve 13.31 izlenme payı ile 3. sırada kapatmış perşembe gününü. Total Grubu’nda ise 3.75 reyting oranı ve 11.35 izlenme payıyla 5. sırayı elde etmiş. Her Yerde Sen ise 4.32 reyting oranı ve 15.91 izlenme payı ile 2. sırada kapatmış cuma gününü. Total Grubu’nda ise 4 reyting oranı ve 13.17 izlenme payıyla 4. sırayı elde etmiş.
yorumlar
Ben bunların ikisinin ilk bölümlerini de izledim. Hatta abartıp Kimse Bilmez’in ilk bölümünü de izledim. Ama o ATV muhafazakarlığında bir salt drama, bunlar gibi değil.
—–
BTY’ye devam edebilirsem bu yalanı bunca zaman nasıl sürdürdüklerini de biraz görmek isterim. Afrika’da imkanların kısıtlı olmasından dolayı modern zamana bahane bulmak hadi zorlamaz da bu kadının hiç mi fotoğrafı yok? Düğününüzü geçtim diyelim, öncesi de olur. Kız küçükken evde yangın falan çıkmış olsa bari.
Bir de ilk bölümdeki yalanların arasında tatlı bir tane yoktu esasen. Ayrıca kız sarhoş taklidi yapamıyor galiba, umarım bir daha gerek kalmaz. Bunların dışı bildiğimiz gibiydi.
—-
Ben Her Yerde Sen’i biraz daha sevdim. Hatta herhangi birisine ayılıp bayılmasam da bunu diğerlerinden bir tık daha fazla sevdim.
Hem romantik komediyi atlamıyorlar ve bunu yaparken cıvık değiller hem de göreceli daha ciddi ve mantığa uygun yürüyen bir tarzı var (şimdilik). Didişmelerini izlemesi hoşuma gitti aslında. Furkan Andiç’a rol yakışmış. İzlerken İki Aile’nin aklıma geldiği oldu. Böylesi bir hikaye nasıl devam eder çok da bilmiyorum ama vardır herhalde planları.
—–
Not: Bir ara başlığı katledesim geldi, dedim sonra boşver kalsın.
Çocuk kafasıyla
fikri iyiydi bu arada.
Her Yerde Sen (Bölüm 2)
*Yönetmen arkadaş, senin zevkine ben ya! Saç ve kıyafet tercihi rezalet olmuş, üstüne jön kardeşten etkilenmiş gibi bakmasını bekliyorsun yarım dakka. Baya acıdım Furkan Andıç’a orada.
*Biz bu Selin ve Demir’i sevgili falan yapmalım bu arada. Ev arkadaşı olmaya devam etsinler, didişsinler falan ama sevgili olmasınlar. Demir’e de şöyle güzel, boyu boyuna, huyu huyuna olmasa da olur ama aklı başında bir kız bulalım.
*İlk bölüm pek geçmemişti ama Ayda hoş gözüktü bu arada bu bölüm gözüme. Özellikle bölümün ilk başlarındaki saçları ve mavi elbisesiyle birlikte.
Yani kötü ikililere illa içeriden bir çare bulacaksak Ayda-Demir, Merve-Vedat, Selin-İbrahim yapabiliriz aslında. Tabii senaristler girmezler bu topa.
*Selin’in annesi falan da Sinop’tan çıkıp gelmesin lütfen.
Benim Tatlı Yalanım‘ı 4. bölümün ardından bıraktım ben. Çok yavaş ilerliyor ve aynı yörünge etrafında dönüp duruyor.
bu konu başlığı nedir yahu… :=)
Her Yerde Sen’i de 9. bölümün sonunu görmeden bırakmış bulunuyorum. Zaten çok matah bir dizi değildi de son 2 bölümde iyice çekilmez hale geldi. Ayda-İbrahim sahneleri az buçuk izletiyordu işte kendini ama gerisi hep göz devirtiyordu.
Ben devam ediyorum Her yerde Sen’e. Hatta şu ara izlediğim tek Türk dizisi.
Yaz vakti gideri var, ciddi bir sorunu da yok. Ortalama bir dizinin iki-üç bölüm uzatacağı konuları aynı bölüm içinde çözümlemesi hoşuma gidiyor. Yardımcı karakterlerin çoğu olması gerektiği kadar ilgi çekici değil sadece. Çok cephesi olduğundan hikaye tekrarına düşmeleri zor ama umarım düşmezler. Alara mevzusunu yaz bitene kadar tamamlayıp sonbahara başka bir şeyle girseler daha güzel olacak.
Ben bir de çift muhabbetinden ziyade önlerine gelen problemleri halletmek için bir şeyler yapmaya çalışmalarını, bu sırada birbirlerine alışmalarını sevmeye başladım.
Not: Vedat’a da birisini bulalım. Adamın hikayesi ajansın en az yarısından daha ilgi çekici.
Bu dizinin senaryo ekibinin nasıl çalıştığını merak etmeye başladım. Verdikleri kararlar ilgimi çekiyor.
Gidişatı ilk 13 için zaten belirlediler de öyle mi gidiyorlar, gelen geri dönüşlere göre ölçüp biçip de ona göre mi şekillendiriyorlar, yoksa bütçe gibi çeşitli zorunluluklardan dolayı yeri geldiğinde mecburi iş mi yapıyorlar? Herhalde hepsi.
Hani Merve’yle evlendirmemiş olsanız dert değil de bu haliyle ilginç oldu.
* Bundan önce de çat diye Esen karakterini hapse gönderip anında Canavar Müşteri meselesini rafa kaldırmışlardı. Gerçi Alara sonbahara kalmasın dedim, o da oldu ve Eylül’e geçiş yaptık. Ben onu daha geç bir zamana bekliyordum.
Devamı için ne düşünüyorlar acaba?
Dizinin hikayesini öyle bir noktaya getirdiler ki üç bölüme final yapıyoruz diye duyursalar yadırgamam herhalde. İsteseler anlatacak başka şeyleri de var tabii ama diğer yandan finali de ellerinin altında tutuyorlar gibi.
Maçın varlığı ne kadar etkiledi bilmiyorum ama reytingleri 3 küsürlerde mesela. Sanırım ihtiyatlı gidiyorlar.
* Eylül’ü ve Burak’ı yazmaya başladılar bile.
* Demir-Selin zaten oldu. Geriye halledilmesi gereken ufak tefek meseleler kaldı.
* Ayda-İbrahim zaten tamam. Azmiye-Ferruh’ta zaten bir şey yok. Hatta Muharrem-Leyda’da.
E bu halile toplanır tabii. Demir’in babasıyla olan problemleri vs. ile de isterlerse uzatırlar. Film çekimleri bitince belki Bora’yı geri alırlar vs.
Bir Aile Hikayesi bitince Her Yer Sen’i Cumartesi gününe almışlar.
Yerine de herhalde Tolga Sarıtaş/Leyla Tanlar/Cansu Dere’li Ferhat ile Şirin’i getirecekler. 6 dizi yayınlıyor zaten hali hazırda, başka boş günü yok.
“Meşhur bir dizinin çekildiği yer vardı. Neydi, hah Dubrovnik”
Kalanı telife giriyor herhal
Her Yerde Sen 3 hafta sonra, 23‘te final yapıyor.
Hadi geçmiş olsun. Güzel bir serüvendi, izlediğime sevindim. Düzgün bir şekilde toplayıp öyle gittiler.
> Ayda bir süre kafesiyle ilgilenecek, sonra tatile gidecekler İbo’yla.
> Azmiye, kafede çalışacak.
> Merve, serada çalışacak.
> Demir ve Selin dünya turuna çıktı.
> Burak ve Eylül Londra’ya taşınıyor.
> Muharrem Usta zaten usta işte.
Ferruh, Burak’ın şirketinde çalışır diye bekliyordum. İşler değişince o kaldı gibi oldu ama dert değil.
* Aşk meselesini de toparladılar.
> Eylül-Burak oldu. Pek de güzel oldu.
> Vedat-Merve’yi kabul ettik gitti.
> Ayda-İbo zaten baştan beriler.
> Selin-Demir de tamam. Sorunsuzlar.
> Muharrem Usta-Leyla da evlendi.
Ferruh-Azmiye’yi de ben kafamda oldurdum. Gerçi düğündeki dansları vs. zaten Vedat-Merve misali gayrıresmi oldular gibi onlar da. Hayırlı olsun.
* Keşke Burak-Selin onca tantananın üstüne arkadaş kalabilselerdi. Neyse artık.
BTY 28’de final.
Her Yerde Sen, The Guardian’ın “Sevgililer Günü İçin 52 Mükemmel Rom-Com” listesine girmiş.
Listeye kısa yorum yazanlar yönetmen, senarist, editör falan. Bununki Hollanda’dan bir anonim ama.
Aybüke Pusat ile Furkan Andıç tekrar birlikte oynayacakmış.
BluTV – Kusursuz
+Büşra Develi
Senarist: Kerem Deren
Yönetmen: Cem Karcı