The Village: Burada Yaşıyorsan Ailedensin – Tanıtım
8 yorum pirate 02 Nisan 2019 09:06
NBC’nin yeni draması The Village‘ın tanıtımıyla sizlerleyiz bugün.
19 Mart 2019 tarihinde başlayan The Village, salı akşamları This Is Us’ın arkasından yayınlanmakta ve henüz 2 bölümü geride bırakmış durumda. İlk bölümüyle 0.84 reyting oranı ve 4.816.000 izleyici sayısı, ikinci bölümüyle 0.70 reyting oranı ve 4.046.000 izleyici sayısı elde eden dizinin pek de parlak bir başlangıç yaptığı söylenemez bu kapsamda değerlendirildiğinde ama 10 bölümden oluşacak ilk sezonunu tamamlayacaktır bir şekilde.
Aile ve dostluk teması üzerinden ilerleyen bir drama dizisi olan The Village‘ın yaratıcısı Mike Daniels. Yapımcı koltuğunda ona Jessica Rhoades, Diane Kredensor, Minkie Spiro gibi isimler eşlik ediyor.
Karakter odaklı olarak ilerleyen dizinin hikayesi, The Village isimli bir apartmanda yaşayan bir grup insanı merkezine alıyor. Apartmanımızda yaşayan insanların sloganı ‘Burada yaşıyorsan ailedensin.‘ Bir yandan kendi hayatlarındaki sıkıntılarla boğuşurlarken bir yandan da birbirlerine yardımcı olmaya çalışan bir grup insan.
Şimdi de bu insanları kısa kısa tanıyalım:
Apartmandaki dairelerden birinde bekar bir anne ve onun 17 yaşındaki genç kızı yaşıyor. Sarah, erken yaşta anne olmuş ve kızını tek başına büyütmüş. Şimdi kızı da benzer bir yol ayrımında bulunuyor. Ayrıldığı erkek arkadaşından hamile olan Katie, karnındaki bebekle ne yapacağına karar verme sürecinde annesinden habersiz bir şekilde.
Sarah, kızını çok seven bir anne. Ailesinin geçimini bir huzurevinde hemşirelik yaparak sağlıyor.
Sarah karakterine Aquarius, One Tree Hill ve SEAL Team dizilerinden hatırlanabilecek Michaela McManus hayat veriyor. Katie karakterini ise Greenhouse Academy dizisinden tanıdığımız Grace Van Dien canlandırıyor.
Apartmandaki dairelerden bir diğerinde hukuk fakültesinde okuyan ve öğrencilik sürecinin son demlerinde olan Gabe isimli genç bir adam oturuyor. Alanna (Amber Skye Noyes) isminde hoş bir kız arkadaşı ve Sarah’nın çalıştığı huzurevinde kalan Enzo isimli başa bela bir dedesi var. Elinden geldiğince şu sıralar zor bir süreçten geçen ve tek yakını olan başına buyruk dedesine yardımcı olmaya çalışıyor.
Gabe karakterine Red Band Society ve The Secret Life of the American Teenager dizilerinden tanıdığımız Daren Kagasoff hayat veriyor. Enzo karakterinde ise The Sopranos ve Boardwalk Empire dizilerinden hatırlanabilecek Dominic Chianese‘i izleme fırsatı yakalıyoruz.
Patricia ve Ron, söz konusu apartmanın kalbi ve yapıştırıcısı. Kendi büyük dertlerini bir kenara bırakıp apartmandaki dostlarının yardımına koşabilen ve pozitiflikleriyle onlara ilaç olan iki büyük kalp Patricia ve Ron. Çok uzun yıllardır evliler ve The Village’da yaşıyorlar. Aşkları hala ilk günkü gibi taze. Ron’un pek iş yapmayan küçük bir barı, Patricia’nın da yeniden nükseden kanser sorunu var.
Patricia karakterinde Into the Badlands, Rosewood ve Forever gibi dizilerden tanıdığımız Lorraine Toussaint‘i, Ron karakterinde ise Banshee ve The Wire dizilerinden hatırlanabilecek Frankie Faison‘ı izliyoruz.
Dairelerden bir diğerinde şu sıralar başı göçmenlik bürosu ile dertte olan Ava isminde İranlı bekar bir anne yaşıyor küçük oğlu Sami (Ethan Maher) ile beraber. Geçmişte ülkesinde bir takım sıkıntılar yaşamış Ava ve ABD’ye taşınıp oğluyla yeni bir hayat kurmuş kendine.
Ava karakterine Tyrant, The Resident ve Crash gibi dizilerden tanıdığımız Moran Atias hayat veriyor.
Bir başka dairede Ben isimli bir polis memuru yalnız yaşıyor. Ava’nın göçmenlik bürosu tarafından alındığı süreçte Ava’nın oğlu Sami’ye bakmaya başlıyor geçici olarak Ben.
Ben karakterini Jerod Haynes canlandırıyor.
Apartmanın en yeni sakini olan Nick var bir de. Savaştan yeni çıkmış ve bunun travmasını yaşamakta olan bir gazi Nick. (İlk 2 Bölüm İspiyonu) Nick’in apartmana taşınma sebebi çok kısa bir süre önce 17 yaşındaki bir kız çocuğunun babası olduğunu öğrenmesi. Nick, ona yakın olabilmek ve onu tanıma fırsatı yakalayabilmek için apartmana taşınıyor. Bu 17 yaşındaki kız da Katie’den başkası değil.
Nick karakterine Motive, Eyewitness, Alphas ve October Road gibi dizilerden anımsanabilecek Warren Christie hayat veriyor.
İlk 2 bölüm itibarıyla fena bulmadığımı söyleyebilirim The Village’ı. Yardırmıyor ama yeterli bir şekilde akıyor hikayesi. Dede oğul, ana kız, yaşlı çift ve gazi, izlenebilitesi olan karakterler. İranlı hatun ve polise ise pek ısınamadım daha.
Karakter odaklı bu tarz dramaları seviyorsanız ve kadrodan birkaç oyuncuya sempatiniz varsa deneyebilirsiniz diziyi. Zaten hepi topu 10 bölüm sürecek ilk sezonu.
Bu da dizinin fragmanı:
yorumlar
Reytingi güzel gelseydi bir bakacaktım ben buna. Güzel kadro toplamışlar ama şubatın ortasından sonra ekrana gelip de onay alan ulusal dizilerinin sayısı bir elin parmağına ulaşamaması durumu bunu da vuracak gibi.
umarım iptal yemez ben sevdim.. samimi ilerliyor.. this is usdan sonra pespese guzel gidiyor…
S01E03
Cidden mi? Hala mı? O bilgiye rağmen mi?
Nadine Nicole’ü görmek güzeldi. Sanırım ben bu kadını çok daha keskin rollerde izlemek istiyorum. Showtime, Lip Service’in Amerikan uyarlamasını çekse ve Frankie rolünü bu canlandırsa mesela.
S01E04
Zaman hızlandırması/atlaması yapmışlar bölümün başında. Ya yapmasalarmış ya da biraz daha ileri bir tarihe gitselermiş dedirtti. Bana göre sezonun en zayıf bölümüydü.
23 Nisan’dan itibaren karşılıklı değişikliğe giderek The Village’ı saat 8’de, The Voice’u ise 9’da yayınlamaya başlayacakmış New Amsterdam’ın reytinglerini toparlamak için NBC.
S01E06
Bir düşüneyim. Evet, genel olarak tüm ekibi antipatik buluyor olabilirim şu anda.
S01E09
Özellikle son 3 bölümdür baydı iyice. NBC suskun hala. Umarım onay vermez. Verirse de ben sezon finalinden sonra yokum.
S01E10 (Sezon Finali)
Çoğunlukla hastane ortamında geçen bir bölümle bitirdik sezonu. Pek de matah bir kapanış sayılmazdı.
NBC hala bekletiyor bunun geleceğiyle ilgili kararını. İptal olursa memnun olurum şahsen. Ama devam ederse de bırakırım ben bunu da diyemiyorum yani.