True Love – Tanıtım
0 yorum pirate 01 Ekim 2020 08:44
True Love, 17-20 Haziran 2012 tarihleri arasında BBC One’da yayınlanmış bir mini dizi. Antoloji türündeki dizi, 5 bölümden oluşuyor. Her bölümü farklı bir karakteri merkezine alan farklı bir aşk hikayesine odaklanıyor. Bölümler birbirinden bağımsız gibi görünse de bir bölümde yer almış bir yardımcı/konuk karakteri başka bir bölümde yardımcı/konuk karakter olarak görebiliyoruz tekrardan.
Dominic Savage, dizinin yarayıcısı ve yönetmeni konumunda. Tim Bevan, Eric Fellner, Juliette Howell ve Guy Heeley, yapımcı kadrosunu oluşturuyor.
Dizi, yarı doğaçlama bir yolla şekillenmiş. Ortada gerçek manada bir senaryo bulunmuyormuş. Her bölüm için bir olay örgüsü taslağı yaratılmış sadece ve gerisi oyuncuların yaratıcılığına bırakılmış. Çekimler başlamadan önce oyuncular 2 haftalık yoğun tempolu bir doğaçlama eğitimi ve prova sürecinden geçmişler. Çekimler başladıktan sonra da kendi karakterlerini geliştirme ve şekillendirme imkanı buldukları farklı bir deneyim yaşamışlar.
Dizinin çekimleri Margate isimli sahil kenti ve çevresinde yapılmış büyük oranda.
Bölümlerin elde ettiği izleyici sayıları sırasıyla 3.11 milyon, 2.64 milyon, 2.80 milyon, 1.77 milyon ve 1.49 milyon şeklindeymiş.
Dizinin bölüm süreleri ise 23-30 dakika arasında değişmekte.
Yukarıdaki fotoğrafta gördüğümüz 5 kişi, dizimizin bölümlerinin merkez karakterleri konumundalar. Bölümler de isimlerini söz konusu merkez karakterlerden almaktalar.
‘Aşk dediğin küllerinden doğabilir. Harlayacak mısın yoksa söndürecek misin?’
İlk bölümde Nick isimli bir adamın hikayesini izliyoruz. Nick, evli, 2 çocuklu, mutlu bir hayatı olan bir adam. 17 yıl önce kendisini ve kenti terk edip giden eski sevgilisi Serena yıllar sonra kente geri dönmüş ve onu görmek istiyor. Nick’in hayatının aşkı olarak tanımladığı bu kadın bakalım Nick’in hayatında nasıl bir etki yaratacak?
Nick karakterine Broadchurch ve Doctor Who dizilerinden tanıdığımız David Tennant hayat veriyor. Serena karakterini Line of Duty ve Broadchurch dizilerinden hatırlanabilecek Vicky McClure canlandırıyor. Nick’in karısı Ruth rolünde ise Liar, The Commons ve Downton Abbey gibi dizilerden tanıdığımız Joanne Froggatt karşımıza çıkıyor.
‘Çocuk, aşkı öldürür mü?’
2. bölümde Paul isimli bir adamın hikayesi izleyiciye aktarılıyor. Paul, bebek denecek yaşta küçük bir çocuğu olan, evli bir adam. Artık karısı tarafından aşık olduğu kişi olarak görülmediğini net bir şekilde hisseden Paul, özlediği aşkı başka bir yerde aramaktan başka bir çaresi kalmadığını fark ediyor.
Paul karakterine Inside Men, Hustle ve Bulletproof gibi dizilerden hatırlanabilecek Ashley Walters hayat veriyor. Paul’ün karısı Michelle karakterini ilk bölüme Serena karakterinin kız kardeşi olarak konuk olan Lacey Turner canlandırıyor. Turner’ı Bedlam ve Our Girl dizilerinden anımsayabilirsiniz. Paul’ün yeni bir aşka yelken açmaya niyetlendiği kadın olan Stella rolünde ise Dead Set dizisinden anımsanabilecek Jaime Winstone karşımıza çıkıyor.
‘Aşkın yaşı, zamanı, kuralı olmaz.’
3. bölüm, Holly isimli bir kadının hikayesini ekrana taşıyor. Holly, sıkıntılı öğrencilerle dolu bir lisede öğretmenlik mesleğini icra etmeye çalışıyor. Evli bir adamla ruhsuz, yarım yamalak bir yasak ilişki yaşayan Holly için mutsuz bir kadın diyebiliriz. Hal böyleyken öğrencisi Karen ile aralarında gelişen iletişim, hayatındaki tek gerçek şey gibi görünmeye başlıyor.
Holly karakterine Secret Diary of a Call Girl, Doctor Who ve Penny Dreadful gibi dizilerden yakinen tanıdığımız Billie Piper hayat veriyor. Karen karakterinde Skins ve Spinning Out dizileri ile The Maze Runner film serisinden tanıdığımız Kaya Scodelario‘yu izleme fırsatı yakalıyoruz. Karen’ın evli sevgilisi David karakterinde Giri/Haji dizisinden anımsanabilecek Charlie Creed-Miles karşımıza çıkıyor. Karen’ın okuldan bir arkadaşı olan Lorraine karakterinde ise Land Girls ve Tess of the D’Urbervilles dizilerinden anımsanabilecek Jo Woodcock‘u izliyoruz. Lorraine karakteri, ilk bölümde Nick karakterinin kızı olarak gözükmüştü ekranda ayrıca.
‘Aldatan, aldatılmaya mahkumdur.’
4. bölümde Sandra isimli bir kadının hikayesini izliyoruz. Sandra, 2 kızından küçük olanı da üniversite için evden uğurlayınca kocasıyla ve ruhunu kaybetmiş evliliğiyle baş başa kalmış, orta yaşlı, duygusal bir kadın. Sandra, kocasından bulamadığı ilgi, alaka ve sevgiyi başka birinden görünce ister istemez o tarafa doğru yol alıyor.
Sandra karakterine Trollied dizisinden anımsanabilecek Jane Horrocks hayat veriyor. Sandra’nın hediyelik eşya dükkanına gelip ona ilgi gösteren göçmen bir adam olan Ismail karakterini Gotham, Peaky Blinders, Game of Thrones ve Star Trek: Deep Space Nine gibi dizilerden anımsanabilecek Alexander Siddig canlandırıyor. Sandra’nın kocası David ile 3. bölümde tanışmıştık zaten.
‘Sanal aşk, gerçek aşka dönüşebilir mi?’
5. ve son bölümde ise Adrian isimli bir adamın hikayesi aktarılıyor. Adrian, bir süredir Hong Kong’da yaşayan bir kadınla internetten yazışan ve aşık olmaya başladığını hisseden orta yaşlı, dul bir adam. Taksi şoförlüğü yapan Adrian, yakında sanal aşkını yüz yüze görecek olmanın heyecanını yaşıyor.
Adrian karakterine The Walking Dead, Britannia ve Sense & Sensibility gibi dizilerden hatırlanabilecek David Morrissey hayat veriyor. Adrian’ın sanal aşkı Kathy rolünde Humans, Bedlam ve Secret Diary of a Call Girl gibi dizilerden tanıdığımız Gemma Chan karşımıza çıkıyor. Adrian’ın kızı Karen ve arkadaşı Lorraine ile 3. bölümde tanışmıştık zaten.
Dizimiz genel olarak böyle işte. Gelelim kısa kısa bölüm değerlendirmelerine.
Benim en sevdiğim bölüm kuşkusuz 3. bölüm oldu. Bunda çok sevdiğim Billie Piper ve Kaya Scodelario‘yu izlemenin verdiği mutluluğun payı da büyük ama hikaye olarak baktığımda da en iyisi buydu sanki. 1, 2 ve 5. bölümler için fena değillerdi diyebilirim en yalın ifadeyle. 4. bölüm ise hem hikaye olarak hem de oyuncu kadrosu olarak en zayıf bölüm konumundaydı. Pek tat vermediği gibi bölüm içerisinde yapılan Türkiye hakkındaki negatif propaganda anı da can sıktı elbette.
Müzik kullanımları fena sayılmazdı. Benim aklımda kalan ise 3. bölümde çalan şu şarkı oldu.
Dizi hakkında daha önce şu yazının altında yorum yapılmış.