Him & Her – Tanıtım
11 yorum pirate 03 Kasım 2018 09:28
BBC Three’nin 4 sezon süren komedi dizisi Him & Her‘ün tanıtımı ile karşınızdayız bugün.
Him & Her için bir ilişki komedisi diyebiliriz. Ama romantik komedi diyemeyiz çünkü biraz abartı kaçar.
Dizinin merkezinde yirmili yaşlarının ortasında bir çift var. Sadece birkaç aydır beraberler ama bir bütün olmuş durumdalar adeta. Birbirlerine çok benziyorlar diyebiliriz. İkisi de son derece üşengeç, son derece dağınık, hijyenik olmaktan epey bir uzak, işsiz güçsüz, evde yayıla yayıla vakit geçirmekten rahatsızlık duymayan, gönlünce yemek yemeyi seven, fütursuzca konuşan ve hareket eden, misafir gelse dahi evde iç çamaşırları ile dolaşmaktan rahatsız olmayan, birbirlerinin önünde rahatça tuvalet ihtiyacını giderebilen ya da osurup geğirebilen, seks yapmayı ve seksi düşünmeyi seven, birbirlerine laf sokmaktan ve birbirlerinin açığını aramaktan keyif alan, zorunluluklardan hoşlanmayan ve baskıya hiç gelemeyen tipler.
Becky, futbol izlemeyi seven, bilgisayar oyunu oynamaktan keyif alan, yaşıtlarının aksine giyim kuşama ve süslenip süslenmeye pek vakit harcamayan, sevgilisinden büyük beklentiler içerisine girmeyen, sıradan şeylerle tatmin olabilen, son derece istisna bir kadın profili çiziyor dizide. Steve ise 24 yaşına gelmiş ama tam olarak büyüyememiş çocuk ruhlu bir adam. İlgi ve alaka görmeyi, pohpohlanmayı, esprilerine gülünmesini, eleştirilmemeyi ve mümkün mertebe rahatsız edilmemeyi isteyen bir zat-ı muhterem. Hayata dair bir amacı veya hayali yok. Geniş bir arkadaş çevresi de yok. Hayatındaki arkadaşa en yakın kişi üst kat komşusu Dan. Pek hoşuna gitmese de genel olarak Becky’nin çevresiyle takılmak zorunda kalıyor.
Steve rolünde Being Human, Quantico, Looking ve Banished gibi dizilerden yakinen tanıdığımız Russell Tovey‘i izliyoruz. Becky rolünde ise The Five, The Wrong Mans ve Bad Education gibi dizilerden tanıdığımız Sarah Solemani‘yi izleme fırsatı yakalıyoruz.
Hikaye genel olarak Steve’in tek odalı dairesinde geçiyor. İzlediğim ilk sezon itibarıyla tamamen söz konusu dairede geçiyor hatta. 1 mutfak, 1 tuvalet, küçük bir antre ve çiftimizin hem yatak odası hem de oturma odası olarak kullandıkları orta büyüklükte bir oda mevcut dairede. İşsiz güçsüz olduğunu bildiğimiz Steve’in bu daireyi ve diğer harcamalarını nasıl karşıladığı, dairenin kira mı yoksa kendisinin mi olduğu ilk sezon itibarıyla bilinmiyor. Becky, normalde bu dairede değil de ailesinin yanında yaşasa da daireden pek çıkmadığı için aslında bir nevi orada yaşıyor gibi bir durum var ortada. Ama kapı zili falan çaldığında Steve’e “Senin dairen. Kapıya sen bak.” kartını oynamayı da ihmal etmiyor mesela. Gelen giden misafirleri aşağıdaki fotoda gördüğümüz yatak odası/oturma odası karışımı odada ağırlıyor çiftimiz.
Steve ve Becky dışında eve gelip giden diğer karakterlerden de kısa kısa bahsedecek olursak;
*Steve’in garip üst kat komşusu Dan rolünde Rovers isimli diziden anımsanabilecek Joe Wilkinson karşımıza çıkıyor. O da Dan gibi işsiz güçsüz biri. Yakın zaman içerisinde kız arkadaşından ayrıldığı için üzgün. Tüm gün eşofmanlarıyla dolanıyor. Friday Night Dinner dizisindeki Jim misali yalnız bir adam ve sürekli olarak Steve’in kapısında beliriyor ve bir şekilde Steve ile Becky’nin hayatlarına dahil olmaya çalışıyor.
*Becky’nin kız kardeşi Laura rolünde Witless ve Reggie Perrin dizilerinden hatırlanabilecek Kerry Howard‘ı izliyoruz. Becky ile takılmayı çok seviyor ama içten içe ona karşı bir hasetlik duygusu beslediği ve “Ben daha iyiyim.” havaları sergilemeye çalıştığı da seziliyor. Yakın zaman içerisinde nişanlanmış ve aşık olduğu adamla evleneceği için mutlu. Biraz aptal biri.
*Laura’nın nişanlısı Paul rolünde Dead Boss ve Youngers dizilerinden anımsanabilecek Ricky Champ karşımıza çıkıyor. Kavga çıkarmayı ve yüksek sesle tartışmayı seven öfkeli bir tip. Bir o kadar da hovarda. Eline geçen her fırsatta Laura’yı aldatıyor ve bu kaçamaklarını Steve’e anlatıp böbürlenmeyi ya da yakınmayı da ihmal etmiyor.
*Laura’nın en yakın arkadaşı ve aynı zamanda iş arkadaşı olan Shelly rolünde ise Doctor Who, Edge of Heaven ve Sinchronicity gibi dizilerden hatırlanabilecek Camille Coduri‘yi izliyoruz. Kolayca kandırılmaya ve yön verilmeye müsait, saf biri. Kırklı yaşlarında, dul ve tek çocuk annesi bir kadın. İçmeyi ve sarhoş olmayı çok seviyor. Laura karakterini Dan-Laura-Paul üçlüsü kadar sık görmesek de bolca izleme fırsatı yakalıyoruz dizide.
Bu ana karakter altılısı dışında Becky ve Laura’nın babası Nigel rolünde Legends, Genius ve Turn gibi dizilerden anımsanabilecek Ralph Brown‘ı, anneleri Jill rolünde Marion Bailey‘yi ve Steve’in annesi Janet rolünde Joanna Bacon‘ı izliyoruz tekrar eden rollerle dizide.
Bunların dışında konuk olarak veya tekrar eden bir rolle yer alan oyuncu havuzunda Kerry Godliman, Blake Harrison, Katie Lyons, Josef Altin, Jonny Sweet ve Nick Blood gibi isimler yer alıyor ayrıca.
Dizinin senaristliğini Stefan Golaszewski, yönetmenliğini ise Richard Laxton üstlenmiş. Yapımcı koltuğunda Golaszewski’ye Kenton Allen, Lyndsay Robinson, Matthew Justice ve Nira Park gibi isimler eşlik etmiş.
Him & Her, toplam 4 sezon sürmüş. 6 Eylül 2010 tarihinde başlayan ekran macerasını 19 Aralık 2013 tarihinde final yaparak noktalamış. İlk sezonu 6, ikinci ve üçüncü sezonları 7 ve son sezonu 5 olmak üzere toplam 25 bölümden oluşuyor.
2014 yılı içerisinde biri BAFTA TV Ödülleri’nde diğeri de Writers’ Guild of Great Britain Ödülleri’nde olmak üzere 2 kez ‘En İyi Durum Komedisi’ ödülü kazanmış. Ayrıca 2012 yılında RTS Televizyon Ödülleri tarafından başroller Russell Tovey ve Sarah Solemani’ye ‘En İyi Komedi Performansı’ ödülü verilmiş. Yine 2014 yılında Kerry Howard, BAFTA TV Ödülleri’nde ‘Komedi Dalında En İyi Kadın Oyuncu Performansı’ kategorisinde ödüle aday gösterilmiş.
İlk sezon itibarıyla bayıla bayıla izlediğim bir durum komedisi olmuş Him & Her. Senarist mükemmel iş çıkarıyor. Yönetmen keza aynı şekilde. Tek kamera yöntemi ile çekilen, kahkaha efektsiz bir ilişki komedisi.
Ana kadro altılısının tamamı komediye katkı sağlıyor dizide. Sarah Solemani’yi bayıla bayıla izliyorum. Russell Tovey’i tip olarak pek gözüm tutmasa da Steve başarılı bir karakter. Laura, Paul ve Dan de oldukça iyi yan karakterler.
Aşağı yukarı her konudan komedi çıkarma potansiyeli var dizinin. Doğal ve rahat bir dizi. Yeri geliyor iğrençleşiyor, yeri geliyor seksi geliyor, yeri geliyor gariplikte tavan yapıyor. Yeri geliyor tempoyu artırıyor, yeri geliyor tempoyu biraz düşürüyor ama ilgi çekiciliğinden hiçbir şey kaybetmiyor. 27-29 dakikalık bölümlerin nasıl geçip bittiğini anlamıyorsunuz izlerken.
Şu an itibarıyla “Mutlaka izlenmesi gereken şahsına münhasır bir dizi.” olarak tanımlayabilirim Him & Her’i. Bunca yıldır nasıl gözümden kaçmış dediğim dizinin ikinci, üçüncü ve dördüncü sezonlarından da bu ilk sezondan aldığım tadı alırım inşallah.
Benim dizi ile ilgili söyleyeceklerim şimdilik bu kadar. İzlemeye niyeti olanlara iyi seyirler.
Buraya da ilk sezondan birkaç sahne kondurayım:
yorumlar
S02E01-02
İyi başladı 2. sezona da. Laura’nın süzme aptallığına ekledikleri o çok bilmişlik dozajını artırmışlar bu sezon. Küçümseme ve emir yağdırma dozajı da artmış bir tık daha. Bu sezon iyi eğlendirecek ama iyi de sövdürecek belli ki karakter.
2. bölümde Steve’e mi yoksa Dan’e mi daha fazla üzülsem bilemedim. Gariplerim ya!
olsun be ya!
S02E03
Nice, lovely, very lovely… Friday Night Dinner’da da İngilizlerin bu 3 kelimeyi abarttığı 1-2 bölüm olmuştu. Bu İngilizler yok mu? Lovely kelimesinden tiksindim bak yine ya!
Bu arada bu Nigel ne uyuz bir adamdır ya! Tamam Steve sevilesi bir yaratık değil de elinden geldiğince kibar davranmaya çalışıyor işte. Azıcık ılısana be adam!
Olaylar, olaylar …
En sonunda Becky-Steve usulü tatlıya bağlamalarına sevindim.
*Paul, Allah cezanı vermesin ya! 17 yaşında, Müslüman, çarşaflı…
Laura’nın hamileliği de güzel bir kapak oldu o anda.
*Ve Dan! Ulan Anita, n’aptın Dancezimize ya! Fena kırpmışsın çocuğu!
*Bu arada Dan ve Shelly beraber çok tatlı değiller mi ama ya?
Çok güzel bir sezon oldu yine bu arada. Epey eğlendirdi yine.
Steve, Becky, hatta Shelly ne zaman ‘Shut the f..k up!’ çekecekler bu Laura embesiline merakla bekliyorum. Steve’in bir de Paul’a patlaması gerek elbette bir ara. Çok pasif kalıyor ya!
S03E04
Allahım yarabbim annesine de aynı tavırları sergiliyor ya! Herkes de sus pus bu embesilin karşısında. İzlerken ağzına kalıp sabun sokasım geliyor bu Laura’nın valla.
S03E05
Becky ve Steve’in ilk buluşma hikayesini izlemek epey keyifliydi. Becky karakterinin memnun etmek için ekstra bir uğraş gerektirmeyen bir hatun modeli oluşuna hayran kalmamak çok zor cidden. Bu arada evi derli toplu sayılabilecek bir durumda görmek değişik bir duyguydu.
Epey olaylı bir gün oldu yine. Güzel bölümdü.
*Shelly’nin Laura’ya patladığı an güzeldi. Bir tane de tokat patlatsa fena olmazdı hani.
*Vay be Paul gey mi çıktı şimdi?
İlk 3 sezonun aksine Steve’in evinde değil bir otelde geçiyor bu sezon teması gereği.
Fena da gitmiyor şu ana kadar. Yalnız makyajlar çok kötü cidden. Kim yaptıysa tam küfürlük valla.
*Becky sen de her dediğini yapma şu Laura embesilinin ya! Hamile olduğunu söylese ne olur yani? Kendini rezil etmeye değer mi?
*Elimizde iyice zıvanadan çıkan bir Laura var. Üstüne uyuz Nigel var. Yetmemiş ve bir de Lee takviyesi yapılmış bu sezon. O da tam dayaklık bir tip maşallah! İzleyiciye gareziniz nedir arkadaş ya?
Bitti.
Laura karakterinin iyice başrole oturtulduğu, Becky-Steve ikilisinin çoğunlukla uzaktan uzağa bakıştırılıp sürelerinin biraz kısıldığı, Dan ve Shelly’nin daha fazla arka plana itildiği bir sezon oldu. Daireyi de özledim bu sezon yalan yok.
Açık diyemem belki ama ucunun da ne derece kapalı bittiği tartışılır bence sezonun. Akıllarında 1-2 sezon daha varmış kesinlikle senaristlerin ve beklemedikleri bir şekilde iptali yemişler gibi duruyor. Ben de isterdim açıkçası 1-2 sezon daha devam etmiş olmasını.
ile geçecek bir sezon ve
geçecek 2. bir sezonu izlemek epey keyifli olurdu yani.
Bu haliyle de gönül rahatlığıyla başına oturulabilir bir dizi elbette. Birbirinden güzel 4 sezon sunmuşlar. Karakterler tek kelimeyle şahane. Ve son derece doğal bir dizi. Kesinlikle şans verilmeyi hak eden bir İngiliz komedisi. Bu 4 sezonda emeği geçen herkesin eline sağlık.
Bitirdim.
Pandeminin ilk zamanlarında başladığım dizilerden birisi de buydu. Haftalık bir tempoyla bozmadan izliyordum. 25 bölümü olduğunu düşünürsek 6 ayı aşkın bir süredir izliyormuşum. İzlediğime sevindiğim dizilerden.
Russel Tovey sayesinde başladım aslında, yoksa ilgimi çekmiyordu. İki başrolü de gayet iyi bulmuşlar. Durum komedisi olduğunu da düşünürsek ciddi bir hikayesi olduğunu iddia edemem. Eğlendirdiği zamanlar oldu. Başta Becky’yi de Steve’i de reziller gözüyle izliyordum. İlişkileri olgunlaştıkça sevilir de oldular.
Neyse ki devam ettikçe etkisi azaldı. Bir de ilk sezonda daha iki başrol odaklı giderken devam ettikçe malzeme olsun diye diğer karakterlerin ağırlığını artırdılar. Bu da bazen iyiydi bazen saçma. Özellikle 3. sezonun ortasından 4. sezonun bitişine kadarki süreçte Laura’dan nefret ettim. Bilerek ettirdiler, kabul. Ama niye “bu” kadarını yaptılar, orası muallak. Dizinin gidişatına pozitif bir etki etti mi o da tartışılır.
Yaptığı kapanış bu haliyle pek sorun değil, yalnız onay alırsak devam ederiz diye düşündükleri çok bariz bana kalırsa.
4. sezondaki mekan değişikliği bir bakıma fena fikir değildi. Ama bir bakıma da fena fikirdi.
Becky’nin sabır taşı davranışları, Steve’in mecburi iç güveysi halleri, Dan ve Shelly’yi geri plana atmaları, Paul’un kararsızlığı vs. derken diziyi öne çıkaran kısımları kısmışlar aslında. Lee’nin varlığı bu dizi için fena olmadı mesela. Bir sezon daha olsa devam edebilirdi belki o karakter.
* Ayrıca bir sezon daha olsaydı hamilelik/evlilik diye gidebilirlerdi. 1+0’lık evde bebek büyütmeye devam etmeyeceklerini farz ederek bebeğin doğumuyla birlikte final yapabilirler diye düşündüm.
“Him & Her” temasının da bir bakıma sonuna gelmiş olurduk zaten öyle. Neyse böyle de olur.
Kerry Howard (Laura) ve Russell Tovey (Steve), Sky’da yayınlanacak “Both Sides Now” adında bir komedide bir araya gelmiş.
Pilot bölümü çekilmiş. Susan Wokoma, Fanny Sidney (Call My Agent!), Richard Elis (Tourist Trap), Kelly Wenham (Tales From The Lodge) da kadroda.