Bugünün tanıtımı İngiliz kanallarından ITV2’nin dönem komedisi Plebs için geliyor.

Dönem komedisi dedik diye döneme tarihsel kurgu açısından bağlılık falan beklemeyin. Kavramlar, alışkanlıklar, yiyecekler vb. döneme ait olmayan göndermeler mevcut bolca içerisinde. Antik Roma’da geçen modern bir komedi diyebiliriz aslında Plebs için.

Ekran macerası 2013 yılında başlayan Plebs‘in 2018 yılının bahar aylarında yayınlanan 4. sezonunun ardından 5. sezon onayını kaptığını ve 5. sezonun 2019 yılı içerisinde yayınlanacağını da belirtmeden geçmeyelim. Bahar aylarında da dizinin Amerikan uyarlaması için çalışmalara başlandığı haberi gelmişti.

Dizinin senaristliğini Tom Basden ve Sam Leifer ikilisi üstleniyor. Liefer ayrıca dizinin tüm bölümlerinin yönetmenlik koltuğunda oturan isim konumunda. Yapımcı kadrosunda bu ikiliye eşlik eden isimler arasında Caroline LeddyTeddy Leifer ve Daniel Toland gibi isimler de mevcut.

Plebs’in kelime anlamı ise şuymuş: Plebler, antik Roma’da ayrıcalıklı patrici sınıfından ayrı olarak Roma vatandaşlarının genel bütününü oluştururlardı. Bu kavram günümüzde bazı toplumlarda genellikle orta ve alt sınıflar için kullanılsa da Roma döneminde plebler oldukça zengin ve nüfuz sahibi olabiliyorlardı.

Plebs‘in ilk sezonu 6 bölümden, diğer 3 sezonu ise 8’er bölümden oluşuyor. Bölüm süreleri ise 21-23 dakika arasında değişiyor.

Plebs, Antik Roma’da yaşayan 3 kafadarın maceralarını anlatıyor. Bu 3 kafadar kırsalda yaşamaktayken büyük umutlarla ihtişamlı Roma şehrine taşınmışlar. Çulsuzlar, hayalperestler, fazla zeki insanlar sayılmazlar ve kız arkadaşları yok. İzlediğim ilk sezon bazında hikayeler bu kafadarların kadınlarla olan ilişkileri üzerinden dönse de zaman zaman iş yeri komedisinden izler de barındırıyor. Gladyatörlük, kölelik, sanat vb. dönem kavramlarına kendine has bakış açılarıyla değinmeyi ihmal etmiyor.

Stylax – Marcus – Grumio

Bir ofiste fotokopici olarak çalışan Marcus karakterine Friday Night Dinner dizisinden tanıdığımız Tom Rosenthal hayat veriyor. Fotokopici dediysek fotokopi makinesi gelmesin hemen aklınıza. Kendisi çoğaltılması gereken evrakları elle tekrar tekrar yazarak çoğaltıyor. Kadınlarla arası pek iyi değil Marcus’un. Gönlünü kaldıkları binaya yeni taşınan Britanyalı bir güzele kaptırıyor ama bu işlerde oldukça beceriksiz. Üçlünün en aklı başında elemanı olarak öne çıksa da kendine faydası olmayan bir tip olduğunu söyleyebiliriz. Beceriksiz, çekingen, tırsak.


Marcus ile aynı ofiste kağıt parçalayıcısı olarak çalışan, Marcus’un en yakın arkadaşı ve aynı zamanda ev arkadaşı olan Stylax karakterini You, Me and the Apocalypse, Requiem ve Game of Thrones gibi dizilerden anımsanabilecek Joel Fry canlandırıyor.

Stylax için aklı fikri kadınlarda olan iflah olmaz bir çapkın diyebiliriz. Pek zeki olmayan karakterimizin kadınlara olan düşkünlüğü dolayısıyla başı dertten pek kurtulmuyor.


Marcus’un kölesi Grumio karakterinde ise The Frankenstein Chronicles ve After You’ve Gone gibi dizilerden anımsanabilecek Ryan Sampson‘ı izliyoruz.

Grumio için bakmayın köle dediğimize. Ondan daha rahat, ondan daha umursamaz, ondan daha miskini yok. Marcus’un da üzerinde bir baskı kurabildiği ya da kurmaya çalıştığı söylenemez.


Cynthia ve Metella

3 kafadarımızın birlikte ikamet ettiği binaya yeni taşınan Britanyalı güzel Cynthia rolünde The Royals dizisinden anımsanabilecek Sophie Colquhoun‘u, Cynthia’nın kölesi Metella rolünde ise yine The Royals ve Drifters dizilerinden hatırlanabilecek Lydia Rose Bewley‘yi izleme fırsatı yakalıyoruz.

Cynthia, Roma’ya tiyatro oyuncusu olmak için taşınmış Britanya’dan. Biraz alık bir tip kendisi. Kölesi Metella ise onun aksine zeki bir kadın.

Marcus ve Stylax’ın kiraladıkları 2 odalı dairenin ait olduğu tüm binanın sahibi olan, kendisine Mülk Sahibi olarak seslenilen ve gerçek adı bilinmeyen karaktere Green Wing ve Hang Ups gibi dizilerden tanıdığımız Karl Theobald hayat veriyor. Paragöz ve çıkarcı bir insan olduğunu söyleyebiliriz onun hakkında.

Marcus ve Stylax’ın patronları Flavia rolünde ise Toast of London ve Two Doors Down dizilerinden anımsanabilecek Doon Mackichan karşımıza çıkıyor.

Flavia için libidosu yüksek, hayatı tecrübe etmeyi seven, her an her türlü tepkiyi verebilen, otoriter bir kadın diyebiliriz.

Marcus ve Stylax ile aynı ofiste çalışan, ispiyoncu bir tip olan, görevi su servisi yapmak olan ve Sucu Adam olarak çağırılan Aurelius karakterini ise Quacks ve The Wrong Mans gibi dizilerden anımsanabilecek bu dizinin de senaristlerinden Tom Basden canlandırıyor.

3. sezon sonunda Joel Fry’ın kadrodan ayrılmasının ardından Jonathan Pointing kadroya dahil olmuş onun yerine Jason isimli yeni bir karakterle.

Bu 4 sezonluk süreçte Bella DayneEllie Taylor ve Neil Stuke gibi tanıdık isimler tekrar eden rollerle yer almışlar. Konuk oyuncu kadrosunda ise Cliff ParisiJonny SweetShaun WilliamsonRobert LindsayDaniel RigbyRupert VansittartDanny DyerTim DownieAnna SkellernNaomi BentleyGwyneth KeyworthMichelle KeeganHolli DempseyLauren SochaPoppy DraytonEliza BennettSteve OramTamer HassanPaul Ritter ve Aisling Bea gibi birçok tanıdık sima bulunuyor.

Henüz ilk sezonunu bitirdiğim diziden memnun kaldım ben. İzlemesi epey keyifli, güldüren ve eğlendiren bir komedi dizisi olmuş. Muhabbetler zorlama durmuyor veya yormuyor, gayet akıcı. Yaptığı işi eline yüzüne bulaştırmayan, dozajında bir absürt komedi olmuş Plebs. Karakterler ve oyuncular da izletiyorlar kendilerini. Genel olarak bütün karakterlerden memnun olsam da ana karakter üçlüsünden Stylax’ı, yardımcı karakterlerden de Flavia’yı daha çok seviyorum diyebilirim.

Roma dönemi temalı dizilerini sevenler ve absürt komedilerden hoşlananlar deneyebilirler diziyi.

İzlemeye niyeti olanlara keyifli seyirler dilerim.