The Other Two – Tanıtım
48 yorum pirate 25 Ocak 2019 10:03
Comedy Central’in yeni komedi dizisi The Other Two, 24 Ocak 2019 tarihinde başladı.
İlk sezonu 10 bölümden oluşacak olan The Other Two‘nun senaryosunu Saturday Night Live yazarlarından Sarah Schneider ve Chris Kelly kaleme alıyor. Yapımcı koltuğunda bu ikiliye Lorne Michaels ve Daniel Hank gibi isimler de eşlik ediyor. Yönetmen koltuğunda oturan isim ise yine Chris Kelly.
İlk bölümüyle 0.15 reyting ve 303.000 izleyici sayısı elde eden dizinin bölüm süreleri ise 20-21 dakika uzunluğunda.
KONU
Hevesli bir aktör olan Cary ve eski bir profesyonel dansçı olan kız kardeşi Brooke, 13 yaşındaki erkek kardeşleri Chase’in internet ünlüsü olarak bir anda gelişen yükselişi hakkındaki duygularıyla mücadele ederlerken bir yandan da dünyadaki yerlerini keşfetmeye çalışıyorlar.
KARAKTERLER VE OYUNCULAR
=Brooke=
Chase’in ablası. Ailenin en büyük çocuğu. 30 yaşında. Eski bir profesyonel dansçı. Şimdilerde emlak sektöründe çalışıyor ama işinde pek başarılı olduğu ya da işini sevdiği söylenemez. Chase’in bir anda üne kavuşması onun kendi hayatını sorgulamasına ve yeni hayaller kurmasına neden oluyor. İlk icraat olarak da 5-6 yıldır birlikte olduğu sevgilisi Lance’ten ayrılıyor ve yakın gelecekte 50 erkekle yatmayı kendine hedef ediniyor.
Karaktere Graves, The Good Fight ve Masters of Sex gibi dizilerden tanıdığımız Heléne Yorke hayat veriyor.
=Cary=
Chase’in ağabeyi. Ailenin ortanca çocuğu. 28 yaşında. Eş cinsel. Sektörde bir türlü aradığını bulamayan hevesli bir aktör Cary. Ek iş olarak garsonluk yaparak geçimini sağlıyor. İşlerin onun için iyi gittiği söylenemez ve ne rol olsa oynarım modunda şu sıralar. Chase’in bir anda üne kavuşması onda ciddi bir kıskançlık hissi uyandırıyor.
Karakteri Drew Tarver canlandırıyor.
=Pat ve Chase=
13 yaşındaki Chase, ailenin en küçük çocuğu. Yakaladığı üne rağmen oldukça naif bir çocuk. İnternete öylesine yüklediği video klip büyük hit olmuş ve onun internet fenomenine dönüşmesini sağlamış çok kısa bir süre içerisinde. Şimdi ondan beklentiler daha yüksek. Yeni şarkılar yapıp bir kariyer elde etmesi gerek Chase Dreams’in.
Chase karakterinde bu diziyle ilk oyunculuk deneyimini yaşayan Case Walker‘ı izliyoruz.
Chase, Cary ve Brooke’un 3 çocuğuyla da gurur duyan ve onlar için en iyisini isteyen anneleri Pat rolünde ise Divorce, Wet Hot American Summer: First Day of Camp ve Kath & Kim gibi dizilerden tanıdığımız Molly Shannon karşımıza çıkıyor.
Marry Me, Party Down, Wet Hot American Summer: First Day of Camp ve Veronica Mars gibi dizilerden aşina olduğumuz Ken Marino‘yu ise Chase’in yeni menajeri rolünde izliyoruz.
Cary’nin heteroseksüel olduğunu iddia eden ama Cary ile yiyişmekten çekinmeyen ev arkadaşı rolünde ise The Great Indoors ve Unbreakable Kimmy Schmidt dizilerinden anımsanabilecek Andrew Ridings karşımıza çıkıyor.
İlk bölüme Brooke’un kısa bir süre önce terk ettiği sevgilisi Lance rolünde Arrow, Sirens, Orange Is the New Black gibi dizilerden tanıdığımız Josh Segarra konuk oluyor.
Dizinin ilerleyen bölümlerinde de Richard Kind, Kate Simses, Daniel K. Isaac, Donshea Hopkins ve Wanda Sykes gibi tanıdık simalar karşımıza çıkmaya devam edecek.
yorumlar
Pek beklediğimi iddia edemem ama güzel çıktı bu. Epey eğlendim ilk bölümde.
S01E02
Absürtlüğün bokunu çıkarmışlar bu bölüm. Ama yine de Brittlyn-Brooke sahnelerinde epey güldüm, eğlendim.
S01E04
İyi malzemeler yakalamışlar bu bölüm ve cidden iyi iş çıkarmışlar.
3-5 bölüm içinde bozan bir dizi olur, sonuçta CC dizisi bu derken sezon başında bunlar giderek daha fazla açılmaya başladı valla.
İlk olarak o bölüm açılışı şahaneydi. İyi güldüm valla. Ağzına sağlık Chase! Brooke’un mektup serüveni de 10 numara olmuş. Cary’yi bile iyi kullanmışlar bölümde o gitgeller falan. Wanda Sykes da bir önceki bölüme oranla daha fazla renk kattı diyebilirim. Ve ilk 3 bölümde pek sarmayan o bölüm sonrası show bile oldukça keyifli geçmiş Chase sayesinde bu bölüm. İyi ki varsın Chase!
Onay aldıktan sonra niyetlenmiştim, anca yetiştim. Beklediğimden komik çıktı, gülmekten ziyade biraz eğlendirse yeter havasındaydım. Güldüm de. Lorne Michaels bey bulmuş bir yolunu.
* Annenin küçük çocuğu ünlü oldu diye onu merkeze oturup diğer ikisini tamamen görmezden gelen bir tipleme olmaması doğru bir tercih olmuş. Yine de menajerin ve annenin bazı buldumcuk tavırları bana fazla gelebiliyor.
Misal müzik şirketinin sorumlusu siyahi kadın da tartışılır ama hiç değilse sırıtmadı. Bir de Brooke’un umursamaz dağınık hallerini bir doz kısarlarsa harika olacak.
* Sektörü, popüler kişileri veya yapımları katarak yaptıkları göndermeler de ayrı hoşuma gitti. Bunların farkında olarak izlemesi zevki artırıyor sanırım.
RHONY’yi izlediğim için böyle düşünüyor olabilirim tabii. Dördüncü bölümde de LuAnn’in sözleri üzerine videoyu kaldırmaktan vazgeçtiler
* 3. bölümde Justin Theroux'un evini kullanmaları güzeldi. Yalnız menajerin şehir dışındasın diye evini başkalarının kullanımına açması biraz rahatsız edici gelmedi değil. Danışıklı olsa bile birazcık tuhaf, bari benim de tanıdığım birisi olsa mesela.
* Cary'nin 4. bölümde ev arkadaşıyla yüzleşip arayı bulmasını isterdim ama eğer bir şekilde hoş+iyi birisiyle tanışacaksa o da olur.
Not: Öyle bir şarkı yayınlamadan önce "nezaketen" adama bir haber mi verseydiniz acaba?
S01E05
Sağdan soldan fırtlayan öğretmenler, weirdo Elijah, şarkıcı olmak isteyen hevesli kız ve Streeter’ın yaptığı tüm o şeyler… Güzel bölüm olmuş yine. Ken Marino’nun da en iyi bölümüydü kesinlikle.
Bu nasıl bir konuk oyuncu havuzudur yahu? Hll spr dvm.
Yine bölümlük ilerlediler ve çok bir şey olmadı denebilir ama eğlenceli yerleri de vardı. Sezon bitmeden bir de baba kısmına gelirsek güzel olacak.
Müzik videosunu biraz da olsun cidden çekip yayınlamaları hoşuma gitti.
S01E06
Süper bölüm olmuş yine.
Brooke’u çok çok iyi kullanmışlar bu bölüm. Klip çekimi sahnelerinde epey güldürdü eğlendirdi. Ve o başlangıçtan sonra öyle bir dans performansı da beklemiyordum yalan yok. Kapanışta klibi montajlayıp yayınlamaları da hoş olmuş bu arada.
Shuli, sen de alem kadınsın valla hiç ayarın yok.
Cary de iyi bir bölüm geçirdi bu arada. Spor salonundaki uyumsuz halleri de şovdaki dış kapının mandalı halleri de eğlendirdi.
Hani beklenmedik kanallardan sürpriz komediler çıkar da o yılın dikkat çeken işleri arasına girer ya bu senenin ilk sürpriz atı da bu dizi oldu bana göre 2016’da Vikingane, You Me Her ve The Detour, 2017’de Brockmire, I’m Sorry ve Real Rob, 2018’de de Derry Girls, Samantha! ve Cobra Kai misali.
S01E07
Cary ve InstaGays’in sahneleri epey eğlendirdi. Brooke’un sahneleri ise idare ederdi işte. Yalnız bu bölümün The Other Show’u sanırım şu ana kadarkiler arasında en sıkıcısıydı.
Episodes dizisi gibi araya espriyle sektörden bir şeyler katmalarına bayılıyorum.
* Cary’nin Instagay sahneleri fena değildi ama Brooke’unkilerden daha fazla zevk aldım.
Çıtayı daha nereye çıkaracak çok merak ediyorum. Üstelik hiç gülünmemesi gereken bir durumda gülmeden edemedim de.
– Call Me… Hadi len!
– Sarı kapanış fontuna kadar hem de.
– Oliver şu an ne yapıyordur acaba?
Sonrasında ciddiyetimi daha fazla koruyamadım.
* The Leftovers’ı sevmeyen Lance, RHONY ile kurtardı. Brooke ile uyumlu da gözüküyorlar.
Cary’nin batıracağı belliydi de saçma batırdı yalnız.
S01 B01–02
Abla ve Abi fazla absürt geldi bana, gerçi tek şarkı ile ünlü çocuk ve menejer daha da absürt, ayakları yere basan bir dizi imajı çizmedi bana, yalnız kendilerini ünlü göstermek uğruna girdikleri birbirinden garip şaklabanlıklar ünlülerin perde arkası için güzel fikirler verdi, komedi niyeti ile başlayıp eğlenmediğimi fark edince devam etme gereği duymadım.
İkinci sezonumuz gelmese bile sorun olmaz tarzı bir sezon finaliyle kapatmış bu da. Ama iyi ki onay almış.
* Bir detayı merak ettim. Chase, geçenlerde 14 yaşını kutladı. Ama bölümde üniversiteye (college) gitmek istiyorum dedi, hatta NYU’ya kabul edildiğinden bahsetti. Bu çocuğun yaşı küçük değil mi ya, yoksa ben mi bir şey atlıyorum?
Lise diye düşünmeye aklım yatmadı, ona belki de giderim denmez çünkü.
Güzel bir kapanış olmuş.
olayıyla absürtlük çıtasını uzaya taşıdılar resmen. Ben de Brooke gibi istemsizce bir ‘What ‘ çektim orada.
Süper bir sezon oldu kesinlikle. Yılın sürpriz işlerinden biri oldu sessiz sedasız gelip. Ucu makul seviyede kapalı bitmiş ama iyi ki de onay almış. En az 1 sezon daha izleyeceğim için mutluyum bu çatlakları.
üzerinden ilerleyecekmiş.
Bayıla bayıla izledim. Aşırı sevdim, çok güldüm, çok eğlendim.
Other Show’ları da atlamamanızı tavsiye ederim. Karakterleri kadar oyuncular da çok tatlı.
Bayağı kahkaha attırıyor ya çok iyi.
Gideon Glick
HBO Max‘e transfer olmuş.
S2 Poster
(Çok kötü bir poster olmuş yalnız. )
Senin posterlerinin görünmemesinden sonunda yılmış olabilirim.
Arkadan topluyorum bazen. Ne fark ediyor da böyle oluyor onu da tam anlamadım sayılır.
Sol tıklayınca hata veriyor tamam da sağ tıklayıp yan sekmede açınca ciddi ciddi görünmüyor mu?
Öyle görünüyor, biliyorum. Ben el alışkanlığı direkt tıklıyorum, öyle olmuyor tabii
https://www.youtube.com/watch?v=S8-wM1bqfGA
şu tıklayınca görünmeme olayı çözülse hiç fena olmazdı. açılmayanları yeni sekmede kendi açsa o da olur. ctrl sol tık da işe yaramıyor çünkü.
2×01-02 üzerine:
Absürde kaçan tadıyla aynı tarzda geri dönmüş. Bir yandan da sektördeki saçmalıkları kendilerince gömüyorlar falan. Her yerinden tanıdık bir surat fırlaması da ayrı güzel. Kafayı gösterip gidiyorlar resmen.
Yalnız ben Chase’in şarkı söyleyemediği intibasında değildim. Bir nevi Justin Bieber portresi sunduklarını düşünmüştüm. TikToker olsun o zaman, ne diyeyim.
* Cary, ısınma turlarında bir ilişkide mi yoksa deneme turunda olan bir adamla mı ilişkide tam anlamadım. Bir ara ayrılırlarsa şaşırmayacağım ama gitsin gidebileceği yere kadar.
* Justin Timberlake esprisinde haklıydılar, doğruya doğru. Rihanna’nın milyarderliğinde Fenti’nin payı da inanılmaz mesela.
Hallmark’a ucuz muamelesi yapılması aman aman hoşuma gitmese de kendilerince Jesse Metcalfe ve Candace Cameron Bure tarafı da haksız sayılmaz. Jesse’nin kendisi de daha iyi teklifler almayı umduğunu söylemişti bir yerde.
* The Bachelorette’ten Derek P. hanginizin aklına geldi ya? Bu diziye bayılıyorum gerçekten. Diyalogları yazan kişinin şova hakim olduğu da belli oluyor.
* Bu iki kardeşin ilişki kabızlığıyla n’apcaz acaba?
* Geçen seneydi sanırım fark ettiğimde, “Cameo”nun benzeri uygulamalar bizim ülkede de varmış. Uygulamaya dahil olan ünlüler için belli fiyatlar falan yazıyordu hatta, ilgincime gitmişti.
S02E01
Hiç ama hiç özlememişim. Devam etmeyeceğim.
HBO Max dizi transfer etmesin. HBO Max dizi çekmesin. HBO Max kapatılsın. Dijital platformlar arasında açık ara en kötüsü bu.
2×07-08 üzerine:
7. bölümü daha çok beğendim. 8 ise yine sektöre göndermelerle doluydu.
* Brooke’un panel kısmı ‘cringe’ denebilecek şekilde başladı ama soru-cevap kısmıyla birlikte istediğimi aldım.
* Cary’nin de hastane sahneleri odaya geçmesiyle birlikte eğlendirmeye başladı.
* Jordana Brewster ile 2016’daki American Crime Story 1. sezondan beri denk gelmiyorum herhalde. Fast and Furios filmlerini çok uzun süredir izlemiyorum. Kendisi olarak gelmiş hem de.
* Gay-baiting tarafını şakaya vurarak yedirmelerini beğendim. Cary tarafı bu sayede daha rahat aktı. Yalnız Brooke / taksici kısmını uzatmaları pek yakışmadı, ucuz sitkom hamlesi gibi bir şey oldu. Ama öte yandan ‘görünmezlik’ efektini verdiler de, orası doğru.
Not: Bence de Antoni.
Devam etsek de olur etmesek de olur tarzıyla gidiverdi yine. Devamına tabii ki varım. Ara ara absürtlüğü abarttığı olsa da yaptığı göndermeleri ve işlediği konuları seviyorum.
* 3. sezon olursa ilerleyecekleri yönü de belli ettiler gibi.
Sezon boyu bir sürü absürtlüğün de etkisiyle ünü daha da arttı. Sezon finalinde Chase’in kardeşi olarak değil de kendisi için tanıdılar. İlk film rolünü de aldı üstelik. Ortaya karıştırırlar en olmadı.
Bunun ilk sezonunda after show gibi bir şey oluyordu. Şimdi 2×01’i izledim yok. Sürümle mi alakalı yoksa bu sezon yapmamışlar mı?
HBO Max’e geçiş yapılınca öyle bir şey yapmadılar zannedersem.
Hiç haberim yok kanal değiştirdiğinden falan.
İlk bölüm yine çok tatlıştı.
Wanda Sykes, Ken Marino, Josh Segarra, Richard Kind, Kate Berlant, Jimmy Fowlie dönüyor.
++Simu Liu, Fin Argus, Ann Dowd, Edie Falco, Ben Platt, Dylan O’Brien, Lukas Gage konuk.
S3 Fragman
S3 Poster
Aynı tadında ilerliyor. Cary’nin başını saçma sapan şeylere sokmasını özlemesem de özellikle 2. bölümde olanları ayrı sevdim. Keza Brooke tarafı da nu açıdan tatmin ediciydi. Bir süre gülerim artık.
Ama sonrası? Aman Tanrım. “Love, Nicholas”a bağlayacak olmalarının aklımın ucundan bile geçmedi
– Brooke kısmında da paketin “decoy” çıkması kısmını ayrı sevdim. Sonunda işi bırakması falan itiraz edeceğim şeyler değil. Lance’la nişanlı olmaları da iyi.
– Pat’e bir noktada imdat gelir umarım, öyle hayat mı olur? Chase’in 18’e girmiş olması tarafını da fazla sulandırmışlar umarım.
Not: Göğsünün kıllarını almayacaksan o ceketi niye giyiyorsun sen? Amaç buydu tabii ama yine de.
The Other Two 3×03’ün içinden Dylan O’Brien çıkmış gibi bir gün oluyor.
Bu arada Futoncum bu sezonu halen çifter bölüm gösteriyor da herhalde tek bölüm yayını var. Bu saate kadar 304 de düşerdi bence, 303’ü ekleyen onu da eklerdi.
3×05 üzerine:
* This.
* Bölümün içinden Lukas Gage ve kısa süreli Kiernan Shipka çıktı.
++
Sona doğru Cary kısmında artık gülmeye başladım, sanırım sinirimi bozdular Bir de Brooke-Lance yüzleşmesinde taraf tutmak istemiyorum ama Brooke’un “self-destructive” hali devreye girdiği için Lance’i köşeye ayırasım var. Daha fazlası iki taraf için de nasıl olurdu bir düşünmek gerek.
Sezonun ve dizinin en kalburüstü bölümlerinden biriydi. Her yanı bu derece karmaşa dolu bir dizi olabilir mi? Bir dünya şeyi boğazımıza tıktılar sanki.
Bu arada Curtis haklı. Cary kapatılsın, yıldım bunun geçmek bilmez bencilliğinden.
Geçen bölümde animasyon gay karakter rolünde de aynı haltı yedi sayılır. Tam geri vites gelecek derken bir şey çıkıyor. Bu sefer kötü filmi iyiye çıkardılar.
* Chase üzerinden sektöre laf sokmaları falan tamam da biraz göz devirmeye başladım artık. İlk sezon bittiğinden beri karakteri nasıl kullanacaklarını bilmiyorlar sanki.
2. sezonda celebrity konumuna Pat’i getirmeleri hoştu mesela. Onu da 3. sezona uzatmaları hadi toplayın tepkisi verdirtmeye başladı. Muhtemelen sezon finaline saklıyorlar.
* Simu Liu‘yu konuk etme konusunda ciddi çıktı bunlar. Ann Dowd da çıktı konuk olarak.
Dizi başımıza Muhteşem Yüzyıl oldu Lorne Michaels başta olmak üzere yapımcı kadrosu kimi çağırıyorsa geliyorlar herhal diye düşünüyorum bazen.
O kadar seviyorum ki bu diziyi. Çok göz önünde olmadan gümbür gümbür devam etmesi… Kültleşip bittikten sonra değeri fark edilecek bence ama böylesi daha iyi. İlk sezondan beri asla düşmedi, yer yer üstüne koyuyor. Sesli güldüğüm başka bir şeye denk gelmedim son zamanlarda.
3×09 üzerine:
Sizin Brokeback Mountain aşkınıza ayrı, Justin Theroux eğlencenize ayrı Manyaklar.
3. sezonla birlikte bitiyor
Showrunner şahıslarla ilgili yazar odasından şikayetler olduğu için bir soruşturma geçirmişler ama aklanmışlar güya.
Bir de final yapmasının bu durumla alakası yokmuş. Zaten planlı şekilde bitiriyorlarmış.
Yarın son yani. Ben hiç bitirme niyetinde oldukları hissine kapılmamıştım.
Üstteki THR haberinde diyor,
Tina Fey, bir ödül töreni konuşmasında showrunner ikilisine laf çarpmış.
Lorne, you have unleashed an army of monsters into the world. You know it, I know it, and the crew of The Other Two knows it — oh I was supposed to change that.
Bir de yine yazıda bahsi geçiyor, diğer yazarlar hayalet hikayesi anlatır gibi hikaye anlatıyor senarist odası hakkında diye. Sektörün kendi arasında konuştuğu şeylerden birisiydi demek ki. Lorne Michaels sayesinde bu vakte kadar fısıltı olarak kaldı muhtemelen.
Kendilerini yazıyorlarmış esprisi yapanlara hak vermeme az kaldı
İyi bir finaldi. Kendilerince toparlayıp gittikleri doğruymuş en azından. Özellikle Brooke tarafını daha çok sevdim ama bu bölüm açısından Cary’nin hakkını da yemeyeyim.
3. sezon çoğu açıdan ilk ikisine oranla farklı bir tonda hazırlanmıştı ama alışınca bir noktadan sonra o da gözükmedi. Hatta konuklarıyla ya da sektör göndermeleriyle üste çıktılarını da söyleyebiliriz.
Bu tarz sektör içi diziler hoşuma gidiyor. Umarım yakın gelecekte yine yapılır.
– Hatta ben aynısını Brooke ve Lance’e de yapacaklar sandıydım da neyse ki bunları toparladılar.
Brooke’un annesi ve kardeşi için bütün suçu üstüne alıp belki de ilk kez bencilce olmayan bir şey yapmadı ve ekstra sahnede “Kötü olmak iyi bir şeydir,”e bağlamaları
Bunlar da böyle işte anacım… Cary’nin kendince bir topluluk bulup güya aydınlanma yaşaması falan da fena olmadı bu arada.
İyi bir bölümdü, ortada pek bir şey de bırakmadılar ama anlı şanlı bir finaldi diyemem. Çok tatmin olamadım ama diziyi elbette izleyin. Çok özleyeceğim. Her türlü problematik davranışlarıyla hepsi benim canımdı.