Upload – Tanıtım
65 yorum pirate 04 Mayıs 2020 08:11
Allegra Edwards amazon amerikan dizisi Andrea Rosen Andy Allo bilim kurgu chris williams duygusal Elizabeth Bowen Jessica Tuck Jordan Johnson-Hinds Kevin Bigley komedi robbie amell romantik komedi tanıtım trajik upload
Amazon, 1 Mayıs 2020 tarihinde izleyicilerini yeni bir komedi dizisiyle buluşturdu: Upload
The Office ve Parks and Recreation dizilerinin yaratıcısı olarak tanıdığımız Greg Daniels, dizimizin yaratıcısı konumunda. Daniels, dizinin hikayesini 2013 yılı içerisinde, The Office final yaptıktan sonra yazmaya başlamış. Daniels’a yapımcı koltuğunda Shepard Boucher, Mike Lawrence, Arielle Boisvert ve Shawn Williamson gibi isimler eşlik etmekte.
Tek kamera yöntemiyle çekilen dizinin ilk sezonu 10 bölümden oluşmakta. 2. sezonunun olup olmayacağı henüz belli değil. İlk bölümü 46 dakika uzunluğunda olan dizinin diğer bölümleri 24-32 dakika arası bir uzunluğa sahip.
KONU
2033 yılındayız ve teknoloji epey ilerlemiş durumda. Yaşanan teknolojik durumlardan biri de insan belleğinin ölümden sonra da yaşamaya devam edebiliyor oluşu.
Hikayemizin ana kahramanı Nathan Brown, 27 yaşında, yakışıklı, maddi durumu iyi, işinde başarılı bir genç adam. Teknoloji alanında çalışmalar yapıyor ve yakın zamanda ses getirecek bir işe imza atmaya hazırlanıyor. Hayat onun için tıkırında giderken sürücüsüz aracıyla ciddi bir trafik kazasına karışıyor. Sürücüsüz araçların kaza oranlarının neredeyse sıfır olduğu bir dönemde söz konusu kazanın büyük bir şüphe uyandırdığını belirtelim.
Kazada yaralanan Nathan, hastaneye kaldırılıyor. Hastanede ona ‘ameliyat ve yüklenme’ şeklinde iki seçenek sunuluyor. Sevgilisinin ve etrafındaki diğer sağlık personellerinin de baskısıyla Nathan yüklenmeyi seçiyor ve bu seçimin sonunda ölüyor. Belleği ise bir sanal gerçeklik firması tarafından yaratılan sanal bir cennette yaşamaya başlıyor. Peki, bu sanal cennet, Nathan için gerçek bir cennet olabilecek mi? Ölümden sonra aşık olmak mümkün mü? Gerçekten kaza mıydı? Bu ve benzeri soruların yanıtını aramaya başlıyoruz ilerleyen süreçte.
KARAKTERLER VE OYUNCULAR
Konu bölümünde kendisinden epey bir bahsettiğimiz Nathan karakterine The Tomorrow People ve The Flash dizilerinden hatırlanabilecek Robbie Amell hayat veriyor.
Nathan’a ve daha onlarca rahmetliye müşteri hizmetleri temsilcisi olarak hizmet veren Nora karakterini Chicago Fire dizisinden anımsanabilecek Andy Allo canlandırıyor.
Nora, hizmet verdiği yüklenenler arasında Nathan’ı daha ilgi çekici buluyor ve ona daha fazla ilgi göstermeye başlıyor. Zaman geçtikçe ikili arasında bir uyum ve bağ oluşuyor. Nora, sanal gerçeklik gözlüğü takarak sanal cenneti ziyaret edebilmekte bu arada.
Nora’nın annesi o küçükken vefat etmiş. Babası da kanser hastası ve öleceği günü bekler halde. Babası şiddetle karşı çıksa da Nora’nın babasını sanal cennete yollamak gibi bir hayali var. Aşk hayatında şansı yaver gitmeyen biri ayrıca Nora.
Nathan’ın seksi bulduğu için birlikte olduğu ama duygusal hisler beslemediği kız arkadaşı Ingrid rolünde Briarpatch dizisinden anımsanabilecek Allegra Edwards‘ı izleme fırsatı yakalıyoruz.
Maddi durumu iyi olan Ingrid, Nathan’ın sanal cennetteki masraflarını karşılayan kişi konumunda. Ingrid için emrivakileri seven bir tip diyebiliriz.
Nathan’ın sanal cennetteki ilk arkadaşı olmaya aday kişi olan Luke karakterinde The Moodys ve Sirens dizilerinden anımsanabilecek Kevin Bigley‘yi izliyoruz.
*Nora’nın çalışma arkadaşı Aleesha karakterinde Zainab Johnson karşımıza çıkıyor.
*Nathan’ın annesi Viv karakterini True Blood dizisinden anımsanabilecek Jessica Tuck canlandırıyor.
*Nathan’ın kazayı araştırmak niyetinde olan meraklı kuzeni Fran karakterine Elizabeth Bowen hayat veriyor.
*Nathan’ın iş ortağı Jamie rolünde Nurses, Suits ve The L.A. Complex gibi dizilerden anımsanabilecek Jordan Johnson-Hinds karşımıza çıkıyor.
*Nora’nın babası Dave karakterini The Great Indoors ve Silicon Valley dizilerinden hatırlanabilecek Chris Williams canlandırıyor.
*Nora’nın patronu Lucy rolünde ise Andrea Rosen‘ı izliyoruz.
YAZARIN NOTU
Dizinin henüz ilk 3 bölümünü izleniş bulunuyorum. İlk bölümü epey eğlenceli geçmişti. Absürt bir havası vardı, bilim kurgu ögelerini izlemesi oldukça keyifliydi. 2. ve 3. bölümlerde ise olay biraz daha duygusal bir hal almaya başladı. Komedisinin ve bilim kurgusunun yanında trajik bir yönü de var aslında dizinin.
Nathan karakterini de Nora karakterini de Ingrid karakterini de izlemesi keyifli. Bu üçlüyü başka karakterlerin de destekleyebilmesi lazım ama. Şu ana kadar bu konuda çok da başarılı oldukları söylenemez.
Benim diziyle ilgili söyleyeceklerim şimdilik bu kadar. İzlemeye niyeti olanlara iyi seyirler dilerim.
FRAGMAN
yorumlar
İlk iki bölümü izledim. Eğlenceli gidiyor şimdilik. Komedi dizisi intibam yoktu, olmadığı iyi oldu aslında. Böyle ortaya karışık bir şeyleri tercih ederim.
Konuyu da yavaştan açıyorlar şimdilik. Gizem kısmına itirazım yok, böyle bir şeylerin olması lazımdı. Öteki türlü fazla raslantısal olurdu herhalde. Neyse belli bir düzende devam ederim herhalde.
Baya güzel olmuş bu bölüm. İlk bölüm kadar sevdim diyebilirim bu bölümü. İşin bilim kurgu zamazingoları kısmını izlemekten büyük keyif alıyorum cidden. (2033 tarihinin tüm bu olan biten için saçmalığın kralı bir tarih olduğu gerçeğini yok saymaya çalışırken buluyorum sıkça elbette kendimi.) İşin romantik komedi kısmını da iyi kotardıklarını düşünüyorum.
O ilk bölümdeki
Ben izlerken oldukça eğlendim. Birkaç güne yayarak izlerim diyordum ama pilot bölüm hariç bölüm sürelerinin kısa olması sayesinde, üst üste hüplettim bölümleri.
The Tomorrow People zamanlarından beri kocakafa Robbie’yi pek sevmem ama burada iyiydi. Nora’yı tatlış buldum
Allegra Edwards ise canlandırdığı karaktere oldukça yakışmıştı.
Yardımcı karakterlerin birkaçı eğlendirse de, yetersiz kaldıklarını düşünüyorum. Ingrid’in arada bir kaybolması yüzünden bütün yük bizim başrol ikilinin üstüne kaldı ve zaman zaman sıkıldığım anlar oldu.
Malum konuya malum bölüme kadar pek girmediler. Bölüm sürprizli bitti. Açıkçası onay almazsa keyifli bir iş izlemiş olmakla birlikte sabunlu kalacağız. Ben onay alacağını düşünüyorum.
Kiddo, bölümün önemli bir rengi oldu bu arada. Luke’dan daha fazla katkı sağlıyor bence diziye.
istiyorum
İzlemeye devam edeceğim. İlk bölüm sonrası bölümler de kısa zaten. Çabucak izlenir.
S01E06
*O saçlarla The Carrie Diaries’teki AnnaSophia Robb’a dönmüşsün biraz. Yakışmamış bence.
*Süpermarket sahnesi güzeldi.
S01E07
Bu bölüm zayıf kalmış açıkçası.
Bir ‘What?
‘ da benden gelsin o zaman.
Önü arkası çok önemli değil şu an ama sezon bitmeden Ingrid’den kaza günü arabanın ayarlarıyla neden oynadığıyla ilgili bir açıklama duyabilseydik keşke.
Ucu çok açık bitti. Onay almamış olsa sıkıntı olurdu.
Güzel sezon oldu valla. 7. bölümü saymazsak sıkılmadan izledim tüm sezonu. Bazı bölümler bilim kurgu zamazingolarıyla ve gizem unsuruyla, bazı bölümler romantik veya duygusal atmosferiyle öne çıktı. Komedi yan unsur olarak kaldı genel olarak baktığımızda.
Robbie Amell’i de Andy Allo’yu da Allegra Edwards’ı da izlemesi oldukça keyifliydi sezon boyunca. Bu üçlüye pek destek gelmedi ama. Ne bileyim Jessica Tuck’ı ve o çocuk karakteri daha fazla ve daha etkin kullanabilirlerdi mesela. 2. sezon öncesi söz konusu üçlünün yanına sağlam bir oyuncu takviyesi yapsalar fena olmaz hani.
Yeni sezonda görüşüz!
İngrid sıradışı bir karakter yaptıklarına anlam veremiyorum bir anı bir anını tutmuyor. Karakterden çok yazılış şeklinden kaynaklandığını düşünüyorum. olmamış yani. başta uyuz kendini beğenmiş zengin bebesi gibi gösterildi. araba ayarlarıyla oynamış gibi. cenazede iğrenç bir tavır sergiledi. kapatmakla tehdit etti. sonra nathanın yeğeniyle çok hoş bir yanını ortaya koydu. ailesiyle olan ilişkilerinde de ondan taraf olmamızı sağladı. meğer babasının planlarını duymuş ve nathanı kurtarmak için yolcu güvenliğini açmış o gece. helal dedik. sonra sürekli nathanın masraflarını kısıtlayıp durdu. nathanı dondurmanın artılarını eksilerini tartışmaya başladı. sonra nathan için kendini öldürdü.
arkadaşım siz bu kızın sahnelerini yazarken sahneleri havaya atıp yerden rasgele toplayıp mı çektiniz? insan az tutarlı olur. ingrid özünde iyi olan şımartılmış, kötü bir ortamda yetişmiş zengin aile kızı imajını oturtamadınız.
onun dışında karakterler fena değildi. ama bir sezonda birbiriyle ilişkili gibi görünen iki olay gerçekleşiyor. hiç kaza yapmayan arabalar iki kez kaza yapıyor. kimse de araştırmıyor arkadaş. koskoca şirkete siber saldırı da değil bildiğin server katına bomba patlatıyorlar kimsenin umrunda değil.
elinde kodlama kumandan var her boku yapıp uzaktan kameralara bile bağlanıyosun kendine 3-5 gb yüklesen ya nathancım.
neyse genel olarak keyifliydi iyi ki onay almş. gelsin de devam edelim bakalım.
1×10 (Sezon finali) üzerine
Bu da böylece bitti. İyi bir serüvendi. Bölümlerin yarım saat sürmesi de yardım etti. Merkezindeki gizemin ağırlığı sonlara doğru arttı ama biraz daha fazla yer verebilirlermiş. Onun yerine sanal gerçekliğe yüklenmeyi tercih etmişler. O da iş gördü. Ingrid başta gereksiz görünüyordu, onu da sonradan sevdim.
Sezonun açık kalmasını bekliyordum zaten, dert değil. Nasılsa onayı var, devamına dönünce bakarız.
Black mirror türünün kara mizahını izledik aslinda,(Black mirror diye bir tür tabi ki yok ta benzerlik açısından söyledim)Izlerken çok eğlendim ama temel de bu dizinin bana geçen hissi insanoğlunun gerçekten ne verirsen
ver büyük mutsuzluk yaratacak şeyi illaki bulur.Cennet diye kafanızda canlandırdığınız sey bir süre sonra size huzurun bile karabasana dönebileceği..Tabi ki aşırı kâr odaklı vahşi kapatilist sistemin teknolojiyle nereye kadar da varabileceğini de gösteriyor..
Bir de ozellikle günümüz de sürücüsüz arabalarin gündeme gelmesiyle hem westworld da hem de upload da bu arabalarin sizin kontrolününuzun dışında olursa nelerle karşılaşabilineceginizi göstermesi de ayri bir durum..Ne kadar saf o kadar mutlu Galiba oraya gidecez bu gidişle.
Josh Banday, ana kadroya yükselmiş.
genel olarak açık kaldığı için ikinci sezonu beklemekteyiz ama zaten çekimler başlandı yıl sonu gibi gelir her halde.Umarım katlanarak kalitesi artan dizilerden olur.Arada officeden creedi de görmek güzeldi :))
We’re baaaack. @UploadOnPrime @andyallo
Paulo Costanzo