Apple TV+’ın yeni draması Amazing Stories‘in tanıtımıyla karşınızdayız bugün.

Amazing Stories, daha önce şurada tanıtımını yaptığım, 29 Eylül 1985-10 Nisan 1987 tarihleri arasında NBC’de 2 sezon yayınlanmış olan aynı isimli dizinin günümüze uyarlanmış yeni bir versiyonu konumunda.

Once Upon a Time ve Dead of Summer dizilerinin yaratıcıları olan ve Lost dizisinde de yazarlık yapmış olan Adam HorowitzEdward Kitsis ikilisi yeni dizimizin yaratıcıları konumundalar. Bu ikiliye yazar masasında Chinaka Hodge da eşlik etmiş. Yapımcı kadrosunda ise söz konusu ikili dışında Don Kurt, Chris Long, David H. Goodman, Edward Burns, Justin Falvey, Darryl Frank ve Aaron Lubin gibi isimler yer alıyor. Orijinal dizinin yapımcılarından biri olan Steven Spielberg de projede etkin bir rol üstlenmese de yapımcı kadrosunda bulunan isimlerden biri konumunda.

Apple TV+’ın 10 bölümlük sezon onayı verdiği Amazing Stories, 6 Mart 2020 tarihinde başladı ve haftalık olarak yayınlanmaya devam etti. Sezonun ilk yarısını 3 Nisan 2020 tarihinde tamamladı dizi. Henüz prodüksiyonuna başlanmayan kalan 5 bölümün ise ne zaman yayınlanacağı henüz bilinmiyor.

Yeni dizimiz de tıpkı orijinali gibi antoloji formatında bir dizi. Her bölümde birbirinden farklı oyuncular ve karakterler eşliğinde birbirinden farklı hikayelerle karşımıza çıkıyor. 3. bölümde fantastik drama unsurları ağır basarken diğer bölümlerde ‘bilim kurgu’ hakim tema konumunda. Elbette bölümlerde yan temalar da mevcut. İlk bölümde romantizm, 3. bölümde ise aile draması unsurları etkin bir şekilde kullanılmakta. Bölümlerde gizem ögeleri de kendine yer buluyor elbette.

Toplam 45 bölümden oluşan orijinal dizi, 45 dakika uzunluğundaki 2 istisnai bölümü hariç 21-24 dakika uzunluğundaki bölümlerden oluşmaktaydı. Yeni dizimizin bölüm süreleri ise 48-54 dakika arasında değişiyor.

Şimdi de bölüm konularına ve oyuncu kadrolarına değinelim isterseniz.

The Cellar isimli ilk bölümün başrollerini Teen Wolf dizisi ve The Maze Runner film serisinden tanıdığımız Dylan O’Brien ile You ve The Haunting of Hill House dizilerinden aşina olduğumuz Victoria Pedretti paylaşıyor.

Kardeşi Jack‘e (Micah Stock) Iowa’daki eski bir çiftlik evinin restorasyonu konusunda yardımcı olan Sam (O’Brien), şiddetli bir fırtına sonrasında kendisini 1919 yılında buluyor, orada aşkı keşfediyor ve olaylar gelişiyor.

Rizzoli & Isles, Shameless ve Dawson’s Creek gibi dizilerden tanıdığımız Sasha Alexander da bölümde küçük bir rolle karşımıza çıkıyor bu arada. Kendisini Evelyn‘in (Pedretti) annesi Paula rolünde izliyoruz.

The Heat isimli 2. bölümde hayallerinin peşinden koşan 2 yakın arkadaşın sıra dışı hikayesini izliyoruz. Başrolleri Hailey Kilgore ve Emyri Crutchfield paylaşıyor.

Tuka (Kilgore) ve Sterling (Crutchfield), çok önemli bir yarışa hazırlanan iki genç ve yetenekli atlet. Ulusal koşu takımına girmek gibi bir hayalleri var. Bazen küçük bir tebessüm, yer yer de büyük bir hüzün. Bu bölüm daha çok duygulara hitap ediyor diyebiliriz.

Dynoman and the Volt!! isimli 3. bölümün merkezinde bir dede ve torunu yer alıyor. Bir ailenin 3 kuşaktan fertlerinin birbirleriyle olan ilişkileri üzerine bir aile draması ve eğlenceli bir fantastik drama iç içe bir şekilde sunuluyor bölümde. Bölümün başrollerini 2019 yılı sonbaharında vefat eden Robert Forster ile Tyler Crumley paylaşıyor. Bu ikiliye Kyle Bornheimer eşlik ediyor. Alison Bell ve Felix Solis ise kadroda yer alan diğer isimler.

Bir sakatlık geçiren ve bakımına yardımcı olması için iyileşene kadar gönülsüzce oğlu Michael‘ın (Bornheimer) yanına yerleşen Joe (Forster), hayatının merkezine ailesini değil de işini koymuş olan huysuz bir ihtiyar. Joe, oğlunun ailesinin evine misafir olmak zorunda kaldıktan sonra kendisine 60 yıl öncesinde, çocukluk yıllarında sipariş verdiği bir çizgi roman sayısı ve içerisinde de gizemli bir yüzük geliyor postayla. Joe ve çizgi roman tutkunu torunu Dylan (Crumley), yüzüğün gizemini fark edince de hikayemiz başlıyor.

Signs of Life isimli dördüncü bölümde bir komadan uyanış sonrası hikayesi izliyoruz. American Honey filminden hatırlanabilecek Sasha Lane ile Michelle Wilson bölümün başrollerini paylaşıyorlar. Yardımcı rolde bu ikiliye Lost ve Colony dizilerinden tanıdığımız Josh Holloway eşlik ediyor.

18-19 yaşlarında bir genç kız olan Alia‘nın (Lane) annesi Sara (Wilson), 6 yıl sonra eski hayatına dair pek bir şey hatırlamaz vaziyette komadan uyanır ve biraz garip davranmaktadır. Wayne (Hollowey) isimli gizemli bir adam da ortalıkta dolanmaktadır.

The Rift isimli 5. bölümün başrollerini ise Austin Stowell (Catch-22, Public Morals, The Secret Life of the American Teenager), Duncan Joiner (Camping, Lethal Weapon, Waco) ve Kerry Bishé (The Romanoffs, Scrubs, Halt and Catch Fire) paylaşıyor. Edward Burns ve Juliana Canfield ise kadroda yer alan diğer 2 isim konumunda.

Yakın zaman içerisinde eşi vefat etmiş dul bir kadın olan Mary Ann (Bishé) ile üvey oğlu Elijah (Joiner), şahsi arabalarıyla Elijah’ın halasının yaşadığı yer olan Indiana’ya doğru yol almaktadırlar. Ohio sınırları içerisinde yolculuklarına devam ettikleri bir anda bir uçak düşer önlerine. Uçak enkazından kurtardıkları Theodore Cole (Stowell) isimli pilot, 2. Dünya Savaşı Dönemi’nden, 1941 yılından gelen bir asker çıkar ve olaylar gelişir.

İşte böyle bir dizi Amazing Stories. 5 bölümün de kendini bir şekilde izlettiğini söyleyebilirim. 4. bölümü hikayesi gereği çok da gerekli görmediğimi, 2. bölümü de yine hikayesi gereği Amazing Stories’e pek uygun bulmadığımı söyleyebilirim. Diğer 3 bölüm ise yeterliydi benim açımdan. En çok sevdiğim bölümün ise rahmetli Robert Forster’ın son oyunculuk tecrübesini yaşadığı 3. bölüm olduğunu söyleyebilirim bu arada.

Sezonun 2. yarısının ne zaman geleceği şu an için epey belirsiz durumda. Malumunuz koronavirüs tehlikesi nedeniyle hayat şu an için durmuş vaziyette. Hayatın yeniden normale dönmesinin ardından kalan 5 bölüm için oyuncu anlaşmaları yapılacak, çekimlere başlanacak falan derken epey uzun bir süreç var yani önümüzde.

Benim diziyle ilgili söyleyeceklerim bu kadar. İzleyecek olanlara iyi seyirler dilerim.

Bu da dizinin fragmanı: