Bozkır: Her Katil Yaşadığı Yere Benzer || Tanıtım
59 yorum necdetcem7 19 Şubat 2019 08:41
Türkiye’de dijital dizilerin yuvası olan BluTV, tam gaz yeni dizileriyle yoluna devam ediyor. Bu dizilerin en sonuncusu 30 Kasım’da bizlerle buluşan Bozkır oldu. Dizinin ilk sezonu 10 bölüm sürdü ve bölüm süreleri 50-60 dakika arası değişiyor. Henüz ikinci sezonu hakkında bir haber de yok.
Bozkır’ın yapımcılığını Arc Film üstlendi. Yönetmenliğini Bahadır İnce yaptı, senaryosunu Levent Cantek yazdı.
“Kötü bir şey olmuş.”
“Hep böyle başlardı. Ne zaman bir cinayet olsa, ‘Kötü bir şey olmuş.’ derdi Seyfi Amirim. Bir gün sormuştum, ‘Daha kötüsü yok mu Amirim?’ Sigarasından bir nefes çekip suratıma düşünceli bir şekilde bakarak cevaplamıştı, ‘Var. Ölümden de beteri var. Benimkisi sadece ağız alışkanlığı, ya bulamazsak katili diye.’ Vebali var ondan galiba.”
“Bir erkek cesedi bulmuşlardı. Şehirde günlerdir konuşulan kayıp çocuğu. Her şey yeni başlamıştı.”
Burası çok fazla suçun işlenmediği, insanların çoğunlukla muhafazakar kesimden oluştuğu ve alışılmışın dışındaki kişilere pek fazla iyi gözle bakılmadığı bir yer. Cinayetin işlenmesi şehirdeki insanlar arasındaki huzursuzluğun artmasına sebep oluyor ve herkes oraya yeni gelen Suriyelilerden şüphelenip onların üzerine gidilmesi yönünde baskı yapıyor. Fakat olayı araştıran deneyimli Başkomiser Seyfi ve yardımcısı Nuri Pamir çok farklı düşünüyordur; bu yönde araştırma yapmaya başlamışlardır. Bu cinayetin sıradan bir cinayet olmadığını ve devamının geleceğini düşünüyorlardır.
“Suriyeliler yaptı komiserim. Daha evvel böyle bir şey oldu mu? İt sürüsü hepsi…”
“Bayrağı falan yok bu işin arkadaşım. Katil bu, günah dediğin senin.”
“Bağda, bostanında çalıştırırken bunlardan iyisi, ucuzu yok; sonra vatan millet Sakarya. Bir bok bildiği de yok, öyle konuşuyor, laf olsun torba dolsun. Yavşak.”
Seyfi (Yiğit Özşener)
Yıllarca Ankara ve İstanbul’da çalışmış deneyimli bir başkomiserdir. Yaşadığı bir olay yüzünden Ankara merkezden buraya tayinini istemiştir. Çok fazla konuşmayı sevmez; iyi bir dinleyicidir. Gerçekleşen cinayetin arkasında daha büyük şeylerin olduğunu düşüyordur. Buraya taşındıktan sonra eşi ile arasında sorunlar başlamıştır; bu yüzden bazı sıkıntılar çekmektedir.
“Bir gün yanlış bir karar vermiştim. Etrafımda kimse yanlış yaptığımı düşünmüyor ve bana hak veriyordu. Şunu gördüm: Herkesin onayladığı şey yanlış sayılmıyor. O gün kendimi didiklemeyi bıraktım. Adalet zamanın kölesidir Nuri Pamir. Sikilir durur.”
“İnsanlar bozkırı çöl sanıyorlar. Çam ağacı görmeyince üzülüyorlar.”
Oyuncuyu Ezel, İntikam ve Son dizilerinden tanıyabilirsiniz.
Nuri Pamir (Ekin Koç)
Mesleğine yeni başlamış, genç, delidolu ve çaylak bir polistir. Olaylar karşısında hızlı davranmayı tercih eder; bu fırlama halleri başına bazen bela olabiliyordur. Mesleğini severek yapan ve hakkını vermeye çalışan birisidir. Seyfi amiriyle yakın bir ilişkisi vardır. Tülay ile sevgilidir. Abbas’ı ilk gördüğü andan beri sevmemektedir ve ondan şüphelenmektedir.
“Ben siyasetten pek anlamam amirim. O gelir bu gider, benim işim suçlularla.”
“Adını kim koymuş Nuri Pamir? Asker adamın ismini vermişler ya oğlum?”
“Babam -bizim orada bir Nuri Pamir caddesi vardır- annemi ilk defa orada görmüş. Ondan koymuş.”
“İyiymiş. Babanın oğluysan bir rengin vardır, ot değilsindir.”
Oyuncuyu 7yüz, Hayat Sırları ve Muhteşem Yüzyıl: Kösem dizilerinden tanıyabilirsiniz.
Dilara Eroğlu (Nur Fettahoğlu)
Abbas Eroğlu’nun kızıdır. Sosyete sınıfı kadınlardan birisidir. Çevresindeki insanların ilgisi hep onun üzerindedir; bu durum kendine fazla güvenmesine ve şımarık davranmasına yol açmıştır. Babasının zenginliğinden istifade eder fakat onun baskısı altında yaşamaktan da sıkılmıştır.
“Bu şehrin en tuhaf yanı her ne olursa olsun uyuyabilmesi. Size de iyi uykular.”
Oyuncuyu Fi, Muhteşem Yüzyıl, Payitaht Abdülhamit, Aşk-ı Memnu ve Filinta dizilerinden tanıyabilirsiniz.
Abbas Eroğlu (Altan Erkekli)
Bölgenin en zengin iş adamıdır. Bu bölgeye yatırım yaptığından dolayı herkes tarafından sevilen, saygı duyulan birisidir. Aynı zamanda siyasi olarak tanıdıkları vardır; bu yüzden ona bulaşılması tehlikelidir.
“Bozkır, inattır; yoktan var etmektir. Elindekiyle yetinmemektir.”
Oyuncuyu bir sürü filmden ve Yalan Dünya, Bir İstanbul Masalı dizilerinden tanıyabilirsiniz.
Nihal (Merve Çağıran)
Seyfi’nin komşusudur. Nuri Pamir ile bir yakınlığı başlar.
Oyuncuyu Çarpışma, Fi ve Kalp Atışı dizilerinden hatırlayabilirsiniz.
Tülay (Bige Önal)
Hastanede psikolog olarak çalışmaktadır. Çalıştıkları olayda polislere yardımcı olmaktadır. Aynı zamanda Nuri Pamir ile de ilişkileri vardır. Şehirden şikayet eder ve bir an önce buradan gitmek ister.
“Burada yaşamak mezarda uyumak gibi.”
Oyuncuyu Tehlikeli Karım ve Bodrum Masalı dizilerinden hatırlayabilirsiniz.
Kaya Oktay (Bülent Düzgünoğlu)
Seyfi ve Nuri Pamir’in müdürüdür. Gerçekleşen cinayetlerin bir an önce çözülmesini ister; üstleriyle bir sıkıntı yaşamaktan çok korkar. Abbas’a karşı ekstra hassasiyet gösterir ve onu kızdırmamaya çalışır. Bulunduğu makamı seven ve burada kalmak için her insana yağ çekebilecek birisidir.
“Valilikten emir değil de rica ediyorlar, bir gerginlik çıkmasından endişe ediyoruz. Evladımızın cenazesini biraz geciktirsek; yahut haber vermeden defnetsek…”
“Abbas Bey’e benden izinsiz soru mu soruyorsun lan sen? Senin gelmişine geçmişine tükürürüm.”
Oyuncuyu Vatanım Sensin ve Adı Efsane dizilerinden tanıyabilirsiniz.
Ziya (Sinan Demirer)
Seyfi ile geçmişten kalma bir husumeti vardır; bu yüzden şehre gelmiştir. Onun peşini bırakmaz ve istediği şeyi almadan gitmeyecektir.
Oyuncuyu Reaksiyon dizisinden hatırlayabilirsiniz.
SON SÖZ
Şahsiyet ve Masum dizilerini çok beğenmiştim. Bozkır’ı da o dizilerin yanına, dijital ortamda yapılan eli yüzü düzgün diziler arasına koyabilirim. Çok beğendim, dizide alışılmışın dışına çıkılan yerler var; bunlar bazen ilginç gelse de hoşuma gitti diyebilirim. Oyuncular da çok iyi iş çıkartmışlar. Hepsi ayrı ayrı güzel oynadı ve her biri için sayfalarca yazı yazılabilirdi. Özellikle tipiyle, hareketleriyle Ekin Koç‘u çok beğendim. Nuri Pamir karakterinin Behzat Ç. dizisine çok yakışacağını düşünüyorum. Aynı zamanda Yiğit Özşener ve Sinan Demirer‘i de oyunculuk olarak ekstra beğendim. Sinan Demirer çok güzel rol çaldı ve dizinin gizli yıldızı gibi olduğunu düşünüyorum karakterini hiç sevemesem de.
Mekan olarak da diziyi izlerken o bozkır havasını soluduğunuzu hissediyorsunuz; müzikleriyle de buna katkıda bulunuyor.
Sonu kapalı bitti ve devamı gelmese de olur, olay kapandı; fakat başrol ikilisiyle devam ederek yeni bir olayla ikinci sezon çekebileceklerini düşünüyorum, hatta istiyorum. Umarım devamı gelir. Dijital diziler bizde genelde tek sezonda kalıyor ama artık bazılarının devam sezonları da gelsin ki devamlılığı sağlasın, tadı damağımızda kalmasın.
Şiddetle tavsiye ederim. Bu sitede çok seveninin olacağını düşünüyorum, izleyin mutlaka. Umarım tanıtım teşvik edici olmuştur.
TANITIM FRAGMANI
NOT: Daha önce bu dizi hakkında burada konuşuluyordu.
yorumlar
falan zaman zaman “yuh ya, böyle de olmaz ki” diyecek hale getirse de genel itibarıyla eli yüzü düzgün diyebileceğim bir iş yerli piyasa açısından. 2. sezon olsun isterim. Yayınlandığı zaman izlesem sene sonu enler listemde ilk 10’da olurdu kesin. Dizi için puanım: 8,6.
Viagra yerine “erkeklik hücum ilacı” dendiğine ilk kez şahit oldum bu dizi sayesinde. Marka ismine girdiğinden kullanamadılar herhalde, öteki türlü 16+ bir dizi olduğundan çok şey açıkta zaten. Ama performans artırıcı falan der insan Nuri’dir, ne yapsa yeridir hesabı oldu galiba yine.
8 bölümü toplayıp 9’un içine sıkıştırmışlar sanırsın. Ama bölüm bayağı iyiydi. Geriye de toparlaması kaldı.
Ufak tefek sorunları vardı ama gayet iyiydi. İyi ki izlemişim. BluTV bünyesinde izlediğim en iyi şeydi desem abartı olmaz herhalde. Sevgiler, saygılar.
Abbas’ın içinden çat diye canavar çıktı. Onu geç, Nuri Pamir ile Seyfi’nin yaşadıklarını tahmin ediyorum ama bunu görmeyi tercih ederdim. Bir de Ziya çat diye ortaya çıktı alakasız bir şekilde. Gerçi çıkmasa Seyfi bir şeyler karıştırdı olarak kalacaktı orası.
Yine de Abbas’ı öldürenin Dilara olmasını tercih ederdim. Bir de Nihal’ın kocasının son durumunu bilmiyoruz yanılmıyorsam. Nuri Pamir, Tülay’la mı devam edecek yoksa Nihal’le mi olacak sorusu da var sayılır.
Aklıma gelenlerin herhangi birisi ciddi anlamda sorun yaptığım şeyler değil aslında. Dediğim gibi yaşadıklarını farz edip yola devam edeceğim.
@desperate houseboy Aklından geçenlerin çoğu nasılsa doğru çıkmayacak, her türlü daha fazlası var. Atlama bunu
@aytackara E sen iyi cesaret o zaman actin benim ispiyonu Ben izleyip bitirdin sanmistim o konustugumuz zaman.
@desperate houseboy Açmadan önce neyi yazdığını tahmin ediyordum, kulak dolgunluğu olarak bildiğim bir şeydi bu. Dizide de cevap verebileceğim bir aralığa gelmiştim zaten.
Sorun olmadı o yüzden.
S01B01
İlk bölüm konusunda hislerim karışık. Atmosfer, çekimler harika, Yiğit Özşener’in karakteri güzel olmuş, yakışmış. Ama Ekin Koç’un anlatım kısmı çok rahatsız etti, aşırı monoton geliyor. Zaten 1 2 sahnede oyunculuk açısından gözüme çok battı. Şimdilik dizinin en büyük eksisi bu. Belki buna Alef’i bitirdikten sonra devam ederim.
BluTV, #Bozkır’ın ikinci sezonu için hazırlıklara başladı.
Senarist Levent Cantek, dizinin ikinci sezonu için BluTV ile sözleşme imzaladığını ve senaryoyu Şubat 2022’de teslim edeceğini duyurdu.
Levent Cantek:
“Soranlar için duyurayım, #Bozkır ’ın ikinci sezonu için BluTv ile sözleşme imzaladım, senaryoyu 2022 Şubat başında teslim edeceğim. Güzel bir hikaye ile dönmeyi hayal ediyorum. Bakalım…”
Vay canına! İki gün önceki seslenişimi harbiden duydular.
Yine de 2022 Şubat nedir? Gerçi Ekin Koç şu an Osmanlı dizisinde oynuyor galiba. Such a disappointment…
Gelecek sene OGM Pictures için iki tane film senaryosu yazacakmış. Onu yap buna geç derken anca herhalde. Bir de dediğin gibi Ekin anca yaza çeker onu bu gidişle. Daha Yiğit Özşener’ine gelmedim. Dolayısıyla 2022 sonbaharı aslında.
S01B01
Alef’in ilk bölümünden sonra sıradaki durak burası oldu. Onun kadar görselliğiyle öne çıkan bir iş yok ortada ne yazık ki. Lakin bunun hikayesi ona oranla daha iyi olacak sanki.
Şehir cidden boğuyor insanı. Örümcek beyinli, çağ dışı insanları da yordukça yoruyor. Bu açıdan lanet bir dizi var karşımda.
Seyfi fena bir karakter sayılmaz, Yiğit Özşener’i de az buçuk severim ama oturtamadım bu tarz bir diziye, bu tarz bir karaktere kendisini. Ekin Koç, olmuş ama. Hem anlatıcı olarak hem de aktör olarak. Bülent Düzgünoğlu, tam kendisine uygun bir rol bulmuş yine. Hiç çekilmiyor, hiç … Bige Önal’ın varlığı küçük bir resim gibi bir şeydi ilk bölümde. Nur Fettahoğlu’ndan Babil’de o kadar soğudum ki yüzünü görünce, sesini duyunca kaçasım geliyor.
Durum şimdilik bende böyle. Devam edeceğim izlemeye.
S01B02
İlk bölümü birkaç ay önce izleyip araya Alef’i almıştım. Bunun 2.bölümü ilk bölümden daha çok sevdim, biraz daha oturmuş geldi gözüme. Çekimler yine harika tabii.
S01B09
Galiba Türk dizilerindeki en iyi seri katil performansını izledik. Dizi, katil tarafında çok zayıf kalacak diyordum ama çok beğendim, aktör konusunda mükemmel seçim yapmışlar. İzlerken gerilimi hissettirdi.
Sevmediğim 1. bölüm sonrası her bölüm yükselerek devam etti. Finali nasıl biter bilmiyorum ama şimdilik en sevdiğim bölüm bu oldu.
9.bölüm çıtayı yükseğe çıkardığı için son bölüm idare eder şekilde geçti. Ama genel olarak çok beğendim.
İlk bölüm Ekin Koç en büyük eksi demiştim, hakkını teslim edeyim 1 2 sahne dışında iyi iş çıkardı, rolünün hakkını verdi. Neyse ki anlatıcı kısmını ilerledikçe azalttılar, orası kötüydü. Yiğit Özşener hayran bıraktı. En çok da ilk bölümlerdeki konuşmayan adamdan son bölümlerdeki haline geçişi izlemek güzeldi.
Yan rollerdeki Bige Önal ve Merve Çağıran’ı izlemek güzeldi. Dizinin gizli yıldızı Sinan Demirer oldu, Ziya karakteri gibisi zor bulunur.
Bu arada oyuncu isimleri, prodüksiyon ve İstanbul çekimleri ile Alef daha göz önünde ama asıl başarılı polisiye bu dizi.
S01B10 (Sezon Finali)
Son 2 bölüme kadar üstüne koya koya, başarılı bir şekilde ilerledi ama … Malumun teşrifinin ardından ciddiye alamadan izledim açıkçası son 2 bölümü. Hele son bölümün son 25 dakikası yok mu? Gülüyordum artık olan biten saçmalıklara istemsizce. Güzel bir dizi nasıl bozulur dersi vermişler adeta.
Daha önce sadece Bizim İçin Şampiyon filminde izlediğim Ekin Koç dizinin yıldızıydı benim açımdan. Rolü küçük olsa da Kardeş Payı’ndan sevdiğim Kadir Polatçı ile hasret gidermek açısından da iyi oldu dizi. Babil’de beni uyuz eden Nur Fettahoğlu ile arayı düzelttim bu arada dizide. Bige Önal’ı daha etkin kullanabilirlerdi diye düşünüyorum bir de.
Sina Koloğlu, “Planlanan 2022 yazı. Ekip yine aynı olacak.” yazmış. Çekimleri diyordur tabii.
Bi de 2022 yazı hey maşallah. Gelene kadar kış olur muhtemelen.
Yukarıda Levent Cantek’in senaryoyu teslim etmek için 2022 Şubat diye anlaştığından bahsettiği açıklama var. Dolayısıyla olağan takvimde anca yaza oluyor, doğrudur herhalde o yüzden.
Revizeydi, mekanlardı, yardımcı oyuncuları toplaydı derken de yaz makul. Hem Uyanış: BS bir sezon daha gideceğinden Ekin beycim anca yaza müsait yine.
Not: Aklıma Engin A.D.’nin Diriliş Ertuğrul’daki tipini bozmak istemediği (bozamayacağı?) için Romantik Komedi 3’ten çekilmesi ve filmin iptal olması geldi şimdi. Ne saçma bir zamandı o öyle sahi.
Bu arada Cantek’in yukarıdaki tweet serisinin tamamını yeni okudum.
Netflix’in Hakan Muhafız’a ilk sezonda harcadığı “tanıtım” bütçesinin Bozkır’ın bütün bütçesinin üç katı olduğunu ve Bozkır’ın bütçesinin düşük olduğunu da yazmış. A.D.Y. bey ona da atlamış.
“Netflix 2018’de 2.8 milyar net nakit zararı açıkladı. Son 5 yıldır zararlı giderek artıyor. Önemli olan sürdürebilir bir iş yaratmak. 1997 yılında kurulan bir şirketin hala zarar etmesi çok normal değil. Bir de Bozkır uygun bütçeli bir iş demeyi tercih ederim. Çok da iyi bir işti elinize sağlık tekrardan.”
demiş Araları bozulmadı demek ki.
2. sezon senaryosu bitmiş.
OLEEY! Geçen sene sanki 2022 Ocak-Şubat gibi sete çıkarız denmişti inşallah olur.
İki başrolün de ulusalda dizisi var (Üç Kuruş+Alparslan). Sanamadım onu, yaz zamanına anca.
Biliyorum onu da pff umarım yaza kalmaz.
++Furkan Andıç ile Gizem Karaca
++Beril Pozam, Fatih Al, Cemal Toktaş, Bülent Düzgünoğlu
+Yüsra Geyik
–Gizem Karaca.
Başka projenin takvimi uymamış.
+Cemre Baysel
2. Sezon | Teaser
Poster
2. Sezon | Teaser
9 Şubat
Poster
Karakter Posterleri
sezon acaba 8 mi sürecek 10 mu?
Fragman
Sessiz + sedasız 2. sezonun ilk iki bölümünü yayınlayıvermiş.
İzlemeyi özlemişim. Fikren Ekin Koç’un devam etmesini isterdim açıkçası. Yine de Furkan Andıç / Bahadır’a şimdilik itirazım yok. Biraz sinirlerini yatıştırmak gerekiyor gibi yalnız.
Seyfi’nin amiri bu sezon daha çok hoşuma gitti. Adamın tepkileri eğlendiriyor hiç değilse şu ortamda.
– Önceki sezonda katili sonlara doğru öğrenmiştik. Bu sefer baştan verdiler. Cemal Toktaş da iyi götürdü şimdilik. Derdini tasasını da daha detaylı öğreniriz nasılsa. Zevkine öldürenler var muhabbeti de döndü. Artık ne olursa.
– Seyfi’ye Yüsra Geyik’in karakterini, Bahadır’a da Cemre Baysel’in karakterini mi şey edeceksiniz? Ok.
Not: O “el sıkışmasına” gerek var mıydı?
Not 2: Bahadır’ın aklından geçen tepkilerini yansıtıp normale dönmeleri batmıyor da bir gün gerçekten girişecek ve ben muhtemelen o an anlamayacağım ^.^
Not 3: Arabaya yazı yazanı uzatmadan vermeleri de bonus. Yalnız çocuktaki polis nefretini yansıtma biçimlerine, abla-kardeş konuşmasına birazcık göz devirdim.
Not 4: İkinci bölümde jenerik sonrasında ekstra sahne var.
4 seneden fazla süre geçmiş yalnız ilk sezonun üzerinden. İyi bekledik, güzel bekledik, yalnız baya bekledik, ama cidden iyi bekledik … (Başkaları için konuşuyorum gerçi. Benim için 22 ay keza.)
Karakterlerden/oyunculardan sadece ikisi aynı ilk sezonla ama Bozkır yine bildiğimiz Bozkır. Şehrin karabasan misali insanın üstüne oturması, iç karartması da baki. ‘Yurdum/küçük yer insanı mide bulandırır.’ mottosunun yansıması birkaç tık daha fazla gibi ayrıca.
-Yüsra Geyik’i görmek çok güzel bir sürpriz oldu. Aralık başında Sadece Arkadaşız’a konuk olduğu bölümden sonra demiştim şöyle güzel bir dijital platform dizisi bulsa kendine keşke diye. Bulmuş, haberim yokmuş. Gizem Karaca’nın rolünü almış bu. Ben Gizem Karaca’nın yerine gelen ismin Cemre Baysel olduğunu sanıyordum.
-Ekin Koç’u ararım diye düşünüyordum ama aradım diyemem ilk 2 bölüm itibariyle. Furkan Andıç’ı da severim zaten.
-Cemal Toktaş, ilk 2 bölümün yıldızıydı bence. Baya özümsemiş rolü.
-Cemre Baysel’in rolü pek çekemedi beni. Gereksiz bir kategorizasyon var ayrıca o hikayede.
-Oranın yerlisi olan polis, tam bir yurdum insanı tiplemesi olmuş.
-Fatih Al’ın karakterini yorucu buldum. Karakterin
katsayısını merak etmiyor değilim ama. Birazcık da olsa
bir ilham alma durumu var sanki ama karakterde.
-Beril Pozam’ı ise görmedim henüz ortalıkta.
BluTV de uyku modundan çıkıp deprem dışı tweet attı ilk kez. Bozkır bölümleri 19:00’da geliyormuş.
Bugün de 203’ü yayınladılar.
Son kısımda olanları beğendim. Ayrıca bknz: Mehir.
– Hilal’e gelen mesajlarda bir saçmalık var diye düşünmüştüm ama o manyakla iş birliği yaptığını aklımdan geçirmemiştim. Peki.
– Ben Tarık’ı bir ara bulurlar diyordum. Sarı balyajlı adamı buldular, bu hala yok.
– Tam “Bu adam iyi ki var,” dedim eşcinsel ilişkiyi sapıklıkla bir tutası geldi. Kendisinden beklenmeyecek bir tepki değil de işte… Sonra da pavyonda güzel bir söz bile söylemeyen karım beni terk etti gitti diye sinirlendi ^.^
201’i 20:00’de Youtube‘dan yayınlayacaklar gibi duruyor.
Geriye yazar bozuntusu kaldı herhalde. Bir de Hilal’i akıl hastanesine kapatmak gerekecek muhtemelen.
S02B07
*Son sahne: Cesur, çok cesur.
*Son 2 bölümde konuk oyuncu olarak Hande Katipoğlu’nu görmek hoş oldu. 10 seneden fazla olmuştu keza ona ekranda denk gelmeyeli.
Ben 10 bölüm sanıyordum sezonu. Bu bölümden sonra geriye pek bir şey kalmayınca gidip kontrol ettim. 8 imiş.
Geçen bölümde olduğu gibi patır kütür ilerleyip kalanı da toparladılar. Durduğumuz yer itibarıyla memnunum. Ucu kapalı denecek şekilde bitti yine.
Devamının gelmesini isterim ama gelir mi, ne zamana ve nasıl gelir onu bilemedim tabii. Bir dahakine Nuri Pamir de olabilir umarım.
Payidar tarafı araya kaynadı ama geçen seferki kadar geçmedi bana, yalan olmasın. Sevda kısmı da aslında çok bir işe yaramadı. Anca sezon finalinde hikayenin ilerlemesine yaradı sanırsın.
Seyfi, bildiğimiz gibi işte. Gerisi de zaten “Bozkır”. Hadi geçmiş olsun.
Güçlü olanın yanına kalıyor işte, yapsalardı fena bozulacaktım. Ama Sevda’nın geçmişine dönüp okul hikayelerine falan girince, Hilal’in kuyruklu yalancı olduğu ortaya çıkınca toplayacakları belli oldu.
Video kanıt olmasa bir şekilde yırtarlardı belki de… Aliço kesin bir yolunu bulur da çıkar dediler ama orasına takılamayacağım. Ben istediğimi aldım sayılır.
Levent Cantek, “Yeni sezon olur mu bilmiyorum. Memleket madden krizde. Dijital platformlar, ki dolarla ödeme yapanları kastediyorum, yerli üretimi ya durdurdular ya da yüzde 60 azalttılar. Enflasyon, deprem ve seçim herkesi etkiledi.
@Blutv ile aramızdaki sempati gereği yeni sezon olurdu-olmazdı bir gerilimim yok.
Olursa yazarım, olmazsa zerre dert etmem. Olması ve olmaması için gerekli nedenleri benden iyi biliyorlardır. Piyasa dışında duran, Ankara’da yaşayan biriyim, hikayeler anlatabildiğim için yaşadıklarımı bir lütuf olarak görüyorum.
Bozkır beş yıl geçtikten sonra bile yayınlanabiliyorsa yazmaya devam edebilirim demektir. Bozkır tivitlerim böylece sonlanıyor bana inanan herkese , çalışma arkadaşlarıma, bana katlananlara çok teşekkür ediyorum. Eyi öküz dönümünü bilmeli.”
demiş.
S02E08 (FİNAL)
İzlendi bir şekilde ama ilk sezonla kıyaslayınca aşağıda kaldı bence. Sezonun 2. yarısından kaynaklı olarak 8 bölüm uzun kaçmış olabilir ayrıca. 6’ya da sıkıştırilabilirmis sanki.
Yusra Geyik, Cemal Toktaş, Hande Katipoğlu falan sezonun artıları oldu. Yerli polis tiplemesi de fena değildi. Cemre Baysel’in karakteri ve kardeşi gereksizdi. Alico da keza aynı şekilde. Sezonun ilk yarısında değil belki ama 2. yarısında Furkan Andiç’in yerine Ekin Koç’u da aradı bu gözler.
İlerde bir ara 3. sezon çekecek olurlarsa hayır demem.
2. sezon üzerine:
Ben bunun bayadır yeni sezonunu bekliyordum, ilk sezonunu bayıla bayıla izlemiştim. Yorumlardan sonra bi tık beklentim düşmüştü ama evet ilk sezonuna göre bi tık daha az sevdiğimi söyleyebilirim. Bunda Nuri Pamir’in yokluğu da etkiliydi bence, keşke olsaydı Payidar da fena karakter olmadı ama bi Ekin Koç değildi kesinlikle. Uyum olarak da Seyfi ile çok oturmadı gibi geldi.
Yinede işlenen ana konular falan güzeldi göndermeliydi önemliydi.
Gelecek sezonu daha kısa sürede izleyecek olmak güzel. Bir iki sezon daha izleyebiliriz diye düşünüyorum Bozkır’ı.
3’ün senaryoları bitmiş.
Tabii.
BluTV satın alma sonrası yerli işleri 2025’e bırakma kararı almış, dolayısıyla 3. Sezon ertelenmiş.