Living with Fran – Tanıtım
5 yorum pirate 08 Eylül 2023 08:11
Living with Fran, The WB’nin 2005-2006 yıllarında yayınladığı kahkaha efektli bir komedi dizisi. 2 sezon sürmüş. İki sezon da 13 bölüm uzunluğunda.
Shacking Up ismiyle 2004-05 sezonu sonbaharında başlaması planlanan dizinin başlangıç tarihi bir takım nedenlerle 2005 yılının Nisan ayına kadar sarkmış. İlk bölümünde 1.3 reyting oranı ve 3.100.000 izleyici sayısı elde etmiş. 13 bölüm olarak çekilen sezon 7 bölüm olarak yayınlanabilmiş. Kalan 6 bölüme ilerleyen süreçte DVD satışı sayesinde erişmek mümkün olmuş.
Çoklu kamera yöntemiyle ve kahkaha efekti kullanılarak çekilen dizideki ev/set, birkaç küçük değişiklik yapılmakla birlikte kanalın bir diğer komedi dizisi Reba’da kullanılan evle/setle aynıymış.
Josh H. Etting, David Garrett, Jamie Kennedy ve Jason Ward, dizinin yaratıcıları konumundalar. Bu dörtlüye yapımcı koltuğunda Fran Drescher, Bob Myer, Tim Kelleher, Susan Dickes ve Boyd Hale gibi isimler eşlik etmişler.
Hikayeyi Josh Reeves isimli, 21 yaşındaki bir gencin tıp fakültesini bıraktıktan sona annesinin evine geri döndüğü gün ile açıyoruz. Birkaç senenin ardından eve dönen Josh, evi bıraktığı gibi bulamamanın şokunu yaşayacaktır. Odası bir spor odasına çevrilmiş, banyosunda garip bir yabancı yaşamakta, küçük kız kardeşi iyice sinir bozucu bir hale gelmiş ve en önemlisi de annesi Fran 26 yaşındaki genç sevgilisiyle birlikte yaşamakta.
*Josh Reeves karakterinde Superstore, A to Z, Drop Dead Diva ve Mad Men gibi dizilerden aşina olduğumuz Ben Feldman‘ı izliyoruz. Lise dönemini çalışkan bir öğrenci olarak geçiren Josh, babasının da yönlendirmesiyle tıp fakültesine girmiş. Oraya uygun olmadığını anlayınca da okulu bırakmaya karar vermiş. Annesi ve babası boşandığında kız kardeşinin aksine babasıyla yaşamayı seçmiş. Yine kız kardeşinin aksine annesinin yeni sevgilisinin varlığından bir hayli rahatsız durumda.
*The Nanny, Happily Divorced ve bu dizi olmak üzere mutfağında da yer aldığı dizilerde canlandırdığı karakterler için kendi ismini kullanmayı tercih eden ama Indebted ve Princesses gibi diğer dizilerinde bu konuda istisna yapan Fran Drescher‘ı Josh’un otuzlu yaşlarının sonlarındaki annesi Fran rolüyle izleme fırsatı yakalıyoruz dizide yine o kendine has herkese hoş gelmeyecek ama benim sevdiğim ses rengiyle. Boşandıktan sonra kendini bulma sürecine girmiş Fran. Bir iç mimar olan Fran, evinde bir takım değişiklikler yapmak üzere işe aldığı Riley isimli genç bir adamla sevgili olmuş ve an itibarıyla güzel giden bir ilişkileri var. Birlikte yaşıyorlar, mutlular, kızı Allison da durumdan memnun derken Josh çıkageliyor ve Fran’i, tercihlerini sorgulamaya başlıyor. Josh’u yeni sevgilisine ve yeni hayatına alıştırmaya çalışmak da Fran’e düşüyor.
*Yakışıklı ama biraz aptal bir adam olan Riley karakterine Chuck ve L.A.’s Finest dizilerinden tanıdığımız Ryan McPartlin hayat veriyor. Duygusal bir adam ve Fran’i epey sevmekte.
*Huff ve Joan of Arcadia dizilerinden anımsanabilecek Misti Traya ise Fran’in 15 yaşındaki kızı Allison karakterini canlandırıyor. Josh ile pek anlaşabildikleri, ortak noktada buluşabildikleri söylenemez. Epey dağınık, biraz da ayarsız bir kız.
*Fran Drescher‘ın The Nanny dizisinde başrolü paylaştığı Charles Shaughnessy, tekrar eden bir rolle boy göstermiş dizide. Fran’in eski kocası Ted karakterini canlandırmış.
*The Hard Times of RJ Berger dizisinden anımsanabilecek Caitlin Crosby, tekrar eden bir rolle boy gösteren bir diğer isim. Allison’ın en yakın arkadaşı Becca karakterine hayat vermiş.
*Younger, Entourage, That’s Life ve Civil Wars gibi dizilerden tanıdığımız Debi Mazar da tekrar eden bir rolle yer almış dizide. Fran’in kuzeni Merrill rolüyle karşımıza çıkmış.
Tim Meadows‘un birkaç bölümlük konukluğunun bulunduğu diziye tek bölümlüğüne konuk olmuş tanıdık simalar arasında Dan Aykroyd, Hal Linden, Ray Abruzzo, James Avery, Ross Thomas, Samaire Armstrong, Shannon Elizabeth, Josie Davis, Kathleen Rose Perkins, Randy Wayne, Dorian Brown Pham, Kellee Stewart, Tangi Miller, Lainie Kazan, Meredith Monroe, Ilene Graff, Charlotte Newhouse, John Schneider ve Marilu Henner mevcut.
Dizinin ilk bölümünü izledim. Vasat altı bulmakla birlikte Fran Drescher‘ı izlemeyi epey özlediğim için devam etmek niyetindeyim diziye.
yorumlar
S01E02
John Schneider ve Marilu Henner’ın konuk olduğu bölüm buymuş. John Schneider abimize ‘Sen yakışıklı görün yeter. Bütün işi Marilu yapsın.’ demişler ve o da kabul etmiş belli ki. Görevini başarıyla yapmış ama.
S01E03
Charles Shaughnessy, giriş yaptı bu bölümle birlikte diziye. The Nanny’dekinden çok daha farklı bir karakterle. Fran Drescher ile ikisini yeniden aynı dizide izleme fırsatı yakalamak hoş oldu cidden. Özledim The Nanny’yi be! Niles & C.C. nerdesiniz? Sizi de özledim.
S01E04
Kathleen Rose Perkins ile Felicity sonrasında kaybolup giden Tangi Miller çıktı bölümün içinden.
-Hadi ama Fran; Cougar kelimesini ilk defa duyuyor olamazsın hayatında di mi?
–Fran & Riley: Boş verin milletin ne düşündüğünü. İyisiniz böyle siz.
S01E07
Arada 1-2 bölüm kaçırmışım gibi hissettim. Lilly ve Vince’i önceki bölümlerden tanımalıymışız gibi. Belki gerçekten öyledir ve bölüm sıraları falan karışmıştır diye gittim kontrol ettim ama ilk ve tek bölümleriymiş ikisinin de. Sorun bende değil yönetmende ve senaristteymiş kısacası.
S01E13 (Sezon Finali)
8. bölüm diye izledim ama 13. bölüm çıktı bu. (IMDB’ye göre tabii. Wiki’de 8 gözüküyor.)
Fran’in kuliste yanlarına oturduğu yaşlı çift Fran Drescher’ın gerçek hayattaki ebeveynleriymiş. 2. sezonda başka karakterlerle bir bölümde daha gözükeceklermiş. The Nanny’de de gözükmüşler bu ikisi birkaç bölümde küçük rollerle.
S01E09
Josh: Annen olduğunu fark edemeyecek kadar nasıl bozuk olabilir o gözün acaba? Hem de 2 kez!
S01E08 (Wiki’ye göre S01E10)
Shannon Elizabeth’i ağırladık bu bölüm. Josh’ın yeni, Riley’nin eski manitası Heather rolüyle.
O dövme hikayesinin finalini o şekilde yapmak cidden çok saçmaydı. Kim böyle bir şey yapar ki?
S01E12 (Wiki’ye göre 13)
Samaire Armstrong çıktı bölümün içinden de. Epey olmuştu onu görmeyeli. İyi oldu bu.
Dizinin kötü bölümlerinden biriydi.
*Josh’un saçları daha iyi olmuş böyle sanki.
*Charles Shaughnessy, 11 bölüm sonra yeniden uğradı. Yeni takviyelerden Debi Mazar bölüme hiçbir katkı sağlayamadı. Diğer yeni takviye konumundaki Caitlin Crosby’yi tanımakta zorlandım açıkçası. The Hard Times of RJ Berger’daki haline hiç benzemiyor. Daha toy, daha zayıf, gözlük yok. Ayrıca orada esmerdi; burada sarışın. 2 sene (2008-2009) Zachary Levi ile sevgiliymiş bu arada bu. (Zachary’nin Chuck yılları) O vakitlerde şarkıcılık da yapmaktaymış ve ilk klibinde Zachary de yer almış hatta. 2014’te eğlence sektöründen olmayan biriyle evlenmiş ve 2 de çocuğu olmuş. 2012’de oyunculuktan, 2015 sonrasında da müzikten elini ayağını çekmiş.
S02E03
Josie Davis’in küçük bir sahnesi vardı bölümde. Titans döneminde olduğu gibi kısacıktı burada yine saçları.
S02E05
Bunda daha saçma/aorlama bir ayrılma hikayesi olamazdı. Michelle Pierce’ın ortalıkta olması hoştu. En azından 1 bölüm daha kalabilseydi keşke.
S02E06
Riley’nin kız kardeşi Jenny olarak teşrif eden Lauren Woodland’ın konukluğu verimli geçti. Özellikle ilk 14 dakikalık süreç eğlenceliydi.
S02E08
Brittney Powell çıktı bölümün içinden.
S02E10
Meredith Monroe’yu ağırladık bu bölüm Riley’nin
Beth rolüyle.
S02E13 (FİNAL)
İyisiyle ve kötüsüyle bitti bu da. 2. sezon çekmiş olmalarından memnunum ama 3. sezon çekmedikleri için de memnunum.
Fran Drescher-Ryan McPartlin-Ben Feldman üçlüsünü izlemesi keyifliydi. Misti Traya’nın yerine ise başka bir oyuncu bulunsa daha iyi olurmuş bence. Canlandırdığı karakterden 8-10 yaş büyük olan ve muhtemeldir ki gerçek hayatında olgun bir yapısı olan Misti Traya’nın 15-16 yaşında bir kız gibi davranmaya çalışmasını izlemek biraz yorucuydu açıkçası. O sesiyle falan çok fazla zorluyor, hatta yaptığı işi tiye alıyor gibi geldi bana. Charles Shaughnessy’yi tadında gördük bence. Kadrolu oyuncu olsa aynı tadı vermezdi bence. Debi Mazar’ın katkısı sıfırdı bana göre yer aldığı bölümlerde. Caitlin Crosby’yi ilk sezonda da görmek isterdim açıkçası. Lauren Woodland’ın rolünün de tek bölümlük kalmayıp tekrar eden bir role dönüşmesi fena olmazdı ayrıca.