2018 yılı içerisinde dizi sektöründe vites artıran ve Cobra Kai, Step Up: High Water ile Impulse gibi dizilerle adından söz ettiren Youtube Red, yılın sonlarına doğru yaklaşırken bir dizisini daha bizlerle buluşturdu ve söz konusu diğer 3 dizide olduğu gibi bu diziyi de tanıtmak bana nasip oldu: Origin

Bilim kurgu türündeki gizem ve gerilim soslu bir drama dizisi olan Origin‘in 10 bölümden oluşan ilk sezonu 14 Kasım 2018 tarihinde toplu olarak yayınlandı. Ülkemize erişim engelli olsa da şurada tüm bölümleri ücretsiz olarak sunuldu.

Dizinin senaryosunu Mika Watkins kaleme almış. Yapımcı kadrosunda Josh AppelbaumAndré NemecJeff Pinkner ve Scott Rosenberg gibi daha önce çeşitli dizilerde beraber çalışmış tecrübeli isimler var.

Dizinin bölüm süreleri ise 41-61 dakika aralığında değişiyor.

Dizinin konusu en yalın ifadeyle şu şekilde: Bir grup yabancı, uzak bir gezegene doğru yol alan bir uzay gemisinin içinde kaos ortamının içerisine uyanırlar ve hayatta kalma mücadeleleri başlar.

Biraz daha ayrıntı için hafif ispiyondan (spoilerdan) rahatsız olmayacak olanları aşağıya alalım.

Gelecekte bir tarihte Origin isimli bir uzay gemisinin içindeyiz. Söz konusu uzay gemisi Siren isimli özel şirkete ait. Thea isimli yaşanabilir bir gezegen keşfedilmiş. Milyonlarca insana yeni bir yaşam alanı olabileceği düşünülen gezegende yaşam alanının temellerini atmak üzere yüzlerce yolcu ve mürettebatla yol alınmakta.

Hikayeye giriş yaptığımız nokta itibarıyla gördüğümüz üzere bu yolculuk sırasında bir şeyler ters gitmiş. Gemi ciddi seviyede hasar görmüş, içindeki mürettebatın tamamına yakını ve yolcuların büyük bölümü şu an orada değiller. Şu anda gemide 10 civarı hayatta kalan insan var ve uyumakta oldukları sıvı dolu fanuslarının içinden teker teker çıkmaya başlıyorlar ve bu manzarayla karşılaşıp gemide neler olup bittiğini çözmeye çalışıyorlar.

Elbette her şey bu kadarla sınırlı değil. Gemide bir veya daha fazla dünya dışı varlık var ve gemideki insanların hayatları ciddi seviyede tehlike altında.

Gemide tüm bunlar olup biterken bir yandan da karakterlerden birinin dış dünyadaki yaşamından bir küçük hikayeye konuk oluyoruz flashback (geriye dönüş) sahneleriyle sezon finali hariç her bölümde. Bu şekilde karakterleri daha yakından tanıma fırsatı buluyor ve son teknoloji lüks arabalar, sanal dünyada gelinen son nokta gelişmeler, yapay zeka teknolojisi vb. bilim kurgu zamazingolarını da seyre dalma şansı yakalıyoruz.

Yukarıdaki fotoğrafta büyük çoğunluğunu gördüğümüz gemideki bu insanları kısa kısa tanıyalım şimdi de.

=Shun=

Japon. Gerçek hayatta acımasız bir mafya lideri için çalışan bir tetikçi. Atılgan, şüpheci, soğukkanlı, cesur bir adam.

Karaktere bu diziyle ilk oyunculuk deneyimini yaşayan Sen Mitsuji hayat veriyor.

=Lana=

Amerikalı. Üst düzey bir koruma olarak çalışıyormuş gerçek hayatta. Atılgan, tedirgin ve şüpheci bir yapısı var.

Karaktere Harry Potter filmleriyle bilinen; Game of Thrones, Wisdom of the Crowd ve Residue dizilerinden aşina olduğumuz Natalia Tena hayat veriyor.

=Rey=

Fransız. Asıl adı Evelyn. Ama o soyadı olan Rey ismini kullanmayı tercih ediyor. Yolcu olan diğerlerinin aksine geminin mürettebatından biri Rey. Gemiye mühendis veya tekniker kadrosundan işe alınmış. Sorgulayıcı bir yapıya sahip soğukkanlı bir kadın.

Karakteri Zoo, Mozart in the Jungle ve Riviera dizilerinden hatırlanabilecek Fransız aktris Nora Arnezeder canlandırıyor.

=Abigail ve Henri=

Abigail 18 yaşında, toy, ürkek ve kibar bir genç kız. Henri ise Güney Afrikalı bir genetik bilimci. Girişken ve meraklı bir yapısı var Henri’nin. İkili mevcut kadroda hafif de olsa tıp bilgisi olan 2 kişi konumunda.

Abigail karakterinde Gracepoint dizisinden anımsanabilecek Madalyn Horcher‘ı, Henri karakterinde ise Fraser James‘i izliyoruz.

=Lee=

İngiliz. Asıl adı Agnes Lebachi. Ama o Lee ismini kullanıyor. Gerçek hayatta epey yetenekli bir hacker kendisi. Asosyal bir tip. Kendisine dokunulmasından ya da insanlara dokunmaktan büyük rahatsızlık duyuyor.

Karakteri Some Girls dizisinden anımsanabilecek Adelayo Adedayo canlandırıyor.

=Eric=

Kendi halinde, etliye sütlüye pek karışmayan, fikirlere pek muhalif olmayan bir tip diyebiliriz Eric için.

Karaktere Stella BlómkvistThe Innocents ve A.D. The Bible Continues dizilerinden anımsanabilecek İzlandalı aktör Jóhannes Haukur Jóhannesson hayat veriyor.

=Baum=

Alman. Gerçek hayatta dolandırıcı/hırsız pozisyonunda varlığını sürdürüyormuş. Rahat, vurdumduymaz, kaba tavırlarıyla dikkat çeken soğukkanlı bir adam Baum.

Karakteri Philipp Christopher canlandırıyor.

=Logan=

Amerikalı. Uyuz, bencil, tırsak, çok bilmiş, çok konuşan, çok soru soran, etrafındakileri sinir eden bir tip. Gerçek hayatta da sıkıntılı bir tipmiş. Kamu hizmeti cezasını çekmekteymiş yolculuktan hemen önce. Epilepsi hastası.

Karaktere Harry Potter filmleriyle bilinen; The Flash, Murder in the First ve Labyrinth dizilerinden hatırlanabilecek Tom Felton hayat veriyor.

=Katie=

İrlandalı. Duygusal, insancıl, gizemli bir kadın.

Karakteri Paula dizisinden anımsanabilecek Siobhán Cullen canlandırıyor.

=Max=

Tıpkı Rey gibi geminin mürettebatından biri Max. Bir doktor.

Karakteri Wil Coban canlandırıyor.

Konuk oyuncu havuzunda ise Fionnula FlanaganAlana BodenGavin DreaHiromoto IdaRay FearonBelén FabraNina WadiaMillie DavisTara FitzgeraldAglaia Szyszkowitz ve Nathalie Boltt gibi isimler var.

Beğeneceğimi düşündüğüm bir dizi değildi açıkçası Origin. İlk bölüm sezonun zayıf bölümlerinden biri olsa da izlemeye devam etme isteği uyandırdı. Ben de devam edip başından memnun bir şekilde ayrıldım dizinin.

Oyuncu seçimlerini gayet başarılı buldum. Görsellik açısından Syfy’ın bu tarz dramalarından hallice olsa da çekimlerin onlar kadar karanlık olmaması hoşuma gitti açıkçası. Hikaye olarak Syfy’ın bu tarzdaki dizilerinin epey üzerindeydi zaten. Akıcı, sürükleyici bir bilim kurgu olmuş. Net bir şekilde YouTube’un şu ana kadarki en iyi dramasıydı Origin.

Sezon hikayesini başarılı bir şekilde kapatan dizinin devamında neler olacağını da izlemek istiyorum kesinlikle. Umarım 2. sezon onayı alır.

Bunlar da fragmanları: