Apple+ 4 Şubat 2022 tarihinde gizem/gerilim türünde olan yeni dizisi Suspicion’ı yayınlamaya başladı.

İsrail dizisi False Flag’ten uyarlanan dizinin sezonu 8 bölümden oluşuyor. Dizinin yürütücü yapımcısı rolünde The Man in the High Castle ve The Victim dizileri ile tanınan Rob Williams bulunuyor.

Konusu:

Diziyi, Gerran Howell tarafından canlandırılan zengin üniversite öğrencisi Leo Newman’ın kaçırılması ile açıyoruz. Leo, New York’ta Park Madison otelinde dört kişi tarafından saldırıya uğruyor ve bagajın içine konularak otelden kaçırılıyor.

Saldıran dört kişinin maskeleri: Kraliçe Elizabeth, Prens Charles, Cambridge Dükü Prens William ve Cambridge Düşesi Kate.

İlginç olansa bu isimlerin kamera kayıtlarına ulaşıp bu görüntüleri internete yüklemiş olmaları. Olayın bu yönü, ortada klasik bir fidye hikayesi olmadığını gösteriyor. Çok ünlü bir aileden birinin kaçırılmış olması, farklı teşkilatların birlikte çalışmasını gerektiriyor ve Londra – New York ofisleri arasında işbirliği başlıyor. Çünkü üç İngiliz vatandaşı, Leo’yu kaçırma suçuyla Londra’da tutuklanıyor.

Üç karakter de olayla hiçbir ilgileri olmadığını iddia etse de kanıtlar aksini gösteriyor. Fakat bazı kanıtlara rağmen üç şüpheli konusunda akla yatmayan şeyler var. Kaçırılma sonrası Leo Newman ile ilgili politik mesaj içeren videolar ortaya çıktıkça çok daha çetrefilli bir olay ile karşılaştığımızı anlıyoruz.

Tara, Aadesh ve Natalie’nin şüpheli olarak tutuklanmasının sebebi, üçünün de Leo’nun kaçırıldığı tarihlerde Park Madison otelinde kalıyor olması. Kamera kayıtları üçünü de Leo’nun etrafında şüpheli davranışlar sergilerken gösteriyor. Ayrıca üç şüphelinin de Londra’da birbirlerine çok yakın yerlerde yaşıyor olması ve aynı tarihte o oteli seçmiş olmaları işlerini zorlaştırıyor. Birbirlerini hiç tanımadıklarını iddia etseler de yaşanan olayda çok fazla tesadüf öğesi var.

Tara McAllister (Elizabeth Henstridge): Tara, Oxford Üniversitesi’nde çalışan bir öğretim görevlisi. Boşanma aşamasında ve kızının velayeti için mücadele ediyor. Tara, otelde gerçekleşen bir konferansta konuşmacı olduğu için New York’a gittiğini açıklıyor. Leo Newman’ı tanımadığını söylese de konferansın Newman ailesine ait olduğu bilgisini öğreniyoruz. Ayrıca Leo’nun Oxford’a kabul ediliş sürecinde yetkili makamlara defalarca şikayette bulunmuş olması, Leo ile olan bağlantısını güçlendiriyor. Kendisini en ünlü rolü olan Jemma Simons karakterini canlandırdığı Marvel’s Agents of S.H.I.E.L.D. dizisinden tanıyoruz.

Aadesh Chopra (Kunal Nayyar): Diğer iki şüpheliye çok yakın olan Southall bölgesinde yaşayan Aadesh üst düzey bir bilgisayar güvenliği uzmanı. Bir gün kendi şirketini kurup eşiyle yeni bir hayata başlamak istiyor. Hayalleri gerçekleşene kadar eşinin ailesinin yanında bir halı dükkanında çalışmak zorunda. Bu durumdan oldukça rahatsız olduğu için kendine sürekli yeni iş imkanları bulmaya çalışıyor.

Biriktirdiği parayı harcayarak New York’ta potansiyel bir iş görüşmesine gidiyor. Kamera görüntülerinde şüpheli durumların olması onu şüpheliler listesinde üst sıralara yükseltiyor. Ayrıca geçmişinde siber suçların olması da işini kolaylaştırmıyor. Kendisini yıllar boyunca Raj karakteri ile The Big Bang Theory dizisinde izlemiştik. Aktörü uzun süre sonra komedi dışında bir proje ile izliyoruz.

Soldan Sağa: Natalie, Eddie, Aadesh, Tara ve Sean

Natalie Thompson (Georgina Campbell): Güney Londra’da yaşayan Natalie’yi düğün gününde tutuklanırken görüyoruz. Yetkililer diğer iki şüpheli ile işbirliği yaptığını düşünüyor. Bir şirket adına finans yönetimiyle uğraştığı için kaçırma planının ekonomik sorumlusu olduğu düşünülüyor. Kamera kayıtlarında çanta bırakma girişimi gibi şüpheli olayların olması Natalie’yi zor duruma sokuyor. Zamanla, çalıştığı iş konusunda polisin öğrenmesini istemediği bilgilerin olduğunu fark ediyoruz. Kendisini Broadchurch ve The Pale Horse dizilerinde izleyebilirsiniz.

Sean Tilson (Elyes Gabel): Sean, üç şüphelinin tutuklanmasında anahtar kişi. Gerçek kimliği bilinmiyor ve son derece tehlikeli olduğuna inanılıyor. Interpol tarafından aranan ismin Leo’nun kaçırılmasında başrol oynadığı düşünülüyor. Çünkü Leo’nun kaçırıldığı tarihte otelde diğer şüpheliler ile görüntüleri mevcut. Bu nedenle dünya çapında, polis teşkilatlarının hedefi haline geliyor. Game of Thrones’un ilk sezonunda yan rol olarak izlediğimiz ismi Scorpion dizisinde de bulabilirsiniz.

Katherine Newman (Uma Thurman): Katherine, Leo Newman’ın annesi. Oğlunun kaçırılmasının Katherine’in kariyeri ile ilgili olduğu düşünülüyor. Çünkü kurduğu PR şirketi ile Katherine, insanların nefret ettiği birisi. Son ABD başkanının seçilmesinde etkili olan Katherine’e bunun karşılığında Birleşik Krallık’ta ABD büyükelçisi olması teklif ediliyor. Kaçırılma olayının bu atama öncesi gerçekleşmiş olması, iki olay arasında bağlantı olma ihtimalini güçlendiriyor. Oscar adaylığı bulunan ünlü ismi Pulp Fiction ve Kill Bill filmlerinden biliyoruz. Kendisini son yıllarda Chambers, Imposters ve Super Pumped gibi dizilerde de izleme şansı buluyoruz.

Eddie Walker (Tom Rhys Harries): Hiçbir şeyi umursayan üniversite öğrencisi Eddie, kaçırılma olayında bağlantısı olduğu düşünülen bir isim. Sebepleri ilk bölümlerde açıklanmasa da sezon ilerledikçe tüm hikayeyi öğreniyoruz. Oyuncuyu White Lines dizisinde bulabilirsiniz.

FBI’ın kaçırılma olaylarıyla ilgilenen bir numaralı ismi Scott Anderson’ı olayı soruştururken izliyoruz. Karakter Noah Emmerich tarafından canlandırılıyor. Katherine Newton’ın Beyaz Saray ile olan bağlantısı yüzünden büyük baskı altında. Fakat şüpheliler İngiliz vatandaşı olduğu için Londra’daki meslektaşlarıyla birlikte çalışmak zorunda. Aktörü The Americans ve The Hot Zone dizilerinde izleyebilirsiniz.

Soruşturmanın Londra ayağında sorumlu memur rolünde Vanessa’yı görüyoruz, Angel Coulby tarafından canlandırılıyor. FBI ajanı Scott ile sürekli olarak fikir ayrılıkları yaşıyorlar. Vanessa, şüphelilerin belli bir süreliğine serbest bırakılıp Londra’daki kameralar ile gözlemlenmesini istiyor. Kendisini Merlin, The Tunnel ve Innocent dizilerinde bulabilirsiniz.

Dizinin geri kalan kadrosuna buradan ulaşabilirsiniz.

Suspicion, beklentiyi fazla yükseltmeden, izlemeyi hep sevdiğim Elizabeth Henstridge ve dizide daha fazla görünmesini umduğum Uma Thurman gibi isimler için devam ettiğim bir dizi. İlk başlarda tanıyamadığım Kunal Nayyar’ın varlığı da dizinin artı taraflarından. İlk 2 bölüm biraz fazla yavaş olsa da tüm karakterleri tanımış oluyoruz. 4. ve 5. bölümler ile dizinin yükselişe geçtiğini söyleyebilirim. Bundan daha iyi olduğunu düşündüğüm The Capture gibi dizilerin konularını sevenlerin denemesini tavsiye edebilirim. İzleyecek olanlara iyi seyirler dilerim.

Not: Dizi daha önce bu yazının altında konuşuluyordu.