Dirty John – Tanıtım
27 yorum pirate 06 Ocak 2019 08:27
Girlfriends’ Guide to Divorce, Odd Mom Out ve Imposters gibi sona eren dizileri ile tanıdığımız ABD’nin Bravo kanalı Kasım ayında bizi yeni bir drama ile buluşturdu: Dirty John
25 Kasım 2018 tarihinde başlayan Dirty John, pazar akşamları yayınlanıyor ve hali hazırda 6 bölümü geride kalmış durumda. Başlamadan önce 2 sezonluk onay alan antoloji formatındaki limitli dizinin ilk sezonu 8 bölümden oluşacak. 2019 yılı içerisinde başlaması beklenen 2. sezonunun konusu ise henüz belli değil.
Gerçek olaylardan uyarlanan dizinin ilk sezonu, Los Angeles Times gazetesi muhabiri Christopher Goffard’ın gerçek suç üzerine kurulu 2017 yılında yayınladığı toplam 6 bölümden oluşan podcastlerinden uyarlanmış. Christopher Goffard’ın podcastlerini kitap haline getirdiğini ve dizi başlamadan kısa bir süre önce, 13 Kasım 2018 tarihinde söz konusu kitabın yayınlandığını da belirtmeden geçmeyelim.
Dizide Debra’nın büyük kızının adı Veronica olarak geçerken gerçek hayattaki ismi Jacquelyn’miş. Aynı şekilde Debra’nın yeğeninin gerçek hayatta Shad olan ismi dizide Toby olarak değiştirilmiş. Diziye konu olan olaylar 2016 yılında vuku bulmuş. Dizideki karakterlere hayat veren oyuncular ve söz konusu karakterlerin gerçek hayattaki tipleri arasındaki benzerlikleri merak ettiyseniz birkaçı için şurayı ziyaret edebilirsiniz. Lakin ispiyon (spoiler) yememek adına sezonu tamamlamadan gerçek olay ve kişileri araştırmamak daha doğru bir tercih olacaktır.
Connie Britton’ın buradaki performansıyla Altın Küre Ödülleri’nde (Golden Globe Awards) limitli dizi kategorisinde ‘En İyi Kadın Oyuncu’ dalında aday gösterildiğini de söylemeden geçmeyelim.
Dizinin senaryolaştırılmasından sorumlu kişi, Chance dizisinin de yaratıcısı olan Alexandra Cunningham. Christopher Goffard ona yazar masasında eşlik ederken dizinin yönetmen koltuğunda oturan isim ise The Affair ve Friday Night Lights’ın yönetmenlerinden Jeffrey Reiner olmuş. Yapımcı koltuğunda ise Cunningham’a Christopher Argentieri, Christopher G. Cowen, Mark Herzog, Charles Roven ve Richard Suckle gibi isimler eşlik ediyor.
Dizinin bölüm süreleri 41-50 dakika arasında değişiyor.
Başından 4 evlilik geçmiş, bu evliliklerden 3 yetişkin çocuğu bulunan, iyi bir işi ve maddi durumu bulunan, randevu uygulamaları/siteleri yoluyla denemelerde bulunarak aşkı yeniden bulmaya çalışan bir kadın Debra Newell. Bu denemelerden birinde John Meehan ile tanışıyor. Aralarında bir çekim oluşuyor ve yakınlaşmaya başlıyorlar. Hafiften garip, karizmatik ve romantik bir doktor olan John, Debra’nın hayatına girer girmez onun aklını başından alıp ayaklarını yerden kesmeye başlıyor. Yukarıda da belirttiğimiz üzere ilk bakışta hafif bir gariplik sezilen John’a Debra’nın kızları, özellikle de büyük kızı Veronica pek güvenmiyor ve John’un açıklarını aramaya, gizlediğini düşündüğü sırları açığa çıkarmak için çabalamaya başlıyor. Böylece hikayemiz başlıyor.
*Başarılı bir tasarımcı ve ilgili bir anne olan, tam bir aşk kadını olarak lanse edilebilecek Debra Newell karakterine Friday Night Lights ve Nashville dizilerinden yakinen tanıdığımız Connie Britton hayat veriyor.
*Anestezi uzmanı bir doktor olan, inkar ve manipülasyon konusunda oldukça iyi John Meehan karakterinde Troy, Munich ve The Time Traveler’s Wife gibi popüler sinema filmlerinden yakinen tanıdığımız Eric Bana‘yı izliyoruz.
*Debra’nın modaya ve çantalara düşkün olan, düşündüğünü direkt olarak söylemekten ve kendi bildiğini okumaktan çekinmeyen büyük kızı Veronica Newell karakterine Vinyl dizisinden tanıdığımız Juno Temple hayat veriyor.
*Debra’nın küçük kızı Terra Newell rolünde Ozark, Waco ve The Americans gibi dizilerden hatırlanabilecek Julia Garner‘ı izliyoruz.
*Debra’nın herkesin içinde en iyiyi gören dindar bir kadın olan annesi Arlane Hart rolünde Legion, Fargo ve Samantha Who? gibi dizilerden tanıdığımız Jean Smart karşımıza çıkıyor.
Debra’nın arasının çok iyi olduğu yeğeni Toby rolünde Gracepoint, Gossip Girl ve Notorious gibi dizilerden anımsanabilecek Kevin Zegers‘ı izliyoruz tekrar eden bir rolle. Toby’nin annesi o çocukken vefat etmiş.
Debra’nın oğlu Trey karakterinde ise Jake Abel çıkıyor karşımıza küçük bir rolle.
John’un eski karısı Tonia Sells rolünde Low Winter Sun, The Following ve Six Feet Under gibi dizilerden anımsanabilecek Sprague Grayden konuk oluyor. Veronica’ın John’u araştırmak için tuttuğu bir özel dedektif rolünde Scrubs, Devious Maids ve Claws gibi dizilerden tanıdığımız Judy Reyes konuk oluyor. Diğer konuk oyuncular arasında Keiko Agena, Joe Tippett, Lindsey Kraft, Jeff Perry, Shea Whigham, Joelle Carter, Alan Ruck, Katrina Bowden, John Karna ve Gillian Alexy gibi isimler de bulunuyor.
Henüz ilk 4 bölümünü izlediğim Dirty John’dan şu ana kadar memnun kaldığımı söyleyebilirim. Hikayesi yeterli seviyede ilgi çekici. Gerçek hayattan uyarlanmış olması, olayın gidişatını daha fazla merak ettiren bir unsur olarak öne çıkıyor. Ana oyuncu kadrosu tanıdık isimlerden oluşturulmuş durumda ve konuk oyuncu kadrosu da hiç fena sayılmaz. Hepi topu 8 bölümden oluşuyor dizi. Beklentiyi çok yükseltmemek kaydıyla bir şansı hak ediyor Dirty John.
Bu da dizinin fragmanı:
https://youtu.be/SZoG14f-6pk
yorumlar
Başladığı zamandan beri güncel olarak izliyorum ve üçüncü bölümden sonra nasıl sonlanacağını merak etmeye başladım. Bir kısmı tahmin edilesi, kalan kısmı da haberleri kurcalasam öğrenirim ama şimdilik beklemedeyim. Zaten kaldı iki bölüm.
John’dan ziyade ki onun ne mal olduğu belli, kadın için işlerin nasıl sonlanacağı veya neler yapacağı daha merak edilesi. Bazen adamdan ziyade kadının davranışları veya kararları daha sinir bozucu bana göre. Aptal desen aptal da değil hani…
Altın Küre adaylığı şaşırtıcı gelse de Connie Britton’ı burada izlemesi gayet zevkli.
Şuradaki bölüm yorumlarımı buraya taşıyayım:
S01E01
Tam bir neyin içine düştük lan biz hikayesi. Debra’ya salak diyesim var ama tam da karşılamıyor durumu. Tam bir şıpsevdi desek daha uygun aslında. 4 evlilik yapmış daha önce çünkü. Aşık olunca gözü hiçbir şey görmeyen tiplerden. John ise aşırı derecede gıcık biri. Veronica da onunla yarışır durumda maşallah. Terra da pek umut vermedi. Bari Trey sevilebilir biri çıksa diyeceğim ama onun da rolü minik olacak gibi duruyor zaten.
13. dakikadaki durumdan tam bir ‘Siz olsaydınız ne yapardınız?’ sorusu olur. Hem erkek hem de kadın için yöneltilebilir bu soru.
Veronica ve Terra’nın özellikle de Veronica’nın sesinin kulak tırmaladığını da belirtmeden geçmeyeyim.
Neredeyse 52 yaşında olan Connie Britton da hala taş kadın bu arada. Birkaç yerdeki hafif uyumsuzluk ‘Korse var mı korse?’ sorusunu akıllara getirdi ama.
Şu da içimde kalmasın: Ucunda bu derece tepki çekmeye göğüs germek ve savruk davranmak varken ve de elini sallasan ellisi durumu mevcutken niye hedef kitlen ellilikler a be Debra? Yirmilikler ya da otuzluklar bul ve hayatın tadını çıkar di mi?
S01E02
-Mal bu kadın!
-Yok yok, mal biri o son sahnedeki şeyi yapmayı akıl edemez.
Hala tam kararımı veremedim bu kadınla ilgili.
Kevin Zegers’ın kadroya dahil olmasından memnunum.
S01E03
İşte şimdi gerçek manada konuşmaya başladık bölümü olmuş. İlk 2 bölümden daha iyiydi kesinlikle.
Sprague Grayden’ı izlemesi epey keyifliydi bölüm boyunca. Arada minik bir rolle Gillian Alexy’yi de görmek güzeldi. Imposters buluşması misali bir buluşma çekti canım valla.
S01E04
Bu bölümle problemin genlerde olduğunu teyit etmiş olduk.
ispiyonunu yedim akılsızca dolanırken. Kalan 4 bölümü bunu bilerek izlemek de garip bir duygu olacak elbette.
S01E05
Güzeldi bu bölüm de. İyi gidiyor cidden dizi.
*Mübarek kadınsın Debra! Ne diyeyim? Etiketleyecek başka sıfat kalmadı çünkü.
*T ve V’nin tepkileri biraz sertti belki ama kesinlikle gerekliydi.
Son 3 bölümdür karakter merkezli olarak ilerlemeye devam ediyoruz flashback sahnelerinde. 3’te Tonia’yı, 4’te Arlane’i, bu bölümde de John’u merkeze aldık. 6 ve 7’de de bir Veronica bir de Debra bölümü yaparız herhalde. Debra’nın daha önceki evliliklerinden kesitler izleyeceğimiz bir flashback bölümü istiyorum kesinlikle.
1×07 üzerine:
İlk 25 dakikayı izlemesi çok kolay oldu, çünkü “umursamadım”. Gerisinde gelmesi beklenen noktaya hikayeyi getirip bütün topu sezon finaline atmışlar. Atın tabii, en fazla biri diğerini öldürür zaten…
S01E07
Midem kaldırmıyor artık benim bu adamı ya! Eric Bana, karakterini yalayıp yutmuş gibi resmen. O kadar nefret ettirdi ki kendinden çok uzun bir süre görmek istemiyorum yüzünü.
İlk 25 dakikada minik boşlukları dolduralım olayına girmişler. Gerek yokmuş bence. John’u izlemektense Debra’yı izlemeyi tercih ederdim. Yukarlarda da dediğim gibi Debra’nın eski evliliklerinden bir kesit bölümü izlemeyi çok istiyordum ben şahsen. Yönetmen ve senarist tayfasına istediğimi vermedikleri için kırıldım şahsen.
Düzgünce kapatıp gidivermiş sezonunu. Antoloji olduğu için ikinci sezonda yeni bir olayla ve kadroyla gelecek zaten. O zaman görüşürüz.
Böyle bir adamın olduğu hikaye anca ölümüyle veya bilemedin hapse düşmesiyle biterdi zaten. Bu arada ben John’un saldırdığı kişi kim olur deseler ya Debra ya da Veronica derdim. Terra diğer ikisine göre John bazında daha geri plandaydı sezonda. Neyse böyle de olur. Daha doğrusu olmuş.
S01E08 (Sezon Finali)
Sezonun en sakin bölümü olmasından mütevellit pek tatmin edici bir sezon finali olmadı benim açımdan. Hikayenin finalinin nasıl olduğunu önceden biliyor olmamın da kısmi bir etkisi var elbette bu durumda.
Yeni sezonda yeni bir John bulacaklar dizinin ismiyle uyumlu olması açısından muhtemelen. Yeni bir kadro, yeni karakterler … Yine Kasım sonu, Aralık başı gibi dizilerin araya kaçtıkları dönemde döner umarım.
Sezon bitince yazayım diyordum ama dayanamadım. İzlerken aşırı geriyor bu John beni. Eric Bana çok iyi oynamış rolünü.
sezon üzerine:
Sıradan başlayıp fena gitmedi. Çok da deli bi şey çıkmamış ortaya ama kanalı ve oyuncuları göz önüne alındığında orta üzeri bi dizi. Kalitesi de ortada ilerliyor, ne çok ağır ne çok hafif. Eric Bana’dan çok Connie Britton beni etkiledi. İyi oynamış.
* Yalnız izlememiş olsam kendime tavsiye etmem o ayrı.
Kanalı USA Network olmuş.
Amanda Peet (Brockmire) ve Christian Slater (Mr. Robot) yeni sezonun başrolleri.
Dirty John: The Betty Broderick Story
Süper.
Missi Pyle & Holley Fain
Rachel Keller (Legion) is set as a series regular and
Emily Bergl (Shameless),
Lena Georgas (Westworld),
Tiera Skovbye (Riverdale),
Chris Mason (Pretty Little Liars: The Perfectionists).
S2 Teaser
Dirty John: The Betty Broderick Story | Trailer
S2 Poster
* Bir başından, bir sonundan anlatıyorlar. Arada geçmişe dönüp tanışmadan itibaren ilişkilerini gösteriyorlar falan. Takip etmesi tabii ki kolay ama önümüzde sebze çorbası var sanki.
* Geçen sezonda adam safi kötü, kadın da direkt saftı. Bu sefer iki karakter de gri çıktı. Karışık bir mevzu ve henüz pek bir şey anlatmadılar. Detaylarını bildiğim bir şey değil, kurcalamamaya çalışacağım.
Yetişkin hallerinin ikisine de gıcık oldum, genç hallerine ise bayıldım. Sorunlar olsa da henüz her şey toz pembe sayılır tabii, sorunlar da çift meselesi değil. Günümüze doğru geldikçe yavaş yavaş karışır ortalık.
Gözlüklerin demode olmasını saymazsak Chris Mason role yakışmış. Tiera Skovbye ve Amanda Fleet ikilisi de iyiydi. Christian Slater’a bir diyeceğim yok şimdilik.
S02E01
Hareketli ve hararetli bir başlangıç oldu.
*Adamın kışkırtıcı bir tarafı var bir ılık bir soğuk tavırlarından kaynaklı olarak ama kadın da cidden tam bir manyak. Zorlu bir sezon bizi bekliyor.
*Çocuklardan birini diziye dahil etmemişler.
*Bu kadında da ne çok arkadaş var yahu! Bölümün üçte birini bunun arkadaş çevresine ayırdık resmen.
*Amanda Peet’in ekran hayatında en kötü göründüğü iş olabilir bu arada bu. O saçlar, makyaj, kıyafetler falan hiç olmamış cidden.
S02E02
Gereksiz bir bölüm olmuş bence. Tek yaptıkları çocukları sıraya bağlamaktı. Genç ve iyi halleri epey sıkıcıymış cidden bunların.
2×03 üzerine:
Konunun zaten bununla alakalı olduğunun bilincinde olmasam “Boşansanıza siz,” derdim.
S02E03
Tek yaptıkları konuşmakmış gibi geliyor bana. Gerekli-gereksiz her konuda gerekli-gereksiz herkesle konuşmak. İlk bölümde biraz aksiyon vardı en azından. 2 bölümdür sıkıntıdan patlıyorum ve şimdiden koptum sezondan. İlk sezonun tırnağı bile olamaz bu sezon.
S02E04
Üfff, sıkıldım tamamen ben bunlardan.
Rachel Keller’ın varlığı bu bölümü pozitif etkiledi ve son 2 bölüme kıyasla bir tık daha izlenir durumdaydı bu bölüm ama yetmedi yine de.
Ben bıraktım diziyi. Ne halleri varsa görsünler artık.
2×06 üzerine:
Bir bölüm içinde o kadar çok şey oluyor ki hangisine ne tepki vereceğimi şaşırdım artık.
Bu da böylece bitti.
Hikayenin önemli bir bölümünü geçen bölüm tamamlamıştık. Kapanışın çoğu sıkıcıydı denebilir, mahkeme sürecine ayırmışlar bunu da. O da sonlara doğru ilgi çekici oldu.
İkisi de kendi içinde tartışmalı karakterler olduğu için mevzu da o derece karışık. Ama kadının “bu” hale gelmesinde adamın payının büyüklüğü de inkar edilemez bana kalırsa. Genel çerçevede bile olsa nereden nereye bir şekilde bu kadar şeyin yaşanmış olması da cabası.
Kapanıştaki…
Son kısımla yırttılar denebilir.
İlk sezonu daha çok beğendim aslında. Yine de böyle bir şeyle geleceklerse 3. sezon da olsun.
ve bu durumu sosyologların öndrrliğinde bir araştırma yapılsa ülkemizde ne durum olurdu ne sobuç çıkarı merak ediyorum sezon namına sunu söylemek istiyorum ilk sezona göre güzel ve çok yürek burktu ya