Tell Me Your Secrets – Tanıtım
1 yorum pirate 15 Mayıs 2025 08:50

Tell Me Your Secrets, 2021 yılında Amazon Prime’da yayınlanmış olan bir drama dizisi.
İlk olarak 2017 yılı içerisinde TNT’den ‘Deadlier Than the Male’ ismiyle deneme bölümü onayı aldı proje. 2018 yılı başlarında da dizi onayı çıktı. Yılın ortalarında dizinin yeni ismi ‘Tell Me Your Secrets’ olarak açıklandı. Oyuncu kadrosu belli oldu ve çekimleri aynı yıl içerisinde yapıldı. 2020 yılı yazına gelindiğinde ise hali hazırda çekimleri çoktan tamamlanmış olan diziyi yayınlamaktan vazgeçtiğini açıkladı TNT. Bu bırakışın birkaç ay sonrasında ise Amazon Prime’a yar olduğu açıklandı dizinin. Bu açıklamanın birkaç ay sonrasında da platformun izleyicileriyle buluştu dizi.
Harriet Warner, dizinin yaratıcısı ve yürütücü yapımcısı konumunda. Ona senarist masasında Kaley Shannon; yapımcı koltuğunda ise Casey Haver, Joe Incaprera, John Polson ve Bruna Papandrea gibi isimler eşlik etmişler. John Polson, 10 bölümden 4’ünün yönetmenliğini üstlenmiş.
Dizinin bölüm süreleri 45-49 dakika aralığında değişmekte.

Karen Miller isimli bir kadın, hikayemizin merkez kahramanlarından biri konumunda.

Kit Parker isimli bir seri katilin kız arkadaşıymış Karen. Evinde ve sonrasında kaldığı yetimhanede pek mutlu değilmiş. Kit’in aşkıyla mutluluğu bulmuş. O zamanlar Kit’in psikopat kimliğinden bihabermiş muhtemelen. Kit, genç kızları/kadınları öldürmeye başlamış bir süre sonra. Bir noktada yakalanmış ve hüküm giymiş. Karen da ona yardım ve yataklık yapmak suçundan cezaevine gönderilmiş.

Cezaevinde birkaç sene kaldıktan sonra şartlı tahliye oluyor Karen ve hikayemiz de bu noktada başlıyor. Louisiana’da Missisippi Nehri’nin kıyısında konumlanmış olan küçük, ıssız bir kasabada tanık koruma programı kapsamında Emma Hall ismiyle yeni bir hayata başlaması planlanıyor.

Emma Hall/Karen Miller karakterinde American Horror Story, The Undoing, The Whispers, Love & Death ve The First Lady gibi dizilerle tanınan Lily Rabe‘i izleme şansı elde ediyoruz. Kit’e hala çok aşık Karen ama onun yaptığı şeylerden ötürü derin bir üzüntü içerisinde olduğu da hissediliyor. Karmaşık duygular içerisinde ve ruh halini dengelemesi için düzenli olarak ilaç kullanmakta. Eskiden bir kuaförde çalışırmış Karen ve Emma olarak da yeni kasabasında yine bir kuaförde iş bulacak.

Karen’ın şartlı tahliye ve tanık koruma programı işlerinden sorumlu olan ve ona yeni hayatına başlaması konusunda yardımcı olmaya çalışan görevli Pete Guillory rolünde Without a Trace, Bloodline ve Panic gibi dizilerle tanınan Enrique Murciano‘yu izliyoruz. Yeni doğmuş bir bebeği ve bir takım evlilik problemleri mevcut Pete’in. Eskiden bir terapist ya da psikologmuş anladığımız kadarıyla. Eşi de hastalarından biriymiş.

Kit Parker’ın kaçırdığı/öldürdüğü genç kızlardan biri olduğu düşünülen Theresa Barlow rolünde The Republic of Sarah dizisinden anımsanabilecek Stella Baker karşımıza çıkmakta.

Kızı Theresa’nın kendisi ya da cesedi bulunamadığı için onun hala hayatta olduğunu düşünen ve kendi hayatına doğru düzgün bir şekilde devam edememiş bir anne olan Mary Barlow rolünde The Leftovers, Judging Amy, Private Practice, Goliath ve The Old Man gibi dizilerden yakinen tanıdığımız Amy Brenneman‘ı izliyoruz. Varlıklı bir kadın Mary. Tam bir kibir yumağı. Dilinin kemiği yok. Ağlayıp sızlayan bir yapısı da yok. Buz kütlesi gibi adeta. Birinden kendisi için bir şey rica edecek olduğunda bile kibrini kenara bırakıp kibar taklidi yapamıyor. Genel olarak bir ‘acılı anne’ imajı çizdiğini ve sempati duyulabilecek bir karakter olduğunu söyleyemiyoruz.

Eli kolu uzun biri olması dolayısıyla Karen’ın hapisten çıktığının ve yeni bir isimle yeni bir hayata başladığının haberini alan Mary, onu bulmak isteyecek. Hapisteyken de Karen’ı ziyaret etmiş ve ondan kızının yerini bilip bilmediğini öğrenmek istemiş Mary ama eline bir şey geçmemiş. Bu gizemde Kit yolu kapalı olduğu için elindeki tek şans Karen’dır. Onu bulması için de tehdit ve manipülasyonla kapısına iş istemeye gelen eski bir mahkumu görevlendirecek Mary.
John Tyler isimli söz konusu eski mahkumumuz, tecavüz suçundan hüküm giymiş. Cezasını çekip rehabilitasyon sürecini tamamlamış ve düzgün bir hayat sürmeye başlamış John ve bu şekilde kalmaya da devam etmek istemekte. Mary, John’un geçmişte sahip olduğu psikopat düzeyindeki düşünce yapısının Kit ile bazı açılardan benzeşebileceğini ve önce Karen’ı sonra da kızını bulma yolunda bu düşünce tarzının onu bu iş için ideal bir özel dedektife dönüştürebileceğine inanıyor.
John Tyler karakterinde The New Adventures of Old Christine, The Crazy Ones, 5ive Days to Midnight ve Legion gibi dizilerle tanınan Hamish Linklater‘ı izleme fırsatı yakalıyoruz.
Bir tırıvırı (trivia) bilgi de verelim yeri gelmişken. Hamish Linklater ile Lily Rabe, 2013 yılından beri birliktelermiş. 2017, 2020 ve 2022 yıllarında dünyaya gelen 3 adet de çocukları varmış.

Kit Parker rolünde Adoration, A Few Best Men, The Loved Ones ve The Twilight Saga: Eclipse gibi sinema filmleri ile Seven Types of Ambiguity ve The Clearing gibi dizilerden anımsanabilecek olan Xavier Samuel karşımıza çıkmakta.

The Fosters, Shameless ve Y: The Last Man gibi dizilerden anımsanabilecek Elliot Fletcher, Mary’nin onunla birlikte yaşamaya devam eden destekleyici oğlu Jake Barlow rolünü canlandırıyor.

Nashville ve Outer Banks dizilerinden tanıdığımız Charles Esten, Mary’nin kızları Theresa kaybolduktan sonra yaşadıkları acı verici sürecin ardından boşandığı ya da ayrı yaşamaya başladığı eski kocası Saul Barlow rolüyle karşımıza çıkıyor.

Pete’in karısı Lisa Guillory rolünü Salem, Secret Diary of a Call Girl, Tell Me a Story ve Revenge gibi dizilerden tanıdığımız Ashley Madekwe canlandırıyor.

Fargo, Roots ve The Kicks gibi dizilerden anımsanabilecek olan Emyri Crutchfield, Emma’nın yani Karen’ın yeni kasabasında tanışacağı ilk kişi ve onu arkadaşı olarak belleyecek olan Jess Cairns isimli yetimhanede kalan bir genç kıza hayat veriyor.

Emma’nın Jess ile tanıştığı sahnede ona zorbalık yapan Rose Lord isimli bir genç kız vardı. Emma da Rose’a fiziksel şiddet uygulayarak Jess’i kurtardı.
Maddi açıdan iyi durumda bir ailesi olan ama onlardan gerekli sevgiyi göremediği için huysuzlaşan şımarık ve sorunlu bir ergen olarak tasvir edilebilecek Rose Lord karakterine Hysteria! ve Cruel Summer gibi dizilerden anımsanabilecek Chiara Aurelia hayat veriyor.

Emma’nın yeni kasabasında görev yapan genç ve kibar bir polis memuru olan Tom Johnston rolünü Unprisoned, True Blood ve Dear White People gibi dizilerden anımsanabilecek Marque Richardson canlandırıyor.

Mary’nin yatak arkadaşı (boy toy) pozisyonundaki Adam isimli genç bir adam rolünde Outer Banks dizisiyle tanınan Chase Stokes; Karen’ın annesi Angela Miller rolünde Teen Wolf, The Vampire Diaries ve Point Pleasant gibi dizilerden tanıdığımız Susan Walters; Jess ile aynı yetimhanede kalan Tina isimli bir genç kız rolünde Gabriella Garcia; Rose’un ebeveynleri Diana ve Bodie Lord rollerinde de Katherine Willis ile Richard Thomas karşımıza çıkıyorlar.

Bobbi Baker, Bryant Tardy, Geraldine Singer, Deanna Dunagan, Chelle Ramos ve Doug Savant da dizide tekrar eden rollerle boy göstermiş diğer isimler arasındalar.

Dizinin ilk 2 bölümünü izledim ve şu an için yeterli buldum. Lily Rabe, iyi taşımakta şu ana kadar diziyi. Hamish Linklater’ın varlığından da memnunum. Amy Brenneman yine itici bir rol bulmuş kendine. Susan Walters’ın daha fazla ortalıkta olmasını isterdim. Ashley Madekwe ve Charles Esten ise kalan bölümlerinde bu ilk bölümlerindekinden daha fazla süre almışlardır umarım.
Diziyle ilgili daha önce şu yazının altında yorum yapılmış.



![]()




yorumlar
S01E03
Beklediğimden çabuk fark etti o adamın ne bok olduğunu.
S01E05
Tat vermedi son 2 bölüm. Karakterlere/hikayeye/diziye karşı ilgimi kaybettim. Bıraktım gitti.